Karım Sinem’in ilk tokmakçısı

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Karım Sinem’in ilk tokmakçısı
Karım Sinem ile 3 senelik evliyiz. Karım sinem 33 yaşında, 1.71 boyunda 61 kilo pürüzsüz esmer teni, düz ve uzun bacakları, biçimli ve yuvarlak poposuyla her erkeğin sikmek için can attığı bir kadın. Evlendiğimizde Sinem harika bir gerdek gecesi geçirdik ve cinsel hayatımız da aynı şekilde devam etti. Günde bazen 2 hatta 3 kez birlikte olduğumuz zamanlar oldu. Ta ki birbirimizin vücutlarını tamamen keşfedip heyecanımız yavaş yavaş azalıncaya kadar. Haftada bir hatta ayda bir birlikte olmaya başladık. Daha da kötüsü ilk zamanlarda kolayca tatmin ettiğim karımın en son ne zaman geldiğini hatırlamıyordum bile.
Bir süre sonra cinsel hayatımız renklendirmek için internetten okuduğum bir yöntemi denemeye başladık. Karımın sexy resim ve videolarını bir porno sitesinde paylaşmaya başlayıp, karımı sikecek iri yaraklı bir erkek aramak istediğimizi yazdım. Bu masum fantezi cinsel hayatımızı biraz heyecanlandırmıştı. Erkeklerin Sinem’in resimlerine bakıp açık seçik yorumlar yapması, onu nasıl sikeceklerine dair fantezilerini bana anlatmalrı, ve erkeklerin karımı düşünerek 31 çektiklerini düşünmek beni çok azdırıyordu. Ama hala ikimizi de tatmin edecek seviyede değildi. Eşimi sikmek isteyen yüzlerce erkek olmasına rağmen, içlerinden birinin karımı sikmesini çok istemiştim. Sonradan isminin Kemal olduğunu öğrendiğim, 30’lu yaşlarının başında bir adam ile sohbet etmeye başladık. Bu işlerde tecrübeli ve güvenilir biri olduğunu anladığım anda kararımı vermiştim, ne olursa olursa karımı bu büyük yaraklı adama siktirmeliydim. Bir süre internet üzerinden konuştuktan ve karım hakkındaki bilgileri ve resimleri paylaştıktan sonra, sonunda fantezilerimi gerçeğe dökmeye karar verdim. Fakat bir sorun vardı, karımı bu işe nasıl ikna edicektim. Bu konularda tecrübeli olan Kemal bu işi bana bırak dedi ve bir plan kurduk. Kemal bir gece kulübünde buluşmayı ve karımla tanıştırmamı istedi. Gerisini kendinin hallediceğini karımı sikilecek kıvama getireceğini söyledi. Gelecek hafta Cumartesi Taksim’de bir gece kulübünde buluşmak için sözleştik.
Cumartesi günü gelinceye kadar aklımda sürekli karımı siktirecek olmanın utançla karışık zevkini yaşadım. Defalarca vazgeçmek istememe rağmen, karımın Kemal tarafından inletilerek sikilmesini görmek fikri beni zevkten deli ediyordu. O gece her zamanki gibi başladı, Sinem siyah dizlerinin üstünde biten elbisesini ve gene siyah topuklularını giydi ve onu Taksim’deki gece kulübüne götürdüm. Bir masaya oturduktan sonra Kemal’in gelmesini beklemeye başladım. Kemal!in geldiğini görünce içki alma bahanesiyle bara doğru yöneldim ve karımı yalnız bıraktım. Kemal ayrıldığımı görünce karımın yanına yanaştı ve ısrarla karımı dans pistine götürmek istiyordu. Fakat Sinem teklifine karşılık vermedi. Kemal karımın yanından ayrılıp bara geçtiketen sonra Karımla birlikte masamıza geçtik. Kemal bir süre bizi bardan izledikten sonra yanımıza geldi.
“Teklifim hala geçerli” diyerek Sinem’e elini uzattı.
“Fazla ileri gidiyorsun ama, eşim yanımda görmüyor musun” diyen Sinem beni işaret etti.
“Sadece dans etmek istiyorum, eşin itiraz etmez. Ben Kemal.” diyerek kafasıyla bana selam verdi.
Ağzmdan “Hayatım kalk, bir danstan bişey olmaz” sözleri döküldü. Sinem bana dönerek kaşlarını çattı, yüzünde şaşırmış bir ifade vardı.
Gülümseyerek göz kırptım, o da omuzlarını silkti ve Kemal’ın elini tutarak ayağa kalktı. Dans pistinde kalabılığın arasında kayboldular. Geri döndüklerinde ikisi de terlemiş ve kızarmıştı. Sinem karşıma Kemal ise yanına oturdu. Aslında biraz rahatsız olmaya başlamıştım her ne kadar karımı siktirme fikri beni delirtse de, gerçekten bunu istediğime emin değildim. Bugüne kadar sanal olan fantezimiz ileri gitmeye başlamıştı.
Biraz sohbet ettikten sonra Kemal’ın eli masanın altına gitti. Sinem lafının ortasında dondu ve yüzüme baktı. Emindim ki karımın bacaklarını okşamaya başlamıştı. Öfkelenmekle birlikte tahrik olmuş, sertleşmeye başlamıştım. Ben tepki vermeyince Sinem de rahatladı, Kemal’ın kolunun hareket ettiğini görebiliyordum. Birden Sinem’in çenesini tutarak kafasını kendine doğru çevirdi ve dudaklarına yapıştı. Beni umursamadan karımı uzunca öptü, eli hala elbisesinin içindeydi. Sinem de sanki beni unutmuşçasına tutkulu öpücüğüne karşılık verdi ve Kemal’e sarıldı. Öpüşmeleri bittiğinde üçümüz de nefes nefeseydik. Hiç bu kadar ileri gitmemiştik ve onları izledikçe ben de tahrik oluyordum.
Kemal masadan kalkarak içkilerimizi almaya gitti. Sinem ise yüzüme korku ve merakla karışık bir şekilde bakıyordu. Kulağa eğilip biraz daha devam etmemizi, her şeyin kontrolüm altında olduğunu fısıldadım. Önce şaşırarak yüzüme baktı fakat sonra gülümseyerek elimi sıktı ve bana güvendiğini söyledi.
Kemal geri gelince hızlıca içkilerimizi bitirdik ve arabamıza giderek biraz hava almamızı önerdim. Kemal hevesle ayağa kalktı ve hesabımız ödedi. Amacım Kemal ve karım arka koltukta öpüşürken onları biraz izlemek ve çok da ileri gitmeden bu geceki oyunumuza son vermekti. Kemal geri döndü ve elini karımın beline dolayarak onu ayağa kaldırdı, hep birlikte dışarı çıktık.
Daha arabanın kilidini açmamıştım ki Sinem’in kıkırdadığını duydum. Kemal çoktan karımı arabaya dayamış ve dudaklarına yapışmıştı bile. Ellerim titreyerek arabanın kapısını açtım ve sürücü koltuğuna geçtim. Kafamda bir ses bu oyunu son vermemi söylüyordu ama karımı başka bir adamın kollarında görmek beni o kadar tahrik etmişti ki onlar arabaya binerken sesimi çıkarmadım.
Kemal zaman kaybetmeden elini Sinem’in eteğinin altına daldırmıştı. Bir eliyle göğüslerini elbisesinin üzerinden okşuyor diğer elini ise bacaklarının arasını ve külodunun üzerinden amını okşuyordu. Sinem gözlerini kapatarak inlemeye başladı, ta ki Kemal yine dudaklarına yapışarak onu susturuna kadar. Adeta zaman durmuşçasına Kemal’ın elini karımın külodunun içine sokmasını izledim. Artık çok ileri gitmiştik, ilk defa yabancı bir adamın eli karımın en mahrem yerlerini okşuyordu. O kadar tahrik olmuştum ki olduğum yerde boşalmamak için önüme döndüm ve sakinleşmeye çalıştım.
Ancak birkaç derin nefes alınca aklım başıma gelmeye başladı, bulunduğumuz park yeri ışıklıydı ve etraftan gözüküyor olmalıydık. Endişeli bir şekilde etrafa baktım ve boğuk bir şekilde arabayı başka bir yere çekmem gerektiğini söyledim. Beni duydular mı bilmiyorum bile. Amacım biraz daha tenha bir yere gitmek ve çok da uzatmadan Kemal’ı arabadan indirmekti. Aynadan Kemal’ın Sinem’i koltuğa yatırdığını gördüm.
Hipnotize olmuşçasına karımın üst düğmelerini yavaşça açmasını izledim. Kemal hiç zaman kaybetmeden karımın sütyenini sıyırdı ve sertleşmiş göğüs uçlarını emmeye başladı. Sinem altında kıvranmaya ve itiraz edercesine sesler çıkarmaya başlamıştı. Kemalın eli hala karımın külodunun içindeydi ve kolunun hareket ettiğini görebiliyordum. Araba da hafifçe sallanmaya başlamıştı. Birden kulüpten çıkan birkaç kişinin arabaya doğru yaklaştığını farkettim. Hemen buradan uzaklaşmalıydık.
Önüme döndüm ve tam kemerimi bağlamıştım ki Sinem’nun külodu yanımdaki koltuğa düştü. Panikle aynaya baktım ve Kemal’ın kemerini çözdüğünü gördüm. Kan beynime sıçramıştı, olaylar kontrolden çıkmaya başlamıştı. Hemen buna bir son vermeliydim çünkü artık belliydi ki Kemal’in, tek istediği karımın içine girmekti. Kulüpten çıkanlar arabaya iyice yaklaşmıştı ve rezil olmamıza ramak kalmıştı, aceleyle kontağı çevirdim.
Daha arabayı vitese takmıştım ki, Kemal Sinem’nun bacaklarını ayırdı ve havaya kaldırdı, karımın ayak bileği kulağımın yanında belirdi. Ben gaza asılırken Kemal aynanın görüş açısından kayboldu ve vücudun aşağı doğru, karımın bacaklarının arasına indiğini gördüm. Daha park yerinden çıkmamıştık ki Sinem’nun çığlığı kulaklarımda yankılandı.
Birden karnıma yumruk yemiş gibi oldum, görmesem bile emindim ki biraz önce Kemal yarrağını köküne kadar karımın içine sokmuştu. Arabayı zorlukla kontrol ediyordum, hemen onları durdurmalıydım. Panikle sağa sola bakarak, durabileceğimiz güvenli bir yer aradım. Ama yarım dakika geçmemişti ki artık çok geç kaldığımı farkettim. Kemal sertçe karımı sikmeye, giderek daha da hızlanmaya başlamıştı bile.
O birkaç saniyeyi hiç unutamıyorum. Sinem itiraz edercesine sesler çıkarıyor Kemal’ı itiyordu ama adam onu umursamadan gidip gelmeye devam ediyordu. Biraz sonra ise karım mücadele etmeye bırakmış, kesik kesik nefes alarak kollarını Kemal’ın boynuna dolamıştı bile. Karım artık teslim olmuştu ama onu suçlayamıyorum, karım hem alkollüydü hem de üzerindeki adam onu sertçe sikiyor, dudaklarını, göğsünü vücudun her yerini emiyordu.
Sonunda tenha bir yer bularak arabayı kenara çektim. Kemal karımı siktikçe boğuk sesler çıkarıyor, umarsızca yarrağını içine sokup çıkarmaya devam ediyordu. Çıkardıkları seslerden anlamıştım ki Sinem sırımsıklam olmuştu, Kemal’ın taşşakları poposuna çarptıkça tokat gibi sesler çıkarıyordu. Karımın çıplak ayağı hala koltuğumun yanındaydı, Kemal gidip geldikçe çırpınıyordu. Çıkardıkları müstehcen sesler ve ağır koku arabayı doldurdu. Kemal karımın içine ilk girdiğinde çığlığında irkilerek sertliğimi kaybetmiştim. Ama onları izlerken gene tahrik, kıskançlık ve öfke hissederek dimdik oldum. Kemal birden boşalacağını söyledi.
Bu gece başlarken olayların bu kadar ileri gideceği ne benim ne de karımın aklının ucundan bile geçmezdi, ama o heyecanla artık durduracak halim kalmamıştı. Sinem ise çoktan kontrolden çıkmıştı bile. Sinem gene bir çığlık atarak dişlerini sıktı ve geleceğini söyledi. Kemal daha fazla dayanamayarak ayı gibi böğürmeye başladı. Sinem’da gene çığlık atarak altında çırpınmaya başladı, ayağı yüzüme çarpınca bileğini kavradım ve onları izlemeye devam ettim. Kemal’ın poposu kasılıyor ve gevşiyor, Sinem altında kıvranmaya ve inlemeye devam ediyordu. Biliyordum ki her kasılmada bu yabancı adam dölünü karımın amına boşaltıyor, onu doldurdukça dolduruyordu.
Üçümüzün de sakinleşmesi biraz zaman aldı. Önce Sinem Kemal’ın poposunu kavramış ellerini gevşetti. Kemal’ın geriye kaykılmaya çalışıncaysa Sinem panikle yavaş olmasını, canın yandığını fısıldadı. Sanki ben orda değilmişçesine biraz daha içinde kalması için yalvardı. Bu şekilde, Kemal karımın üstünde ve inmeye başlayan yarrağı amının içinde olarak nefes nefese yatmaya devam ettiler. Birkaç dakika geçmişti ki Sinem “Ah” diye inledi. Biraz sonra da daha yüksek sesle gene “Ahh” diye inledi. Kemal yeninden gelip gelmeye başladı. Kemal’ın yeniden sertleştiğini, karımın da o yüzden inlediğini anlamam birkaç saniye aldı.
Sinem “Bir daha olmaz” diyerek yalvarmaya başladı ama Kemal umursamayarak karımı yavaşça sikmeye devam etti. Birkaç dakika sonra Sinem şikayet etmeyi bırakmıştı. Kemal ilkinden bile daha sert bir şekilde karımı sikmeye başladı. İkisi de inliyor, araba sallanıyordu. Bir süre sonra ikisi de geldi ve Kemal karımın içine boşaldı.
Bir süre sonra Kemal karımın içinden çıktı ve bacaklarının arasını görebildim. Kemal’ın dölü karımın amından süzülmeye başlamıştı, o kadar sert sikilmişti ki dudakları kıpkırmızıydı. Kemal’ın yarrağına göz attığımda şaşırmadım, aynen internette gördüğüm gibiydi, uzunluğundan çok kalınlığı Sinem’İn bileği kadardı. İkisi de hala Sinem’İn bileğini tuttuğumu farkettiler ve gülmeye başladılar. Bileğini bırakarak arabayı çalıştırdım ve sürmeye başladım, onlar da üstlerini başlarını düzelttiler.
Kemal’ı kulübe geri bıraktık. Yolcu koltuğuna eğilerek Sinem’İn külodunu aldı ve cebine koydu. Bir daha görüşmek istediğini belirtti ve arabadan inen karıma son kez sarılarak onu tutkuyla öptü. Ayrıldıktan sonra Sinem yanıma geçti ve yorgun bir şekilde kafasını omzuma dayadı. Daha eve gelmemiştik ki uyuya kalmıştı bile..

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Sapık Arkadaşım

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Sapık Arkadaşım

Mutaassıp bir çevrede yaşayan bir insanım. Evliyim, monoton bir hayatım var. Çocukluk arkadaşım Nizamettin’le çok uzun zaman sonra tekrar bir araya gelmiştik. Nizamettin, boşanmış, yalnız yaşayan, kırklı yaşlarda, hayatı dolu dolu yaşayan değişik bir tipti. Bizim hayat görüşümüze ters bir yaşam tarzı vardı ama çocukluk ve ilk gençlik yıllarımızda çok iyi anlaşırdık keratayla…

Yalnızlıktan dertli olduğunu anlatınca, çocukluktan bu yana süren candan arkadaşlığımızın hatırına, ister istemez bizim eve davet etmek zorunda hissettim kendimi… Akşam yemeğine oturmuş, eski günleri yad etmeye başlamıştık. Karım sofrayı hazırlamış, bir şeyler getirip götürüyor, bizim yanımızda çok fazla zaman geçirmiyordu.

Karım, 34 yaşında, elma yanaklı, bal dudaklı, güzelce, balık etli, tipik Anadolu kadınıydı. Her zaman kapalı tesettürlü bir kadındı. Fakat yine de kapalı olmasına rağmen, karım içeriye girip çıkarken birkaç kez Nizamettin’in bakışlarını karımın üzerinde yakaladım.

İlk başlarda arkadaşımın kapalı olmasına rağmen karıma bakmasına biraz şaşırdım, hatta konduramadım bile… Normal şartlarda evimize çok fazla misafir gelmezdi. Bu duruma çok alışık değildik, hem karım hem ben… Mutaassıp derken öyle çokta sofi değilim, arada sırada içiyorum. Arada sırada kaçamak da yapmak istiyorum, ama şartlar buna müsait olmuyor.

Nizamettin’le o akşam içiyorduk. Karım içki konusunda tam tutucudur, bize biraz da kızgınlıkla bakıyordu. Zaman ilerleyip kafalarımız iyi olmaya başlamıştı. Eski muhabbetlerin biri açılıp bir kapanıyordu. Nizamettin bir ara tuvalete kalktığında, karım sinirli bir şekilde yanıma geldi ve

“Ne oluyor? Kim bu adam? Neden geldi? Niye içiyorsunuz? Ne zaman gidecek?” diye soru yağmuruna tuttu. Karımı susturmaya çalışıyordum, ama nafile… Ortamdan, belki de Nizamettin’den rahatsız olmuştu.

Aradan neredeyse on dakika geçmiş, Nizamettin henüz tuvaletten gelmemişti. Karım söylene söylene çıkarken, Nizamettin de sonunda salona giriyordu. Salondan çıkmakta olan karımın arkasından bakarak,

“Yengeyi kızdırdık Bekir, sopa yemeyelim!” dedi.

“Sen ona aldırma yahu… Pek alışık değil böyle şeylere, içki masası filan… Sen onun kusuruna bakma!” dedim.

Masaya otururken dikkatimi çeken bir şey oldu. Nizamettin’in önü şişkin duruyordu, ama farklı bir şişkinlikti bu. Siki kalkık değildi, cebine bir şey koyulmuş gibi önünde bir kabarıklık vardı. Pek önemsemedim o anda. Karımın limon satan suratından sonra biz de daha fazla oturmadık zaten… Nizamettin kalktı, iyi geceler dileyip evine gitti.

Yatağa yatmış karımın gelmesini bekliyordum. Karım elinde küçük bir poşetle geldi. Poşeti yatağın yanındaki etajere bırakıp, sinirli bir şekilde yatağa girdi. İk**e bir lafı akşamki olaya getiriyor, susmak bilmiyordu.

“Yeter artık, uyusak. Sabah erken kalkacağım!” dedim. Karım,

“Uyumayı bırak. Bak bir şey anlatacağım, iyi dinle, tamam mı?” dedi.

“Anlat hadi, başımı şişirdin zaten yeterince!” dedim. Karım,

“Senin bu arkadaşın, Nizamettin midir nedir, her ne boksa… Sağlam ayakkabı değil senin arkadaşın, hem hırsız hem de sapık!” dedi.

“Ne diyorsun sen be?” dedim. “İlk defa evimize geldi. Kırk yıllık arkadaşım, ne zaman gördün, duydun sapıklığını, hırsızlığını? Öyle bir şey olsa evime, senin yanına sokar mıyım ben onu?”

“Öyle işte… Bir şey biliyorum ki söylüyorum. Dediğim gibi, hem sapık hem de hırsız!” dedi. Şaşırıp kaldım. Gözlerim açılmış, yatakta doğrulmuştum.

“Anlatsana, sen ne diyorsun? Nerden anladın sapık olduğunu?” dedim.

“Akşam siz yemekte içerken ben çamaşır yıkadım, biliyorsun. Bir tane külodum, bir tanede eşarbım kayıp! Makineden yıkanmışları çıkardım, sepete koydum, asacaktım, o ara bu adam tuvalete girdi. Sonra makineye yeniden kirlileri dolduruyordum ki, kırmızı eşarp yok!”

“Emin misin kadın? Adamın günahını alma…”

“Bunamadım daha, eminim ben… Yıkayacaktım, kirli sepetine koymuştum. Sonra sepetin dibine sıkıştırılmış siyah saten eşarbımı gördüm, içinde de beyaz külodum. Senin bu arkadaşın şey yapmış…”

“Ne yapmış?” Yüzü kıpkırmızı olmuştu karımın… Sonunda söyledi,

“Masturbasyon yapmış pis herif, ne yapacak? Ve hem küloduma hem eşarbıma boşalmış. Sen inanmazsın diye yıkamadım, al bak burada, poşetin içinde!” diye etajerden aldığı poşeti bana gösterdi.

Şok! Kulaklarıma inanamıyordum, şaşkın bir haldeydim. En yakın arkadaşım benim evimde otuzbir çekmiş ve karımın en mahrem giysilerine boşalmıştı.

Karım konuşmasında devam ediyordu.

“Sonra yıkanmışları asarken farkettim. Kırmızı külodum da meydanda yok! Seninki almış gitmiş. Anladın mı ben niye bu kadar kızgınım? O an tatsızlık çıkmasın diye bir şey demedim. Kavga çıkarırsın, olay olur, önce seninle konuşayım dedim. Ne yapacağız Bekir?” dedi.

Aynı soruyu ben de kendime sorarken karımla göz göze geldik. Pezevengin pantolon cebindeki kabarıklığın nedeni anlaşılmıştı şimdi… Karımın kırmızı külodunu alıp cebine sokmuş orospu çocuğu… Arkadaşının karısı hem de… Nasıl yapar bunu? Hem de eşarbına, küloduna boşalması da cabası…

Sapık… Manyak… Gözümün önüne arkadaşımın bizim banyoda karımın külotlarını elleyişi geldi nedense… Kirli külotları alıp alıp burnuna götürüyor, kokluyor sikini okşarken… Karımın am kokusuyla siki kalkıyor puştun… Burnunda karımın külodu, eşarbına boşaltıyor döllerini… Yapış yapış…

“Söylesene, ne yapıcaz?”

Haydaa… Karımla göz göze, ben bir şey diyemeden bakışıyorduk. Bakarken şaşkınlığım daha da arttı. Bir yandan arkadaşıma kızarken, bir yandan da sikim kalkmaya başlamıştı. Karımın yanaklar elma gibi, dudakları kızarmış öfkeden, kabarmış.

Başında beyaz tülbendi ve üzerinde de beyaz tek parça geceliği vardı. İnce kumaştan geceliğin altından büyük göğüsleri görünüyordu. Yatıp uyuyacak diye sütyen giymemişti içine… Uçları kabarık, koyu renk, bakınca görünüyor. Ellerimi geceliğin üzerinden göğüslerine koydum, avuçlayıp sıktım. Bu defa karım şaşırdı,

“Hele avrat, hele bir sabah olsun. Sen şöyle bir gel bakayım!” deyip ellerimi memelerinden çekmeden karımın etli dudaklarına yumuldum.

Dudaklarını, boynunu, boğazını, yanaklarını öpüyor, yalıyor, kokluyordum. Karım da şaşırmıştı önce, ama hiç itiraz etmiyordu, kendini bana teslim etmişti. Bir yandan karımın her bir yanını öpüp koklarken ellerimi de vücudunda gezdiriyordum.

Elimi geceliğinin eteğine götürdüm. Dizindeki eteği yukarı sıyırdım biraz, içinden ellerimi daldırıp kalçalarını avuçladım. Etli kalçalarına dokunan elim onu biraz ürpertti sanırım. Kalçaları pürüzsüzdü. Karım her zaman bakımlı bir kadındı. Götünü okşamaya başladım. Göt yanaklarını sıkıyor, yoğuruyordum. Elimi öne getirip amına atınca,

“Iııhhh!” diye bir ses çıkardı. Amını okşamaya başladım. Biraz elleyince kabarıp şişen amı tertemiz ve kılsızdı. Kaymak gibiydi teni parmaklarımın altında, ıslaktı.

“Ağda mı yaptın kız?” diye sorunca,

“Hıı… Bu sabah temizledim!” dedi. “Akşama lazım olur dediydim. Nerden bileyim senin eve arkadaş getireceğini…” Dudağını ısırır gibi yaptım,

“Siktirtme arkadaşını şimdi… İfadesini alırım ben o bal kaymak amcığının…”

Karımın am dudakları etli ve büyüktü. Onları parmak uçlarımla sıkıyordum. Amcığının içine orta parmağımı sokup çıkarmaya başladım. Karımın amının sulandığını hissettim. Amının içindeki parmağım sırılsıklamdı ve akan sulardan elim su içinde kalmıştı.

Diğer elimi de geceliğinin yakasından içeri soktum ve sütyensiz, iri memelerini avuçlayıp sıkmaya başladım. Geceliğinin yakasını aşağı sıyırarak memelerini çıkardım. Offf… Karımın göğüsleri harika görünüyordu gözüme, büyük ve dolgundu. Meme uçlarını sıkıyor, dudaklarımla emiyordum. Ben küçük küçük ısırıklar atarken, karımın hafif hafif inlediğini duyuyordum. Artık dayanacak halim kalmamıştı,

“Bacaklarını aç!” dedim sessizce…

Karım belini havaya kaldırıp geceliğini yukarı sıyırdı. Ben de doğrulup açık bacaklarının arasında yerimi aldım. Karım altımda geceliği beline kadar sıyrılmış ve bacakları iki yana açık bir şekilde yarağıma bakıyordu o esnada… Yarağım kazık gibi olmuş ve havaya doğru tüm haşmetiyle kalkmıştı.

“Bekir sana ne oldu böyle?” dedi. “Taş gibi olmuş bu…”

“Ne yapacaksın neden olduğunu avrat, ne olduysa oldu!” dedim.

Dizlerimin üzerinde eğildim. Derken yarağımın kafası yavaş yavaş amından içeri doğru girmeye başlamıştı. Bu sırada karımdan, “Iığğhh!” diye hafif bir inleme geldi. Yarağım amına girdikten sonra, önce yavaş yavaş içinde gidip gelmeye başladım. Ayaklarımla yataktan destek almış, karımı misyoner pozisyonunda sikiyordum.

Karımdan hiç ses çıkmıyor, kollarını iki yanına uzatmış, öylece yatıyordu altımda. Yüzünü, yanaklarını, dudaklarını öpüyordum. Dudakları öpmekten kabarmıştı. Şakaklarında, iki göğsünün arasında ter damlaları… Başında beyaz ipek eşarbı olduğu halde saçlarından hafif bir parfüm kokusu geliyordu. Memelerini emiyor, uçlarını hafif hafif ısırıyordum.

Daha sonra hızlanmaya ve daha çok sokmaya başladım. Karımın üzerinde gidip gelip, zevkten iniltiler çıkarırken, o altımda yatıyor, parmaklarıyla yatak çarşafını sıkıp duruyordu. Karyola gıcırdamaya başlamıştı. Amının içi kaygan ve sıcaktı. Nemli, daracık am duvarları her girip çıkışımda sikime sürtünüyor, beni zevkten öldürüyordu.

Karımın üstünde inip kalkarken bir yandan da kafamda sorular dönüp duruyordu. Nizamettin ibnesi karımı sikmek mi istiyordu? Herhalde beğenmişti karımı… Öyle olmasa neden karımın küloduna, eşarbına boşalmıştı? Nasıl da pis pis bakıyordu karıma piç herif?

Ya banyodan çaldığı kırmızı külot? Şimdi o çaldığı eşarp ve külotla evinde oturmuş, karımı düşünerek otuzbir mi çekiyordu? Karımın amına değen külodu kokluyordu mutlaka namussuz… Kaygan ipek eşarpla kalkmış sikini mi okşuyordu şu anda? Tüm bu şeytanca soruları düşünürken daha beter tahrik olmuş, daha da hızlanmıştım. Şimdi karıma vurduğum darbelerin şiddetinden karyola gacır gucur sesler çıkarıyordu.

Sonra karımın amından çıktım. Onu belinden tutup biraz daha geriye kaydırdım. Bacaklarını kaldırıp havaya dikince amcığı iyice meydana çıktı, kurabiye gibi belirdi. Elimle yarağımı amına hizaladım ve yavaş yavaş tekrar içine girdim.

İki yana açtığım bacaklarını omzuma koydum ve bu şekilde daha şiddetle sikmeye başladım. Karımın seksi bedeni yarak darbelerimle altımda sallanıyordu. Karım da zevk alıyordu sikilmekten, yavaş yavaş inlemeler,

“Aah, aah! Ohh…” diye sesler gelmeye başlamıştı. Yatağın çıkardığı sesler daha şiddetliydi bu sefer… Yukarıda annemle babamın yatak odası vardı. Onların yataktan çıkan sesleri duyuyor olabileceklerini düşündüm. Siktir et, duyarlarsa duysunlar dedim içimden… Bu kez bacaklarını tekrar ayırdım

“Bacaklarını iyice ayır, tut onları!” dedim. “Güzelce ayır, daha güzel sikeyim seni…”

Karım istekle, hevesle dediklerimi yaparak bacaklarını iki yana iyice açtı ve alttan kalçalarını tuttu. Yatak başından tutarak güç aldım ve var gücümle öne doğru bastırınca, yarağımın taşaklarıma kadar amına girdiğini sezdim. Karımdan çığlık atar gibi,

“Bekir… Ohhh… Ahhh!” sesleri gelmeye başlamıştı. Yatak başından aldığım güçle hayvan gibi sikiyordum karımı. Memeleri sağa sola, ileri geri sallanıp duruyordu. İnanılmaz zevk alıyordum. Her seferinde daha büyük bir güçle amına soktukça, karımdan sadece şiddetli, “Ahh!” sesleri geliyordu.

Odanın içi, yatağın gıcırdaması, karımın, “Aah, aah!” diye inlemeleri, taşaklarım kasıklarına çarptıkça çıkan ‘Şlap şlap!’ sesleri ile dolmuştu. Boşalmaya niyetim yoktu. Karımı hayvan gibi sikerken altımda iki büklüm olmuştu.

Amından çıktım ve bir şey demesine fırsat vermeden yüz üstü çevirdim. Kalçalarından tutup dizlerinin üzerinde doğrulmasını istedim. Elleriyle yatak başından tutarak destek aldı ve dizlerinin üzerinde domaldı.

İlk kez yapıyorduk bunu, hiç domaltarak sikememiştim karımı… Altıma yatar, klasik düzen, ben üstünde gidip gelirken o da zevk almaya çalışırdı. Boşalmadan uzun süre dayanabilirsem sonunda karım da orgazm olur, boynuma sarılıp titreye titreye boşalırdı.

“Ne yapıyorsun Bekir? Ne yapacaksın böyle?” dedi inleyerek…

“Sus…” diye hırladım. “Konuşma… Zevkine bak… Canım böyle istiyor bu gece… Domaltıp sikicem seni…”

Arkasında yerimi aldım. Göt yanaklarını iki yana iyice açınca bir çukur gibi duran göt deliği belirdi. Başparmağımla deliğine bastırdım. Parmağım vıcık vıcık ter içinde kaldı.

“Başını eğ iyice, yastığa koy… Belini de çukur yap…”

Ne dediysem inleye inleye yerine getiriyordu karım… Bacaklarını ayırdım. Yarağımı tekrar amına soktum. Belinden sıkıca tuttum ve gittikçe hızlanmaya başladım. Karım yine, “Ahh, ahh!” sesleri çıkarmaya başlamış, yatak da az önceki gibi sallanmaya ve gıcırdamaya başlamıştı.

Kalçalarına çarpan kasıklarımdan çıkan sesler odanın içinde yankılanıyordu. Karım şehvetle kasılan parmaklarıyla yatak başından sıkıca tutmuş, zevk içinde inlerken, ben boşalacağımı anladım.

Daha hızlı ve daha sert sikmeye başladım. Karım aldığı yarak darbeleriyle, “Imm, ahh, ohhh, ığhh!” diye inlerken elimi başındaki beyaz eşarba attım. Ve sertçe eşarbı çektim, simsiyah saçları ortaya çıkmıştı.

Bir elimle belini tutmuştum. Diğer elimle de tuttuğum beyaz ipek eşarbı burnuma götürdüm ve karımın eşarba sinmiş kadınsı ve baştan çıkarıcı kokusunu içime çekmeye başladım. Boşalmama birkaç saniye kalmışken daha hızlı ve daha sert pompalamaya başladım. Sert bir sesle,

“Alttan elini uzat. Ben seni sikerken amcığını okşa… Bızırını ovala…” diye hırladım.

Karım başını çevirip yarı kapalı gözler ve zevkten kızarıp kaymış suratıyla bana baktı. Eşarbının elimde olduğunu, burnuma götürüp kokladığımı görünce tekrar önüne döndü. Dediğimi yaptı yine, bir elini alttan uzatıp amını, klitorisini okşamaya başladı.

“Ohhh… Bekir… Kocamm…”

O da zevk alıyordu. Sikimi amına gömüp hareketsiz durduğum anlarda kasıldığını, am duvarlarının sikimi sıkıp sıkıp bıraktığını hissedebiliyordum. Bir süre böyle durup zevk almasını bekledim, amıyla sikime yaptığı masajdan ben de zevk aldım.

Sonra boş verip tekrar hızlandım. Tam boşalacağım anda karımın sıcak amından çıkıp ipek eşarbı sikime sardım. Sıcak ve ıslak amdan çıkan erkekliğimin nispeten soğuk ve kaygan eşarpla teması bitirdi beni… Sonunda zevk dalgası tüm vücudumu sardı. Elektrik çarpmış gibi oldum. Boşalıyordum. Tüm döllerimi karımın beyaz şifon eşarbına akıttım. İnanılmaz bir zevk almıştım. Eşarpla yarağımı iyice sildim.

Karım yatakta uzanmıştı, saç baş, am göt dağılmış bir haldeydi. Ter içinde kalmış, uzun siyah saçları yastığın üzerinde dağılmıştı. Geceliğinin açık yakasından memelerinin üst kısmı, altında toplanmış geceliğinin kenarından beyaz kalçaları görünüyordu. Öpüştük ve birbirimize baktık. Sessizliği bozan karım oldu,

“Ne oldu böyle sana Bekir? Uzun zamandan beri böyle yapmamıştık, değil mi?” dedi.

“Evet, çok özlemişim seni!” dedim.

“Ben de seni!” dedi karım. Birbirimize sımsıkı sarıldık. Dile getirmiyorduk ama, bizi bunca azdıranın, delirtenin benim sapık arkadaşım olduğunu ikimiz de biliyorduk. Sikimi örten spermli eşarbı iki parmağının ucuyla tutup kaldırdı, aşağıya attı.

“O sapık arkadaşın gibi sen de eşarbıma boşaldın. Neden?” diye sordu karım.

“Bilmiyorum, ama hoşuma gitti!” dedim. Karım,

“Sapık Nizamettin de şimdi benim külodumla yine otuzbir çekiyordur desene! Ne yapacağız Bekir?” dedi.

“Bilmiyorum kadın…” dedim. “Ne yapabiliriz ki bu saatten sonra… Alıp götürdüğüne göre… Boş bırakmıyordur, bir şeyler yapıyordur senin am kokulu donunla… Koklaya koklaya…”

Başını göğsüme koydu. Eliyle karnımı, kasıklarımı okşadı. Ürperdim, sikim anında sertleşti tekrar… Elini üstüne getirdi, sıcak parmaklarını sikimde hissedince inleyerek kasıldım.

“Hoşuna gitti değil mi?” diye fısıldadı karanlığın içinde… “Hayvan gibiydin, mahvettin beni…”

“Senin hoşuna gitmedi mi? Yatağa girerken adama kızıyordun külodunu çaldı diye, ne sapıklığını bıraktın, ne hırsızlığını… Ama az önce domaltıp sikerken zevkten bayılacaktın nerdeyse…”

Saçından tutup yüzünü bana çevirdim, gözlerinin içine baktım. Gözleri parlıyordu karımın… Doğruldum, üstüne çıktım, bacaklarını aralayıp arasına girdim. Hiç itiraz etmeden araladı bacaklarını…

İnce gecelik memelerini meydanda bırakmış vaziyette, hala belinde duruyordu. Elimle iki yakasından tutup cart diye aşağıya kadar ikiye ayırdım ince kumaşı… Çırılçıplak kaldı altımda…

Etli, öpülmekten kabarıp şişmiş dudakları aralık duruyordu. Yumuldum dudaklarına, hırsla öperken sordum karıma,

“Ne diyorsun? Gelsin mi bir daha? Külotlarını çalsın mı arkadaşım?”

Taş kesilmiş sikimi belinden tutup amının dudaklarının arasına yerleştirdim. Islaklığı sikimin başında hissettim. Çamur gibi olmuştu yeniden… Sikimin önce başı, sonra da taş gibi sertleşmiş gövdesi, yağ gibi kaydı amcığından içeriye… Dibine kadar gömüldü amına… Dudaklarından kopan müthiş bir zevk feryadıyla, inleyerek boynuma sarıldı karım…

“Söyle ulan… Gelsin mi? Banyoya kapanıp senin amcığının kokusunu burnuna çeke çeke sikini okşasın mı? Söyle… Külodunla otuzbir çeksin mi arkadaşım? Döllerini boşaltsın mı küloduna? Eşarbına gelsin mi?”

“Ohhh…” diye şehvetle inledi, boynuma sarıldı sımsıkı… Kasıklarını kasıklarıma yapıştırdı sımsıkı, bacaklarını doladı, zevkten gözleri kaydı. Sikimin başının amcığının ta derinlerinde, en sonda, rahminin duvarına değdiğini, dibe dayandığını hissediyordum. Kulak mememi ısırırken,

“Ohhh… Gelsin kocacımm…” diye fısıldadı sadece… Zevkten hırlayarak çıkıyordu sesi… Dudaklarımı kemiriyor, boynumu ısırıyor, zevkten ne yaptığını bilmeden inleyip duruyordu altımda… Sürekli şehvetle o sözcüğü tekrar ediyordu

“Ahhh… Gelsinn… Eşarbıma da gelsin… Küloduma da… İçime de gelsinnn… Döllerini boşaltsın her yerime… Ohhh..”

O günden sonra Nizamettin’le görüşmedik. Karımla da bu konuyu hiç konuşmadık. Sanki hiç böyle bir şey yaşanmamış gibi… Yabancı bir erkeği yatağımıza, aramıza almamışız gibi…

Bir ay kadar sonra, yine bir gece yatakta bir sağa bir sola dönüp duruyordum. İçimde nasıl bir bir sıkıntı vardı anlatamam. Karımla hayatımız yine rutin bir hal almıştı. Karıma sarıldım, o da karşılık verince öpüşmeye başladık. Sevişmeye başlayıp ıslandıktan sonra içine girdim karımın…

Sevişiyorduk ama ne bileyim, o monoton tatsız sevişmelerden biriydi yine… Üstünde gidip gelirken sertliğimi kaybetmekten korkuyordum bir yandan da… Öylesine bir sevişme işte… Sonra nasıl olduysa ağzımdan,

“Nizamettin’i çağırayım mı?” sorusu çıktı. Karımın külotlarını çalan, otuzbir çekip eşarbına boşalan sapık arkadaşımı anmak bile içimi kıpırdatmaya yetti bir anda… Açıkçası karımın itiraz edip kızmasını bekliyordum. Ama karım beklediğimin aksine, yumuşak ve sakin bir ses tonuyla,

“Sen bilirsin kocacığım…” dedi. İtiraz etmemiş, kararı bana bırakmıştı. Sanırım o da istiyordu.

“O geceki gibi kızmayacaksan çağırayım.”

“Yoo, neden kızayım? Sen de istedikten sonra…” Bir kabullenişten, rızadan çok istek vardı karımın sesinde, hissedebiliyordum. Adamın gelmesini istiyordu karım da…

“Neden çağıracağımı sormadın bile…” dedim sikimi hırsla amcığına köklerken…

“Ohhh…” diye bir çığlık koptu dudaklarından… Boynuma sarıldı sımsıkı… “Sorayım öyleyse… Neden peki? Neden çağıracaksın elin adamını? Karının külodunu çalan, döllerini karının eşarbına akıtan sapık arkadaşını neden çağıracaksın?”

“Ne bileyim, oturur yemek yeriz yine, içeriz. Eşarbını, külotlarını özlemiştir belki…”

“Sen de en az onun kadar sapıksın aşkım…” dedi inleyerek…

Altımda kalçalarını oynatıyordu bunu söylerken, sikimi daha derinlerine almak istercesine kendini bana yapıştırıyordu. Ve evet, konu açılıp sapık herifin adını duyunca içine girip çıktığım vajinası sanki daha bir kayganlaşmış, inlemeleri duyulmaya başlamıştı. Her giriş çıkışımda sularının akıp taşaklarımı bile ıslattığını hissedebiliyordum.

Onun bu uysal, Nizamettin’in adını anınca kat kat daha tahrik olmuş hali coşturdu beni… Az önceki isteksiz ve üstünkörü sikişen karı koca değildik. Hareketlerim hızlandı, karımın zevk inlemeleri arttı, hatta dışarıdan duyulacak kadar yükseldi, kısa sürede ikimiz de aynı anda boşaldık.

Boynuma sarılıp inleye inleye orgazm olurken karım da benim aklımdan geçen şeyleri mi düşünüyordu acaba? Sapık herifin adının geçmesi bile ikimizi delirtmeye yetiyordu sanki…

Ertesi gün Nizamettin’i aradım. Biraz havadan sudan konuştuktan sonra,

“Akşam yemeğe gelsene arkadaşım… Yine muhabbet eder, bir iki duble içeriz!” dedim.

“Ya, boş ver. Karın bizim evde içki içmemizden pek hoşlanmıyor, bana kızıyor” diye gelmek istemedi önce…

“Sana öyle gelmiş arkadaşım. Hanife ben ne dersem kabul eder. Hem o da seni beğeniyor, takdir ediyor, sen yanlış anlamışsın”

Bunu söylerken karımla göz göze geldik. Yanakları kırmızılaşmış, bulutlanan gözleriyle bana bakıyordu karım…. Dudaklarını ısırıyordu konuştuklarımı dinlerken… Haydaa, sırf adam evimize gelsin diye neler söylüyordum ben böyle? Karım adamı beğeniyormuş da…

Sonunda ben üsteleyince arkadaşım bize gelmeyi kabul etti. Telefonu kapattıktan sonra karıma,

“Akşam misafirimiz var aşkım!” dedim. Karımın yüzünde hafifçe bir gülümseme belirdi. Yanaklarının kırmızısı daha da koyulaştı sanki,

“Ben hazırlık yapayım o zaman!” dedi.

Bu işin sonu nereye varacak diye merak ediyordum. O gün hemen Elektronikçiler çarşısına inip, kayıt yapan bir gizli kamera aldım. Ufak tefek, her yere saklanabilen bir şeydi. Satan adam, tam doluyken 24 saat kayıt yapabildiğini, ayrıca mükemmel ses kaydı da yaptığını söyledi.

Nizamettin’i kameraya çekecektim. Aklımda, onu bu gece bizde kalmaya ikna etmek, sonra da yatak odamızı ona vermek vardı. Sonrası Nizamettin’e kalıyordu, hazine odası bulmuş define avcısı gibi olacaktı. Bundan karımın bile haberi yoktu.

Eve döndüğümde karıma, sadece Nizamettin’i gece misafir etmeyi, hatta kendi yatak odamızda yatırmayı düşündüğümü söyledim. Bana verdiği tek cevap,

“Sen bilirsin kocacım, bana bir şey sorma!” oldu. “Sen nasıl istiyorsan öyle yap.”

Bir ara yatak odasına girdiğimde karımın yatağı güzel, parlak kırmızı bir saten örtüyle örttüğünü gördüm. Yatağın iki yanındaki abajurların üzerine kırmızı ince örtüler örtmüş, hafif loş bir kırmızı ışık aydınlatıyordu yatak odamızı…

Odada karımın süründüğü iç gıcıklayıcı parfümünün kokusu burun deliklerime doldu. Yatağın yanındaki tekli koltuktaki yığın dikkatimi çekti. Çamaşırları katlayıp üst üste koymuştu. En üste güzelce katlanıp konmuş eşarpları, hemen altına da neredeyse bir düzine kadar külotunu koymuştu. Hemen arkamda beliren ve odayı incelememi izleyen karımın yüzüne baktım. Gözleri parlayarak bana bakıyor, gülümsüyordu.

“Beğendin mi?” diye sordu fısıltılı bir sesle… Uzanıp dudaklarından öptüm,

“Çok beğendim.” dedim. “Biraz fazla süslenmiş, kırmızı ışık filan, fazla olmuş ama, neyse… Sonuçta yatak odası burası, seks yaptığımız oda… Misafirimiz de beğenir herhalde…”

İsmini koymadan, aramızda konuşmadan anlaştığımız tuzak hazırdı. Şimdi sabırsızlıkla akşam olmasını, avımızın gelmesini bekliyorduk.

Akşam yemek saatinde beklediğimiz adam geldi, elleri doluydu. Masa zaten mükellef bir şekilde hazırdı. Hemen yemeğe oturduk, ufaktan da içmeye başladık. Nizamettin yanında getirdiği ünlü bir markanın kağıt çantasını açtı. İçinden önce bir kazak çıkardı ve bana uzatarak,

“Kardeşim, benden sana bir ufak hediye!” dedikten sonra, “Bir de yengemi geçen sefer kızdırdık, bu da ona kendimizi affettirmek için!” diyerek, kutusunda olan bir eşarp çıkardı. Şaşırmıştım, sadece,

“Sağol arkadaşım, ne zahmet ettin, hiç gerek yoktu!” diye karşılık verdim, sonra da mutfakta olan karıma seslendim, “Hanife gel bak, Nizamettin bize hediye getirmiş!” diye.

Karım içeri girdi. Gözgöze geldik ve kutuyu uzatırken,

“Bak Nizamettin bize getirmiş, seni kızdırdık ya geçen sefer, yengem bizi affetsin diyor!” dedim. Karım Nizamettin’e,

“Abi ne gerek vardı, mahcup ettin bizi şimdi… Affedilecek bir şey yok ki ortada!” dedi ve kutudan eşarbı çıkardı.

Meslek icabı anlıyordum, bu kutu daha önce açılmış ve eşarp öylesine, amatörce katlanmış ve kutuya yeniden koyulmuştu. Sanki daha önceden kullanılmıştı. Karım,

“Çok teşekkürler abi, çok güzelmiş!” dedi. Nizamettin de,

“Yengem, umarım beğenirsin. Sana çok yakışacağından eminim, güle güle giy!” dedi. Karım tekrar teşekkür edip gitti. Nizamettin’in aldığı hediyeler pahalı şeylerdi. Zaten Nizamettin’in maddi durumu bizden çok çok iyiydi. Pahalı bir arabası vardı ve lüks bir Rezidansta kalıyordu…

Kadehler ardı ardına bitiyordu. Karım içeri girdi, elinde hazırlamış olduğu meyve tabağı vardı. Ama başında Nizamettin’in hediye getirdiği eşarp vardı. Siyah parlak satendi, üzerinde rengarenk küçük gül desenleri vardı ve karıma da çok yakışmıştı. Farklı olan sadece bu değildi. Karım çok abartıya kaçmadan hafif bir makyaj yapmıştı.

“Nasıl, yakışmış mı?” diyerek elindeki tabağı masaya bıraktı. Evet, çok yakışmıştı ve ben ona böyle pahalı kaliteli güzel şeyler alamıyordum. Nizamettin,

“Yenge, inan çok yakışmış!” dedi. Ben de,

“Evet, çok yakışmış!” diyebildim mahcubiyet içinde. Karım şöyle etrafında döndü, çocuklar gibi mutluydu. Sonra hiç beklemediğim bir şekilde masadaki boş sandalyeye oturdu ve

“Ben alkol içmiyorum, ama abimin bu güzel jesti için size meyve suyuyla katılmak istiyorum!” dedi. Bana baktı, ama izin ister gibi bir hali yoktu. Bozulmuştum, ama belli etmemeye çalıştım.

Hep beraber kadehlerimizi tokuşturduk, “Güzel ve mutlu günlere!” diye içtik. Bu an benim ve hayatımın değiştiği andır. Nizamettin lavaboya gidince,

“Hanife, ne yapıyorsun sen?” diye sordum. Karım dudaklarıma bir öpücük kondurdu ve

“Kızdın mı aşkım? Dur bakayım, yoksa sen beni kıskandın mı?” dedi. Sonra da elini sikime attı ve ”Ben seninim merak etme kocacım! Şey… Sana sormadan bir şey yaptım, ama kızma!” dedi. Kaşlarımı çatarak,

“Ne yaptın ki beni kızdıracak?” diye merakla sordum. Karım,

“Aşkım bu hediye getirdiği eşarba boşalmış yine senin sapık arkadaşın… Arka kısmına getirdim akıttığı yeri… Kurumuş, ama yine de giydim! Hem onun burada kalmaya ikna olması lazım değil mi?” dedi.

Ses çıkarmadım, kafasını tuttum kendime çektim, dudaklarını öpmeye başladım. Niyetim eşarbı kontrol etmekti. Ellerimi eşarbın üzerinde gezdirmeye başladım. Karımın dediği yeri buldum. Evet o kısım kurumuştu ve parmaklarımın ucunda hissedebiliyordum.

Of allahım, bu herif deli edecekti beni… Ne cesaret vardı adamda… İlk geldiğinde karımın külotlarına, eşarplarına boşalmaktan, bembeyaz döllerini bırakmaktan çekinmemişti. Bugün de hiç çekinmeden spermlerini akıttığı bir eşarbı hediye olarak karıma verebiliyordu. Ne düşünüyordu, karımla ilgili ne hayaller kuruyordu bu sapık herif… Hayallerinde karıma neler yapıyordu?

Çok tahrik olmuştum, sikim taş gibi sertleşmişti. Bir an önce karımı sikmek istiyordum. Ama yatmaya gidene kadar beklemeliydim. Nizamettin ortalıkta dolaşırken yapamazdım. Nitekim az sonra yanımıza geldi.

Üçümüz masada oturmuş, bizim eski günlerimizden bahsediyorduk. Saatler gece yarısını biraz geçiyordu. Nizamettin benden fazla içmişti. Yetmişlik rakının yarısından fazlasını tek o içmişti. Ona,

“Ortak bu gece gitme, şimdi çevirme falan olur…” dedim.

“Yok, gitmem gerek!” dedi.

“Gitme, yer var burada!” dedim. Nizamettin gitmek için ısrar ediyordu. Karım söze girerek şurup gibi tatlandırdığı sesiyle adeta cilvelendi adama,

“Abi biliyoruz gidebilirsin, ama polisler ehliyetini alır falan… Bak biz yabancı mıyız, aşk olsun. Sana içeriyi hazırlarım, güzelce yatarsın. Hadi abi, kırma bizi!” dedi.

Nizamettin karıma baktı ve

“Senin o güzel hatırın için kalıyorum!” dedi. Sonra da bana, “Ee Bekir, son bir cila yapsak iyi olacak, ama şişe bitti!” dedi.

“Ortak ben hallederim!” dedim. Karıma döndüm, “Ben hemen gidip geliyorum canım, sen ilave meze, buz filan hazırla bize!” dedim. Nizamettin,

“Arabayla git, yürüme!” dedi ve karım da yanımızdayken cebinden bir tomar para çıkarıp, “Al şunları da!” diyerek bana uzattı. Tamamı bir destenin yarısından fazlaydı.

“Olmaz canım, olur mu öyle şey? Sen misafirimizsin!” dedim.

“Yahu ben de yabancı mıyım? Al dedim sana, arabaya da mazot alırsın hazır çıkmışken, yarın sabaha hazır olur!”

Karıma baktım, gözleriyle gitmem için yalvarır gibiydi sanki… Parayı alıp, içimde biraz korku, biraz heyecanla dışarı çıktım. Arkadaşım da olsa Nizamettin’le karımı yalnız bırakmak ürkütmüştü beni… Karımın eşarplarına spermlerini akıtan arkadaşımla karımı evde yalnız başlarına bırakmış çıkmıştım. Yol boyu aklımdan delice şeyler geçti.

Önce uzakça bir markete gidip bir kaç bira aldım. Sonra da kalabalık bir benzinlikte pompa sırası bekledim, arabanın deposunu fulledim. Gidip gelmem yaklaşık yarım saat sürmüştü. Eve geldiğimde Nizamettin koltukta yayılmış, televizyon izliyordu, karım ise masadaki fazlalıkları topluyordu. Karım mutfağa gittiğinde arkasından gidip sarıldım. Ensesini boynunu öperken,

“Ne yaptın canım? Var mı bir sorun? Bir gelişme?” diye sordum karıma… Neşeli bir sesle,

“Yok canım, ne sorunu olacak, biraz senin dedikodunu yaptık!” dedi.

Korkulacak bir şey yoktu, her şey normal yolunda görünüyordu. Kendimden utanmalıydım böyle saçma sapan şeyler aklımdan geçirdiğim için. Biri karım, diğeri dostumdu… Her ne kadar karı koca yatakta sikişirken sapıkça şeyler kursak da gerçekte dostça bir ilişkiydi bizimki…

Nizamettin’le biralarımızı içip bitirdikten sonra kalktık. Misafirimizi alıp yatak odamıza götürdüm.

“İşte ortak, sen burada kalacaksın!” dedim. Nizamettin,

“Bekir zahmet oldu size yahu… Bir de odanızı veriyorsunuz, vallahi mahcup oldum!” dedi.

“Yok canım, olur mu hiç öyle şey, keyfine bak sen!” dedim. “Biz sana kalmaya gelsek taşın üstünde mi yatıracaksın bizi? Sen de aynı şeyi yaparsın bizim için…”

“Elbette dostum. Kat kat fazlasını yaparım sizin için, dostuz biz…” diyerek sarıldı kapının önünde, içeriye geçti. Pijama çıkardım giymesi için, verdim.

Önceden ayarlamıştım kamerayı, tam yatağı çekecek şekilde dolabın üstündeki yastıkların arasına koymuştum. Ancak çok dikkatli bakınca fark ediliyordu. Her şey tamamdı.

Odadan çıkarken karımın koltuğa bıraktığı çamaşırların dağılmış olduğunu fark ettim. Acaba Nizamettin ben evde yokken yatak odamıza mı girmişti? Şüphelenmiştim. İçim içimi yiyordu. Ben evde yokken bu odada neler olmuştu?

Sonunda herkes odasına çekilmişti. Biz de yatılı okuyan kızımızın odasında yatacaktık. Karım da benim gibi azmıştı. Bugüne kadar yapmadığı şeyleri yapıyor, her yerimi öpüp yalıyordu.

“Aşkım senin çamaşırlar… Biz odaya girdiğimizde dağınıktı!” dedim karım sikimi okşayıp yalarken…

“Bilmiyorum, ben odayı kontrol etmek için girdim, bir daha da girmedim. Benden sonra Nizamettin bir kere tuvalete gitmişti, belki o zaman girmiştir. Ne oldu ki?” dedi.

“Hepsi karmakarışıktı, bıraktığımız gibi değildi!”

“Öyle olmayacak mıydı zaten? Ha önce karıştırmış, ha sonra, ne fark eder?” Karım haklıydı.

“Şimdi ne yapıyordur acaba? Merak etmiyor musun?” dediğimde,

“Ben seni istiyorum şimdi! Bırak da şu anın zevkini çıkartalım!” dedi. Karım yine haklıydı,

“Bu gece ilkleri yaşayalım o zaman!” dediğimde,

“Ne gibi?” diye sordu.

“Görürsün birazdan!” deyip, onu tamamen soydum ve ben de soyundum. Alta uzandım ve onu 69 pozisyonunda üzerime çıkarttım. Kalkık yarağım yüzüne bakıyordu, onun beyaz ve tombul göt yanaklarının arasındaki etli ve sulu amcığı ise benim yüzümdeydi. Karım,

“Ben ne yapacağım?” deyince,

“Yarağımı yalayacaksın aşkım!” dedim. Amına dilimle yumuldum. Hafif bir inilti çıkardı. Dilimle amının içine giriyor, am dudaklarını emiyordum. Derken ben bir şey demeye kalmadan, o da yarağımı yalamaya başladı.

Olayı kavrayıvermişti hemen zeki karım…Acemiydi, çünkü ilk defa bunu yapıyorduk. Yarağımın kafasını dudaklarının arasına almıştı.

“Dilinle yala, dondurma gibi yala!” deyince, bu sefer dilini çıkarıp dondurma yalar gibi yalamaya başladı. Nasıl yapacağını bilmiyor, ama kolayca öğreniyordu.

Bense karımın göt yanaklarını iki yana iyice açmış, bir taraftan dilim amının içindeyken, parmaklarımla da amını ovalıyordum. Sonra parmağımı göt deliğinin etrafında gezdirmeye başladım. Derken parmağımı yavaş yavaş göt deliğine sokmaya başladım.

Karım yarağımı deli gibi emiyor, yalıyordu ve o sırada götüne bir parmağın girdiğinden haberi yoktu. Orta parmağım yavaş yavaş göt deliğine yarısına kadar kadar girmişken, karım ani bir hareketle başını arkaya çevirip,

“Aay, yapma, ah, yapma yapma, oradan olmaz!” demeye başladı. Ama ben sokmaya devam ediyordum. Ona,

“Sen işini yap!” deyince,

“Ay yapma, lütfen, çok günah!” dedi tekrar. Onu incitmek istemiyordum. Parmağımı götünden çıkarınca, karım aynı şekilde yarağımı emmeye devam etti.

Dilim amının içine girdikçe amı sulanıyor; dilim, ağzımın kenarları zevk suları ile ıslanıyordu. Ve ben bundan zevk alıyordum. Karımın etli amının suları beni daha çok azdırıyordu. Karım ise yarağımın kafasını diliyle, dudaklarıyla emiyor, yalıyordu. Gittikçe daha iyi yapmaya başlamıştı. Neredeyse ağzına boşalacaktım,

“Tamam, bu kadar yeter!” diyerek göt yanaklarına şaplak attım. Beyaz ve tombul göt yanakları sütlaç gibi titremişti. Karım başını kaldırıp bana baktı ve

“Tamam mı? Bitti mi?” deyince,

“Daha yeni başlıyoruz!” dedim. Ona üzerimde dönmesini söyledim.

Döndü. Ellerini başımın iki yanına koyarak dizlerinin üzerinde çökmüştü. Başını tutup kendime çektim ve dudaklarına yumuldum. Etli dudaklarını emmeye, ısırmaya başladım. Büyük memeleri göğsüme değdikçe daha çok arzuluyordum onu. İki elimle göt yanaklarını avuçlamış, hamur gibi yoğuruyordum.

“Dizlerinin üzerinde hafifçe doğrul, götünü yukarı kaldır!” dedim.

Dediklerimi aynen yapınca elimi yarağıma attım ve belimi hafifçe yukarı kaldırdım. Amını göremediğim için bir süre yarağımı öne arkaya, sağa sola tuttum, ama sonunda amına girmeyi başardım. Yarağımın kafası amına ilk girdiği anda, “Uff, ımm!” diye sesler çıkardı. Belimi daha çok yukarı kaldırınca yarağım daha çok içine girmişti.

“Şimdi yavaş yavaş yarağımın üzerine otur!” dedim.

Ben belimi indirdikçe o da dediğim gibi götünün üstüne oturur gibi yaptı. Dirseklerini yatağa dayamasını istedim ve onu belinden tutup biraz kendime çektim. Şimdi istediğim pozisyona gelmiştik. Alttan amına pompalamaya başlayınca, “Ay, uh, ıhh!” demeye başlamıştı bile.

Belimi her seferinde kaldırıp indirdikçe yarağım bir piston gibi amına girip çıkıyordu. Göt yanaklarını deli gibi avuçlamıştım bu pozisyonda. Aldığım zevkle kendime engel olamayıp götüne birkaç şaplak attım. Çıkan ses odanın içinde yankılanmıştı. Karım inlemeyle karışık,

“Ay, ah, yapma, Nizamettin duyacak!” deyince kendime geldim. Karım,

“Iıhh, ııhhh!” diye diye sürekli inlerken memeleri de göğsüme temas ediyordu.

“Duyarsa duysun” diye tısladım karıma… “Karı kocayız biz, kardeş değiliz. Sikiştiğimizi bilmiyor mu Nizamettin?”

Bir süre bu şekilde onu siktikten sonra ona doğrulmasını söyledim. Yavaş yavaş doğruldu ve yarağımın üzerinde oturur vaziyette kaldı. Yarağım taşaklarıma kadar karımın sıcacık amının içindeydi. Karıma,

“Sen kendin yavaş yavaş götünü kaldırıp indir!” dedim. Ellerini tuttum ve karım yarağımın üzerinde yaylanmaya, götünü kaldırıp indirmeye başladı. Bu şekilde ben enerji harcamıyordum.

Karım aldığı zevkle hızlandıkça hızlandı. Başını tavana dikmiş, gözleri kapalı, “Iıhh, ıııh!” diye inliyor, bu sırada memeleri aşağı yukarı sallanırken yataktan da ağır ağır gıcırdama sesleri geliyordu. Bir süre sonra derin derin nefes alıp vermeye, hırıltılar çıkarmaya başladı ve bir anda kendini üzerime bıraktı.

Orgazm olduğunu anladım. Göğsüme yığılı halde başı yanıma düşmüştü. Halen kesik kesik inliyordu. Saçları yüzüme değdikçe sıcaklığını hissediyordum.

Bu kez belinden tutup kendime çektim ve alttan amına yine pompalamaya başladım. Gittikçe hızlandım, hızlandıkça daha çok pompaladım. Kasıklarım göt yanaklarına, kalçalarına çarptıkça şiddetli sesler çıkıyordu. Sonunda ben de dayanamadım ve karımın amına döllerimi boşalttım.

O şekilde bir süre amında kaldım. Karım kendine gelir gibi olunca ona doğrulmasını söyledim. Dizlerinin üzerinde doğrulunca yarağımı amından çıkardım. Külçe gibi yanıma düştü ve uzandı. Gözleri sanki boş boş bakıyor gibiydi. Ona sarıldım. Boynunu, yüzünü öptüm. İkimiz de ter su içinde kalmıştık.

On dakika dinlendikten sonra karım yataktan kalkıp kenardaki külotunu giydi, üzerine de geceliğini. Yanıma yatıp, gülümseyerek,

“Şimdi şu anda Nizamettin bizim yatak odamızda ne yapıyor dersin?” diye fısıldadı.

“Koltuğa bütün külotlarını yayıp bıraktın, sence ne düşünebilir ki?” diyerek sarıldım. “Sapık herif, hazine bulmuş gibi tek tek her birini öpüp kokluyordur, sikine sarıp seni hayal ediyordur.”

“Biliyor musun kocacım, biz de en az onun kadar sapığız.” diye mırıldandı uykulu bir sesle…

Sabah uyandığım zaman saat beş gibiydi, karım gecenin seks yorgunluğuyla deliksiz uykularda, yatıyordu. Nizamettin’i merak etmiştim, gece ne yapmıştı acaba? İçimdeki şeytana uyup yatak odasına doğru yürüdüm. Kapıyı hafifçe yokladım. Kilitli değildi, hafifçe araladım.

İçeriye bakınca Nizamettin’in mışıl mışıl uyuduğunu gördüm. Yatakta çırılçıplak yatıyordu. Ve yatağın üzerinde karımın külotları ve eşarpları vardı. Dağınık bir şekilde yatağın üzerine serpilmişti hepsi…

Bu sapık herifi gerçekten anlamıyordum. Korkmadan cüretkar bir şekilde kapıyı bile kilitlemeden yatabiliyordu. Acaba bildiği bir şeyler mi vardı? Yoksa yaptıklarına ses çıkarmamamızdan cesaret mi alıyordu?

Ayak seslerini duyup kafamı çevirdiğimde karımı karşımda gördüm. Basma eteğini giymiş, üstünde de çiçekli gömleği, başında da şifon eşarbı vardı. Tuhaf bir şekilde bana bakarak,

“Ne yapıyorsun?” diye fısıldadı. Önce sus işareti yaptım, sonra elimi sallayarak git işareti… Sesini çıkarmadı, ama gitmiyordu da. Karıma,

“Defol git burdan aşkım… Sakın bana herifi çıplak görmek istediğini söyleme!” diye fısıldadım. Yüzünü yere eğdi. İnatla bekliyordu. Oh, evet, herifin çıplaklığını görmek için bekliyordu karım…

Heyecandan ölecek gibiydim, ben de ondan farksızdım aslında… Karımın kolundan sertçe tutup aralık kapıya yanaştırdım görmesi için… Karım kafasını kaldırarak çırılçıplak uyumakta olan Nizamettin’e baktı.

Bir süre sessizce öyle kaldık. Karı koca, yatak odamızın kapısında dikilmiş, kırmızı loş ışığın yayıldığı kırmızı saten yatağımızda çırılçıplak uyuyan yabancı erkeği seyrediyorduk. Kaslı bacaklarının arasındaki siki uykuda olmasına rağmen hayli kalın görünüyordu. Geniş, kıllı göğsü nefes alıp verdikçe inip kalkıyordu. Neden sonra kolundan tutup zorla çektim karımı, kapıyı kapatarak sessizce odamıza döndük.

Karımla yeniden, telaşla soyunup çırılçıplak yatağa girdik. Yatak odamızdaki çıplak erkeğin dal taşak görüntüsü, karımın yalanarak, hayranlıkla bakması ikimizi de deli gibi tahrik etmişti. Birbirimize saldırarak, hayvanlar gibi sevişmeye başladık.

Sonunda sırtüstü yatırıp bacaklarını ayırdım. Yarağımı amının dudakları arasına sürtmeye başladığımda, karım sabırsızlıkla,

“Hadi soksana, oynama artık, gir bir an önce içime!” diye inledi. Biraz daha sürttüm, ıslak dudaklarda, kabarmış klitorisinde dolaştırdım. Sürekli inliyordu orospu… Sikimi sürtmeye devam ederken,

“Kimin yarrağı bu amcığına sürtünen?” diye sordum. Karım şaşırmıştı, şehvetle kısılmış gözlerini açıp yüzüme baktı.

“Kimin olacak, senin yarrağın! Hadi sok artık şunu!” dedi.

“Yok, hayır, benim yarağım değil bu… Söyle bakalım, kimin?” dedim. Karımın Jetonu düşmüştü,

“Ohhh… Nizamettin’in yarrağı!” dedi. Gülümseyerek,

“Ben kimim peki?”

“Nizamettin’sin! O bilek gibi sikini dayadın amcığıma… Hadi… İçime sok o demirden yarrağı… Ohhh… Sik beni Nizamettin! Sik beni aşkım… Geçir yarrağını…” kelimeleri döküldü ıslak dudaklarından…

Öyle tahrik oldum ki o anda… Sürekli Nizamettin diye inleyen dudaklarına kapandım, hırsla öptüm, öptüm, öptüm. Yarağımı bir anda köküne kadar ıslak amına geçirip, hayvan gibi siktim karımı… Şehvet inlemelerimizi yatak odasındaki misafirin duyup duymaması umurumuzda değildi artık… Kendimizden geçtik. İkimiz de boşaldıktan sonra hiç konuşmadık. Birbirimize sarılarak uyuduk.

Sabah saat 9 gibi uyandım yeniden… Karım yatakta yoktu. Kendisine seslendiğimde,

“Mutfaktayım aşkım, gel!” dedi. Yanına gittim, kahvaltı hazırlıyordu. Bana,

“Nizamettin gitmiş, haberin olsun. Uyandığımda gitmişti. Odayı toplamış, hatta çamaşırları bile düzgünce katlayıp yerine koymuş!” dedi.

“Başka?” dedim.

“Ne başka?” diye sordu.

“Başka bir şey var mı işte?” dedim. Karım,

“Eğer çamaşırlarımı soruyorsan, tüm çamaşırlarım tam hepsi yerinde. Eksik yok. Yok ama… Bu nasıl bir adam Bekir, tam beş kere mi yapmış? Beş eşarbıma da attırmış. Bir tanesi daha ıslaktı. Ama bütün eşyalarımı, külotlarımı, sütyenlerimi karıştırmış, hatta dolabı bile!” dedi. Karıma sarılıp,

“Boşver şimdi eşyaları aşkım. Sen nasılsın, mutlu musun?” diye sordum.

“Evet bir tanem, hem de çok!” dedi. “Hoşuma gidiyor yaptığımız yaramazlıklar… Sen de mutlusun, biliyorum, görüyorum.” Karımı dudaklarından öpüp,

“Sınırları koruduğumuz sürece sorun yok bence, sence öyle değil mi?” dedim.

“Sen nasıl istersen öyle olsun Bekir. Peki, bu adam her şeyi bildiğimizi anlamayacak mı?” dedi.

“Bir süre böyle devam edelim bakalım. Neler olacak göreceğiz!” dedim.

İşe gitmeden önce yatak odasındaki kamerayı gizlice aldım. Görüntüleri karımın görmesini istemiyordum. Heyecanlıydım. Görüntüleri çok merak ediyordum. İşyerinde izleyecektim… Olabildiğince çabuk işyerime gittim. Ofise geçtim. Kameranın USB girişi vardı, kullanımı çok kolaydı. Sesi kıstım ve izlemeye başladım.

Doğal olarak videonun başlarında bir şey yoktu. İleri sardım. En merak ettiğim şey ise ben evde yokken neler olduğuydu. Bu arada videoda karım Nizamettin’in aldığı eşarp elinde yatak odasındaydı.

Eşarbı incelerken birden burnuna götürdü. Kokladı ve beklemediğim bir hareketle diliyle yokladı. Sonra da gülerek kendi kendine konuşmaya başladı, ama diğer personel yüzünden sesi açamıyordum. Aklıma telefonun kulaklığı geldi. Onu taktım ve sahneyi yeniden başa aldım. Karım eşarbı yaladıktan sonra,

“Vay orospu çocuğu, buna da attırmış, sonra da bana hediye getirmiş! Ah Bekir, nerden buldun bu adamı, başımıza iş açacaksın! Adam yakışıklı, parası da var, bana mı bakacak?” diye kendi kendine söyleniyordu.

Kameranın mikrofonu öylesine güzel alıyordu ki sesleri… Karımın yavaş sesle, hatta mırıldanarak söylenmesini bile hiç bir sözcük kaçırmadan dinleyebiliyordum. Ben ise şaşkınlık ve heyecan içindeydim. Karım, kurumuş da olsa, başka bir adamın döllerini yalamıştı ve bu adam benim en yakın arkadaşımdı. Videoya devam ettim. Karım,

“Demek oyun oynamak istiyorsun Nizamettin bey!” diye söylenerek ışığı kapatıp odadan çıktı. Görüntüyü ileriye sardım biraz… Sonunda odanın ışığı yandı. Karım içeri girdi, ardından da Nizamettin. Karım,

“Abi ne yapıyorsun sen? Sana yakışıyor mu? En yakın arkadaşının karısıyım ben!” dedi. Nizamettin de,

“Hanife beni yanlış anladın. Niyetim o değildi!” dedi.

“Ya neydi abi?” diye sordu karım. Nizamettin,

“Yanlışlıkla oldu. Kusura bakma!” dedi. Karım bu arada yatağı düzenliyordu.

“Abi çok kızgınım sana… Lütfen, git, çık odadan!” dedi.

Nizamettin, öne doğru eğilmiş olan karıma arkadan yanaştı ve beline sarıldı. Karım fazla sesini yükseltmeden, hiç de caydırıcı olmayan bir sesle,

“Abi ne yapıyorsun, bağıracağım şimdi!” dedi.

“Bağır lan, herkes gelsin! Demezler mi, bu adamla evli kadın yatak odasında bir başına ne yapıyor? İçeride içki masası… Çağır herkesi! Kızım ben salak mıyım?” diyerek karımı bıraktı ve karımın çamaşırlarının olduğu koltuğa gitti.

“Salak mıyım ben? Bana odanızı veriyorsunuz yatmam için, sonra külotlarını burada yanı başımda bırakıyorsunuz!” diyerek eşarpları ve külotları karıştırmaya başladı. “Çok güzel hepsi de, üstünde görmeyi çok istiyorum!” diyordu karıştırırken de…

Karım tam kapıya doğru hareket ettiğinde, Nizamettin önünü kesti ve yeniden kucakladı karımı. Karım,

“Ne istiyorsun benden? Çocuğum var, sen nasıl bir adamsın, hayatımı mahvedeceksin!” diyerek itiraz etti.

“Öyle bir niyetim yok, sadece senden hoşlanıyorum!” dedi Nizamettin. “O ilk gün yaptıklarımı biliyorsun. Senin çamaşırlarını aldığımı da biliyorsun. Bugün de boşaldığım ve sana hediye ettiğim eşarp bak başında, ki anlamamana imkan yok! Şimdi cevap ver bana, bunlardan Bekir’in haberi var mı, yok mu?” dedi.

Karım kurtulmak için çırpındı ama nafileydi, Nizamettin sıkıca tutmuş kurtulmasına izin vermiyordu. Yeniden sordu,

“Söyle bana güzelim. Bekir’in haberi var mı, yok mu?” diye. Karım sessizce başını öne eğdi. Nizamettin karımın kalçalarını basma eteğin üzerinden okşuyordu. Sonra karıma iyice sarıldı ve eşarbını öpmeye başladı.

“Cevap vermiyorsun. Demek ki kocanın haberi var! O zaman sorun yok Hanife. Sen çok güzel bir kadınsın, hele biraz da kendine baksan, biraz seksi şeyler giysen… Hanife sana güzel şeyler alacağım. Kadın olduğunu anlayacaksın. Peki ya Bekir? Nasıl böyle bir şey yaptı?” dedi. Ama karım cevap vermedi. Adamın kollarının arasında öylece duruyordu. “Söylesene yavrum… Niye bunca ileri gitmeme izin verdi kocan?” diye sordu bu sefer.

‘Nizamettin, sana yalvarıyorum, ne olur, bırak beni, hayatımızı mahvedeceksin, ne olur, çocuğum var benim, onun başı gözü için, yapma, vazgeç, bu işin sonu iyi olmaz!” deyince,

“Ne o, beni tehdit mi ediyorsun?” dedi Nizamettin. Karım cevap vermedi. Nizamettin tekrar, “Basit bir karı koca fantazisi miydi bu? Niye yaptınız? Senin çamaşırlarına boşaldım, çamaşırlarını çaldım. Sizden ne tepki gelecek diye bekledim, ama sessiz kaldınız.”

Karıma ahtapot gibi sarılmıştı arkasından, kollarının arasında çırpınıp duran karımı bırakmıyor, öpücüklere boğuyordu konuşurken…

“Hanifem, her gün seni düşünerek otuz bir çekiyorum. O seksi külotuna senin amına boşaldığımı düşünerek kaç kere boşaldım ben, biliyor musun? Bak bu gece yine seni düşünerek otuz bir çekeceğim! Hanifem, bir tanem… Çok istediğim amını değil, ama eşarplarını ve külotlarını dölleyeceğim! Söylesene, neden tepki vermediniz?” diye üsteliyordu.

Karım en sonunda, “Bekir öyle istedi!” deyince,

“Niye istedi, fantazi olsun diye mi?” diye sordu Nizamettin.

“Ben… Ben bilmiyorum. Öyle gelişiverdi işte… O ilk gün önce ikimiz de kızdık sana… Sonra sonra… Ne bileyim… Bu gece için benden yatak odamızı sana vermemi istedi ben de bir şey demedim!” diye ağlamaklı bir cevap verdi.

“İyi de, sen nasıl kabul ettin?”

“Kocam o benim, karşı gelemem. Hem o gece ilk defa zevk alarak seviştik!” dedi. Durdu biraz, sonra ilave etti. “Çok değişikti o gece… Hiç öyle olmamıştık.”

“Sen Bekir’le sevişirken beni mi düşündün, yoksa kocanı mı?” diye sorunca, karım cevap vermeden başını öne eğdi.

Şaşkın bir haldeydim. Videoyu durdurup bir sigara yaktım. En yakın arkadaşım yokluğumda karımı sıkıştırıyordu. Ve görünüşe göre karım da karşılık veriyordu. Bu işin sonunun böyle olacağını tahmin etmemiştim.

Videodan, ortamdan, konuşmalardan çok etkilenmiştim ve sikim kalkmıştı. Korkuyla karışık bir heyecanla devamını izlemek istiyordum. Sonunu merak ediyordum videonun açıkçası. Nizamettin konuşmasına devam etti.

“Ah be güzelim. Siz de istiyorsunuz, ama cesaret edemiyorsunuz. Hazır olana kadar bekleyeceğim sizi, sabırlıyımdır. Her şey çok güzel olacak canım, bekle göreceksin!” deyip, karımı serbest bıraktı.

Karım odadan çıkmak yerine olduğu yerde duruyordu. Nizamettin cebinden bir tomar para çıkardı ve karıma uzattı.

“Al Hanife, bununla kendine bir şeyler al. Güzel şeyler, senin güzelliğine, seksiliğine yakışır şeyler… Yetmezse daha da veririm. Artık bir daha maddi sıkıntı yaşamayacaksın!” dedi. Karım tepki vermeyince elini tuttu ve avucuna sıkıştırdı parayı.

“Utanma canım, Nizamettin abinden hediye, sen her şeyin en iyisine layıksın. Bak bakayım bana!” dedi ve karımın çenesinden tutup gözlerine baktı.

“Kocan da istiyor, sen de istiyorsun, ama daha hazır değilsiniz. Bir gün seninle birlikte olacağız!” deyip, karımın elinden tuttu ve yatağın kenarına oturdu. Sonra karımı kendine çekerek yanına oturttu. Karım ürkek bir kuş gibiydi. Sesini çıkarmıyordu. Sadece kendine söylenenleri yapıyordu. Nizamettin elini karımın beline attı ve

“Utanma Hanife, artık yabancı değiliz. Bak başındaki eşarpta döllerim var! Birazdan şuradaki, senin en mahrem yerine değen külotlarını alacağım ve onlarla otuz bir çekip döllerimi boşaltacağım, sen de yarın onları eline alıp çamaşır makinesine atacaksın. Bak neleri geçmişiz. Hanifem senden küçük bir isteğim var. Kırma beni!” dedi. Karım cevap vermeyince, “Kırmayacaksın değil mi Nizamettin abini?” dedi.

Karım sanırım başına gelecekleri anlamış gibi, hayatının şokunu yaşıyordu. Kızarmış gözlerinde yaşlar belirdi ve Nizamettine baktı.

“Korkma, sana zarar vermeyeceğim, istemediğin bir şey yapmayacağız. Aramızda kalacak. Hiç kimsenin haberi olmayacak!” dedi. Karım,

“Senin yaptığın insanlığa sığar mı?” dedi titreyen sesiyle, sonra da, “Bir hata yaptık işte… Birisi senin karına yapsa…” dedi. Nizamettin karımın lafını kesip,

“Kimse benim karıma yapamaz, çünkü evli değilim!” dedi. Karım,

“Ben seni böyle bilmezdim!” dediğinde, Nizamettin de,

“Ben de sizi böyle bilmiyordum!” dedi yanıt olarak.

“Ne olur, kocam yaptı bir hata… Beni de kendine benzetti. Benim başımı yakma, çocuğum var benim…” diyerek, bir yandan ağlayıp, bir yandan da Nizamettin’i ikna etmeye çalışıyordu. Ama kaçış yoktu karım için. Bunlar son çırpınışlarıydı.

“Bak, ben sana söyleyeceğimi söyledim. Boşuna çeneni yorma, kabul edeceksiniz, ama bugün, ama yarın. Ben her şeyi göze aldım!” dedi. Karım çaresizce,

“Ne istiyorsun söyle, ama bugün olmaz!” dedi. Nizamettin gülerek,

“Elbette bugün olmaz, istemediğin bir şey yapmayacağım. Sana söz verdim. Sadece seni yakından tanımak, hazinelerini görmek istiyorum. Kendini bana bırak. Öyle oldu bitti şeyleri sevmem. Şimdi beni tanıyacaksın!” dedi.

Karımı ayağa kaldırdı. Etrafında çevirdi karımı ve

“Hanife çok güzelsin. Bakalım benim için neler hazırladınız bu akşam?” diyerek koltuğun yanına götürdü karımı.

Koltuğun üzerinde duran eşarpları ve külotları karıştırıp baktı. Sonra yeniden yatağın kenarına oturdu, karım ise önü dönük halde ayaktaydı. Nizamettin birdenbire yüzünü eteğin üzerinden karımın amına gömdü.

“Hanife’m, amcığına kurban olduğum!” diyerek yüzünü sağa sola oynatıyordu. Yüzünü çekti ve “Sıcacıksın, ateş gibi kavuruyorsun!” dedi.

Eteği yukarı çekmek için uçlarından tuttuğunda, niyetini anlamış olan karım,

“Yapma lütfen… Bugün olmaz dedim!” dedi. Nizamettin ise,

“Sadece ne giydin altına, onu merak ettim, görmek istiyorum!” dedi.

Karım eteğini yukarı çekince, süt beyazı güneş görmemiş bacakları ortaya çıktı. Nizamettin karıma bakarak,

“Hmm, tahmin ettiğim gibi beyaz külot, bu o gün attırdığım külot değil mi?” diye sordu. Karım o çok iyi tanıdığım, tahrik olduğunda boğuk boğuk çıkan sesiyle,

“Evet, o külot işte…!” dedi. “Beğendin mi? Mutlu oldun mu görünce?” Nizamettin yüzünü iyice yanaştırdı. Derin bir nefes çekerek külotun üzerinden karımın amını öptü.

Sonra eteği yeniden indirip, karımı yanına oturttu, karıma sarılıp yine eşarbın üzerinden saçlarını öpüp koklamaya başladı. Sonra da saatine bakıp,

“Bizimki gelmek üzeredir, çabuk olmamız lazım Hanife!” dedi.

Yatağın ortasına uzandı ve karımı yanına çekti. Şimdi Nizamettin yatakta yatıyor, karım ise yanında yatağın ucunda oturuyordu. Nizamettin bir çırpıda pantolonunu ve külodunu sıyırdı.

Taş gibi olmuş, kalkık vaziyetteki kalın yarağı tavana dikilerek ortaya çıkmıştı. Karım şaşkın halde başını öteki tarafa çevirince,

“Utanma Hanife, merak etmiyor muydun nasıl yaptığımı. Şimdi sana göstereceğim!” dedi.

Nizamettin’in yarağı oldukça kalın ve uzundu. Karım Nizamettin’in yarağına bakıyordu şimdi. Ben de aynı heyecanla bekliyordum. Nizamettin karımın çamaşırlarını işaret ederek,

“Ver bakalım şunları!” dedi. Karım sırayla külotlarını Nizamettin’e verdi. Adam tek tek eline aldı, öpüp kokladı karımın cicili bicili külotlarını… Sonra sırayla sikine sarıp otuz bir çekmeye başladı. Bir yandan sol eliyle karımın sırtını, kalçalarını, başındaki eşarbı okşuyordu.

“En güzel külotlar, saten, ipekli ve normal külotlar. Dantelli olanlar yarağımı tahriş ediyor. Tangalar çok ufak, sikimi sarmıyor. Senin külotların var ya çok güzeller. Tam otuz birlik. Ama eşarpların yok mu, beni asıl onlar deli ediyor. İpek ve saten eşarplar, tülbentler değil, ama özellikle beyaz şifon eşarplar. Senin de vardır kenarları iğne oyalı. Bu gece hepsini sikeceğim. Şimdi soracaksın nasıl sikeceksin diye. Eşarp nasıl sikilir diyeceksin!” diyordu.

Birden yatakta doğruldu. Yastığı aldı ve dizleri üzerindeyken önüne koydu.

“Versene şu çiçekli eşarbını, geçen gün buna attırmayı çok istemiştim, bugüne kısmetmiş!” dedi.

Karım eşarbı Nizamettin’e uzattı. Önce eşarbı öptü kokladı. Karım olanları sadece izliyordu. Sonra adam eşarbı yarağının etrafına sardı. Yarağa sarılı olan eşarbı yastığın üzerine koydu sol elini üzerine koydu ve yarağını, sanki bir amın içerisinde gidip geliyor gibi, ileri geri hareket ettirmeye başladı.

Dediği gibi resmen eşarbı sikiyordu, tıpkı bir kadını siktiği gibi. Yüzünü karıma çevirince karım başını öne eğdi. Boştaki sağ eliyle karımın çenesini tutup yukarı kaldırdı. Dudaklarından,

“Ah Hanifem, bebeğim, çok güzelsin, amın sıcacık, daracıksın, sana doyamıyorum, sadece seni sikmek istiyorum, hiç içinden çıkmak istemiyorum!” lafları döküldü.

Karımın yanaklarını okşuyor, parmaklarını dudaklarında gezdiriyordu. Karım da tahrik olmuştu, artık karşılık veriyordu. Nizamettin’in elini tuttu ve kendisi hareket ettirmeye başladı. Ve sonunda erkeğin ellerini göğüslerinin üzerine götürdü.

Şimdi iri göğüslerini hoyratça sıkıyor, mıncıklıyordu. Nizamettin bir yandan da karımın eşarbının içinde gidip geliyordu. Sonunda karımı kendisine doğru çekti, sağ elini eşarbının üzerinde gezdiriyordu. Bu arada yanak yanağa gelmişler, tenlerini birbirine sürtünüyordu.

Karım kendinden geçmiş, başını hafifçe geri atmış, beyaz boynu ortaya çıkmıştı. Karımın boynunu öpen Nizamettin, sonra çenesini öptü, ardında da dudaklarına yumuldu.

Nizamettin yaptığı hareketi durdurup karımı sırtüstü yatağa yatırdı. Yeniden dudaklarına yumuldu ve sonunda karım kendini Nizamettin’e bıraktı, kollarını adamın boynuna doladı. Birbirlerine hasret iki aşık gibi öpüşüyorlardı. Yeniden karımın boynunu boğazını öpmeye başladı. Karımın ağzından,

“Seni içimde istiyorum, keşke Bekir olmasa, al beni sik sabaha kadar Nizamettin!” kelimeleri döküldü. Nizamettin karımı dudaklarından yeniden öptü ve

“O günler de gelecek, sabret bebeğim, doyasıya, korkusuzca sevişeceğiz!” dedi.

Biraz daha öpüştüler. Karımın gözlerine bakarak,

“Şimdi başındaki eşarba boşalmak istiyorum, döllerimi fışkırtmak istiyorum!” dedi.

“Bağlamam uzun sürer, başımı açamam şimdi!” dedi karım.

“Açmayacaksın zaten, başın bağlıyken boşalmak istiyorum!” dedi Nizamettin. Karım olur anlamında başıyla karşılık verdi.

Nizamettin demin yarağına sardığı eşarbı yeniden yarağının etrafına doladı, ama bu sefer yarağının başı dışarıdaydı. Yarağının başı kocaman olmuştu, nerdeyse boşalmak üzereydi.

Ben de bu arada ondan farklı durumda değildim. Yarağının kafası karımın tam yüzünün üzerindeydi, Nizamettin sağ elini yarağın üzerinde hızlıca ileri geri hareket ettiriyordu. Sol eli karımın eşarplı başını okşuyordu.

Birdenbire duran Nizamettin yarağının başını karımın yüzüne sürttürmeye başladı. Karım kafasını yana çevirerek,

“Olmaz, yüzüme boşalmanı istemiyorum!” dedi.

“Aşkım daha boşalmadım. Sana dedim ya, ben eşarbına attıracağım döllerimi. Hadi çevir başını, korkma, istemediğin bir şey yapmayacağım!”

Karım yüzünü yeniden çevirince Nizamettin’in yarağını yeniden gördü. Yeniden karımın yanaklarına, alnına, burnuna sürttürmeye başladı. Ama daha esas hedefine gelmemişti. Sonunda yarağın başı karımın dudakları ile buluştu.

Karımın ağzı kapalıydı, Nizamettin de ruj sürer gibi dudakların üzerinde sikini hareket ettiriyordu. Birdenbire beklenmedik bir şekilde karım dudaklarını araladı. Bunu gören Nizamettin yarağını karımın dudakları arasında ağzının içine doğru kaydırmaya başladı…

Karım sol eliyle Nizamettinin yarağını tuttu ve sikin üzerine sarılı eşarbı çekti, eşarp yarağın ağzına girmesini engelliyordu. Nizamettin’in damarlı koca yarağı resmen karımın ağzının içine yuvasında hareket eden bir piston gibi ritmik şekilde bir ileri bir geri gidiyordu.

“Oh Hanifem… Bebeğim… Ağzının içi sıcacık… Sikimi yakıyor ağzının ateşi…” diye inledi herif… Pislik, zavallı karımın ağzına yarrağını köküne kadar sokup çıkarıyor, zevkten inliyordu.

Karımsa yarağı dibinden tutmuş hareketlerine yön veriyordu. Ağzından belli belirsiz, “Ummm, hımmm!” diye sesler çıkıyordu. Karım yarağı ağzından çıkardı, kökünden başına kadar boylu boyunca öptü. Yanaklarına sürttürdü ve sonunda yarağın başına ‘Mucuk!’ diye bir öpücük kondurdu,

“Hadi çabuk ol abi, bir an önce boşal!” dedi. “Kocam nerdeyse gelir artık, yakalanmayalım böyle…”

“Gelmek üzereyim aşkım!” dedi Nizamettin. Karımı yataktan indirip dizleri üzerine oturmasını istedi. Karım dediğini yaptı. Nizamettin ise arkasında ayakta durur pozisyonda,

“Hazır mısın aşkım?” diye sordu.

“Evet aşkım, istiyorum, boşalt sıcacık döllerini, birtanem!”

Nizamettin karımın eşarbını ucundan tutup yukarı kaldırdı. Altındaki siyah bone görünüyordu. Boyu karımdan uzun olduğu için dizlerini hafif kırarak ayağa kalktı. Yarağını bone ile eşarbın arasına soktu. Elleriyle karımın kafasını sabit tutmaya çalışıyordu. Yine aynı şekilde bir am sikercesine kalçalarını hareket ettirmeye başladı…

Bir elimde sigara olanları izlerken, gayrı ihtiyari diğer elim de kalkık sikime gitti. Arkadaşım canım karımın üzerinde fantazilerini deniyor, ben de onları izleyip yarağımı okşuyordum.

Nizamettin hareketlerini hızlandırmaya başlamıştı, sanırım artık boşalmak üzereydi. Süreli tekrar eden bozuk plak gibi,

“Hanifem, bir tanem, geliyorum aşkım. Eşarbını döllerimle dolduracam aşkım!” diyordu. Karım da,

“Gel aşkım gel, boşalt döllerini. Hadi aşkım, attır Hanife’ne, yıka Hanife’ni döllerinle!” diye gaza getiriyordu.

“Aşkım, Hanife’m… Aahhhh… Geliyorummm… Aşkımmm!”

“Gel aşkım, gel artık…” derken, Nizamettin birden durdu. Ve “Oğğğhhhh!” diye böğürerek boşalmaya başladı…

Bir süre öylece durdular. Nizamettin’in yarağı eşarbın altından belli oluyordu. Döllerini her püskürtmesinde hortum gibi hareket ediyordu. Son bir kez daha yarağını ileri geri hareket ettirdi ve yatağın kenarına oturdu.

Heybetli yarağı yavaş yavaş sönüyordu. Yatağın üzerindeki eşarbı aldı ve yarağını temizledi. Karım kalktı ve yanına oturdu. Nizamettin’e sarılıp başını omzuna koydu ve

“Ne kadar çok boşaldın öyle, saç diplerime kadar attırdın!” dedi. Nizamettin eşarbın dış kısmına bakıp gülerek,

“Sen bir de dışını görmelisin!” dedi.

Gerçekten de Nizamettin çok fazla boşalmıştı. Eşarbın üstü dölle kaplıydı. Karım kontrol etmek için elini eşarba değdirince parmakları ıslak ve yapış yapış sıvıya değdi. Karım,

“Ne yapacağız şimdi Nizamettin?” diye sordu. Nizamettin,

“Hiçbir şey!” dedikten sonra elindeki eşarpla karımın başındaki döllerle kaplı eşarbını kuruladı. Sonra da,

“Oldu bitti, belli olmuyor bak, zaten birazdan kurumaya başlar!” dedi.

Nizamettin hemen giyinmeye başladı. Karım ise onu seyrediyordu. Nizamettin giyindikten sonra karımla sarılıp öpüşmeye başladılar. Nizamettin,

“Bu gece seni düşüneceğim, hep aklımda olacaksın!” dedi. Karım,

“Yanında, seninle aynı yatakta olmayı aklında olmaya tercih ederim!” diye yanıtladı aşığını… O, ortalığa çeki düzen verirken, Nizamettin odadan ayrıldı.

Şok içindeydim. Gördüklerim hayal değil gerçekti. Biraz zamanları olsa kesinlikle sikişeceklerdi. Videonun devamını merak bile etmiyordum. Gördüklerim bana yetmişti.

O gece olanları düşündüm. Ben biraları alıp eve geldikten sonra herifin ağzı kulaklarında koltukta yayılarak televizyonu izleyişi… Karımın biraz telaşlı, minik bir serçe gibi içki masasını toplamaları… Şimdi ayırdına varıyorum, bana kaçamak, suçluymuş gibi bakışları…

Gece yatağa yattığımızda, ikisinin yalnız kaldıkları dakikaları sorguladığımda beni geçiştirmeleri… Sevişmeyi onun başlatması, arzuladığımdan da, hayallerimden de öte bir cinsellik sergilemesi…

Suçlu kimdi? Bir fantazi nerelere gelmişti!

Anladığım kadarıyla karım ilk fırsatta Nizamettin’le sikişecekti. Bu açıktı. Ama ya ben? Ben kendime inanamıyordum. Tanıyamıyordum kendimi… En yakın arkadaşım karımı bir fahişe gibi kullanırken hiç kızmamıştım. Onları sevişirken izlemiş ve zevk almıştım!

Artık her şey değişmişti, eskisi gibi olmayacaktı hiç bir şey… İçten içe biliyordum ki, olay burada kalmayacak, karımla aşığının yanımda sevişmesine kadar gidecekti.

Ve ben arkadaşımın karımı acımasızca becermesini seyrederken, iki azgın doyumsuzca sevişirken onları izlemekten mutlu olacaktım.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Tek Başına Yaşayan Escort

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Asian

Bostancı Escort sektörü içerisinde yer alma kararı aldığım ilk zamanlarda, hayatını batırmış gibi hisseden bir kadındım ve de kendimi bu hizmete adadım. Evlilikten çıkmış bir dul kadın olarak bakıyorlardı bana ve de orta yaşım ile dalga geçiyorlardı. Genel olarak MatadorBet maddi anlamda olan sorunlarımdan kurtulmak için bu şekilde bir adım atmıştım ancak daha sonradan anladım ki benim işim uzun ilişkilerin o boğucu etkisinde yer almak değildi. Benim hayatım MatadorBet Giriş ve de karakterim daha heyecan verici olan bu tarz şeyler ile süslenmeliydi. Ben de zaten buna inanaraktan Kartal Escort sektörü içerisinde yer almaya karar aldım ve de o günden MatadorBet Güncel Giriş itibaren sürekli olarak görüşmelerimi sizlerle birlikte yapma kararı aldım. Seksi bedenimi ve de kadınsı hatlarımı ateşli bir şekilde sizlere sunabilme yeteneğim olsun, kadınsı hatlarımın göz dolduran etkileri olsun, beni bu sektöre daha da bağlayan şeylerden bir tanesi oldu diyebilirim. Çünkü erkeklerin gözündeki o orta yaşlı Kurtköy Escort hatunu yerine daha değerli bire seviyede yer alabildiğimi görmek sanırım beni daha da bir şevklendirdi.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Böyle Sokarlar

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Selam doslar sitenizi daha yeni buldum neyse lafı uztmadan hikyeme bslayım ben 16 yasın da lezbiyen bakire bir kızdım normal bir lisede okuyorum bizim kapı komsunun kızı ile aynı okuldayız bana eskisehirde bir travesti ile yattığını söyledi inanmadım bana anılarını

anltıyordu ben de kafama taktım bir erkekle yacaktım ailemin işi gereği sık sık yurd dışına çıkarlardı okullar kapanmadan kendimi birine siktirecektim aylardan MatadorBet mayıs ayıydı günlerden pazartesi idi. Hava sıcaktı ve ben iyice azmıştım ve amın vıcık vıcık olmustu bizim

villanın karsısında bir villa daha vardı o villada oturan arkadasım mehmet vardı kararımı verdim arkadasım mehmette kendimi verecektim mehmetle aynı sınıfta idik sonra mehmet duygularımı söyledim o da kabul etti beraber bir gün kararlastırmıstık MatadorBet Giriş günlerden haziran 1 idi mehmetle ilk tenefüs kızlar tuvaletinde bulusup iceride sexe basladık mehmetin o mukenmel yarrağını agızım aldım tadı fena değildi ağzıma aldığıumda 15cm.di sonracılgın gibi büyüdü yaklasık 20cm oldu ağzıma bosaldı eteğimi inirdim götümü yalarken cok zevk alıyordum sonra amımı yalamaya basladı aniden suratına bosaldım MatadorBet Güncel Giriş sikinin basını amıma soktu ve aniden yükleni verdi bir an bir acı hissettim ama acının yerini sonra zevk aldı birden eteğime kan bulstı od tam bosalackken sikini cıkardı suratıma dölelrini attırdı ve bakireliğim sona ermişti sıra

mukenmel dolgun götümde idi mehmetin ki klın oldugu için ilk denemede sokamı sonra aniden yüklendi ve o an cığlık atmmak

için kendimi zor tuttum acılr zevke donusmustu o sıra tuvalette mukenmel zaman gecırıstık sevişmemize bizim villada devam ettik ara

sıra mehmetle sevisiyoruz eski bir bakire..

İntikamımı Aldım başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

üst kattaki sesler

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Komsum Pascal, Istanbul`a yeni tasinmisti. Cok yakisikli, sportif bir tipti.Bir gun kapidn ugrayarak kendini tanitti. O gunden sonra da selamlasmayabasladik. Bir Fransiz lisesinde hocalik yapiyordu. 28 yasindaydi. 190 cmboyunda, adaleli, siyah sacli, acik tenli, mavi gozlu, cok hos bir adamdi.Evinde yalniz kaliyordu. Ara sira da konuklari oluyordu. Duvarlarimiz inceoldugu icin sesler de duyuluyordu. Ama Pascal`den gelen sesler yatakodasindandi. gece 12 gibi basliyordu. Tahmin etmissinizdir. yatak sesleriydigelen… Fransizlarin yuksek sesli sevistiklerini ve bosaldiklarini biliyordum,ama Pascal`inki kadar MatadorBet oldugunu tahmin edemezdim. Isi daha ilginc kilan, gelenseslerin iki erkege ait olmasiydi. Dinlemesi bile azdiriyordu. Gece ikiye dogrusesler diiyordu. Ve bu olay, neredeyse gun asiri oluyordu. Yani Pascal`in yatakmaceralari oldukca hareketliydi diyebiliim.Bir aksam bir seyler istemek icin yukari ckmisim. Kapi gec acildi. Pascal dustancikisti. uzerinde havlusu vardi. Kusura bakma dedi. Iceri davet etti. Kahveicin… Peki deyip girdim. Saat 10 civariydi.Iceri gidip kurulandi. Dondugunde uzerinde sadece bir sort vardi. Istanbul`unne MatadorBet Giriş kadar sicak oldugundan bahsetti. Ciplak kilsiz gogsunde ve kollarindaadaleleri tum ihtisamiyla sergileniyordu. Koltukaltlari ise bir fransizdanbeklenecegi gib uzun siyah killarla oman gibiydi ve cok seksi duruyordu. Kahvegetirdi. Biraz sohbet ettik.Vucuduna iltifat ettim. Gulumseyerek cok ugasmasi gerektigini soyledi. Sonra dalafi dondurup dolastirip sekse getirdi.Bos durmuyorsun. deyince sasidi. Duvarlarin inceliginden bahsettim. Guldu.Sesime hakim olmaiyorum dedi. Sonra gayet acik bi sekilde teklif etti. MatadorBet Güncel Giriş Bendenhoslandigini soyledi.Bir kac dakika sonra o seslerin geldigi yatagindaydik. Beni carcabuk oyarak heryerimi opmeye basladi. Kisa surede cirilciplak kaldik. Siki inanişmaz iriydi vetabii ki sunnetsizdi. uzun siyah killarla kapliydi. Tum vucudunu yalamayabasladigimda hakim olmadagi seslerine de baslamisti. Sikini emdikce hayvan gibiinliyordu. Sonra sert bir hamleyle bacak omuzda gidip glmeye basladi. Ter icindekamisti ve mukemmel bir erkek kokusu kapladi odayi. uzun sure gidip geldiktensonra da tum spermlerini uzun uzuuuun sanki ic bitmeyecekmis gibi ardi ardinafiskirmalarla ve kasilmalarla icime akitti. Orgazm olurken bu kada bagiran birerkek gormemistim. Bir defayla yetinmeyip tam uc kere yorgunluktan olesiyesikistik.Ust kat komsumbir harika ve artik duzenli seks partnerim.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Karşı Komşunun Kızı Ve Annanem

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Ben o zamanlar henüz daha 17 yaşındaydım ve karşı komşunun kızı ise 16. Birgün annanemin evine gittim ve o kızda ordaydı. Annanem ben pazara gidiyorum dedi ve gitti. Ben de bunu fırsat bilerek hemen kızlan sex hakkında konuşmaya başladım ve en sonunda kızda istemeye başladı. Hemen dudaklarına yumuldum oda benim ufaklıkla oynuyordu ve syunmaya başladı. Bende soyudum ve kız benimkini

   görünce gözleri dışarı çıktı tabiki. Nede olsa ilk kez göüyor. Hemen ağzına aldı ve yalamaya Fixbet başladı. Bende amınlan oynuyordumki kız boşalıverdi. Hemen amını yalamaya başladım ve sok bana diye inlemeye başladı. Hemen prezervatifi taktım ve amına dayadım benimkini. Öyle bir

   inleme sesi geliyorduki inanamassınız. Birden kanlar fışkırmaya başladı. Ortalık berbat oldu ama ben aldırmadan o daracık amcığı sikmeye devam ettim. kızın cırlama sesinden kapının acıldığını duymamıştım. Birde baktım Fixbet Giriş annanem geldi. Ne yapıyorsunuz dedi bende hemen toparlandım. Annanem yoo toparlanma devam edin dedi. Ben şaşırmış vaziyette kızı sikmeye devam ettim. Birde ne göreyim annanem çırıl çıplak yanımıza geldi ve yarrağımı kızın

   o dar amından cıkarıp ağzına almaya başladı. Ben şaşırmıştım ve annanemin ağzına boşaldım. Hemen hemen hepsini yuttu. Benimki inmeye başladı bu sefer kız başladı Fixbet Güncel Giriş yalamaya. Annanemde kızın amın yalıyordu. Ben dayanamayıp annane dön sikecem seni dedim. Hemen döndü o sıcacık

   ama girmemle cırıltı koptu evde. kızda alttan annanemin amını yalıyor ve göt deliğini parmaklıyordu. Benimkini annanemin amından çıkarıp göt deliğine dayadım ve hiç zorlanmadan girdi. Bizim kızda amını parmaklıyordu annanemim. Birden baktım ki annanem boşaldı ve göt deliğinden çıkardım benimkini. kızın amına sokarak içine boşaldım. Sonra toparlandık ve banyo yaptık. O günden sonra her boş zamanımda ikisinide sikiyorum… Gönderen: Cani

Baldız Kızını Arkadaşını ve Annesini Siktim başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Karimi Gercekten Isteyenler Için

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Asian

Selam arkadaşlar sizlere daha önce yasadığımız anıları yazdım tekrar yasamak istediğimizide yazdım fakat bu kez değişik seyler istediğimizide yazdım ama gelen cevaplar `ben senin istediğin herseyi yaparım` yada `tam adamını buldun `gibi. Herkes böyle yazarsa biz nasıl secim yapıp aradığımızı bulucaz eğer gercekten isteyen varsa yazımda belirttiğim gibi sıradışı olmalı bize yasatabileceklerini hikaye gibi yada nasıl isterse yazmalı. Yukarıdaki gibi cevaplar dikkate alınmayacak kesinlikle. şimdi en son yazdığım yazıyı tekrar yazıyorum hatırlamak isteyenler için. Umarım bu sefer aradığımızı buluruz. Selam arkadaşlar yine ben nasılsınız. Evet ben karımı siktirmek istiyorum. Bildiğiniz gibi daha önce onu sikenler oldu ama ilginç şeyler denemedi kimse. Bende daha ilginç ve heyecan verici şeyler yaşanmasını istiyorum. Birde burdan hikayelerime cevap Fixbet yazan arkadaşlar hiçde öyle cekici mesajlar yazmıyorlar. Evet dediğim gibi daha önce butür ilişkileri yaşadık ama artık karım istemiyorum diyor. Fakat ben ikna edilebileceğine inanıyorum. şimdi gelelim benim yazacaklarıma. Ben istiyorumki karımı sikmek için ikna eden arkadaş sıradan olmasın nasılmı mesela karımı alsın onu giydirsin ama en acık en seksi en ahlak sınırlarını zorlayan giysilerle sonra onu gezdirsin sokaklarda caddelerde bende olayım tabii yanlarında hatta herkese onun benim karım olduğunu ama kendisininde sikicisi olduğunu belli etsin. Mesela misafirimiz olmaya gelirken karıma seksi hediyeler getirecek ona nasıl giyinmesini istediğini söyliyecek. Mesela onu değişik kıyafetlerle sikecek gelinlik,zıt takım formaları,bulabilirse rahibe,gibi değişik kıyafetlerle. Fixbet Giriş Mesela biz onun misafiri olduğumuzda asansörde,ormanda,arabanın kaputunun üstünde sikecek bu yerleri çoğaltabilir arkadaşlar. Mesela eğer arkadaş karımı ikna edebilirse onun resimlerini cekecek hatta sikerken bana cektirecek sonra onları karımın haberi olmadan siteler dağıtacak ve aynı sitelerde karımı nasıl siktiğini anlatacak. Hatta eğer karımı ikna ederse bir kaç arkadaşını daha bulup film cekecek konusu ilginç olmalı banada rol düşerse oynarım ama gene kocasını oynamak isterim. Ha unutmadan yazayım ilgilenen arkadaşlar bu yazdıklarıma göre buraya yaşamış gibi yada yaşatabilecekleri hikayeleri tabii hikayenin başrolu karıma ait olmak üzere yazsınlar yazdıkları hikayelerin adlarınıda bize bildirsinler bakalım beğeneceğimiz hikayeler cıkacakmı. Devan ediyorum Fixbet Güncel Giriş anlatmaya mesela bizim misafirimiz olduğunda yada biz onun misafiri olduğumuzda karımı hiç boş bırakmayacak her fırsatta elliyecek,okşayacak,kucağına alacak,geçirecek. Her pozisyonu deneyecek en favori pozisyonum ayakta kucağına alacak. Encok istediğim şeylerden biride mesela karım çalışıyo olacak herhangi biişte sekreter,yardımcı,asistan,yada küçük işyerlerinde eleman gibi ve patronu onu sikecek. Ama arkadaşlar bunu gercekten yasamak isterdim. Ben onu işe yollıyacam o hergün amında başkasının döllerinin kokusu ile gelecek. Encok istediğim seylerden biride suana kadar denemedik korunmadığı için erkeğinin karımın amını dölle doldurmasını isterdim adam sokup cıkarttıkca amından dölleri tasacak. Ya aslında daha cok sey var ama aklıma gelmiyor suan kısaca sıradışı seyler istiyorum artık. Evet arkadaşlar hikayelerinizi bekliyoruz belki yazacağınız hikayeler karımı cok etkiler ve o hikayeleri gercekleştiririz. Bu arada hikayelerinizde kullanmanız için karımın adı filiz benim murat bekliyoruz. Gönderen: filiz_alevhotmail

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Rus Porno İçerikleri Sizi Bekliyor

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Bbw

Hayatınız boyunca yaşamadığınız, hatta duymadığınız fanteziler sadece burada sizi bekliyor. Bu fantezileri izledikten sonra siz de partnerinize uygulamak ve seksin zevkini ikiye katlamak isteyeceksiniz. Ama her kadın bu yıldızlar kadar profesyonel olamaz. Size de bu Brazzers Porno Fixbet videoları izlemek ve zevk aalmak kalır. Artık bu zevkten kendinizi mahrum etmeyin.En çok ilgi çeken kategorilerimizden biri olan Grup Porno İzle kategorimize de gelebilir ve birden fazla kişinin sikiştiği Fixbet Giriş videoları izleyebilirsiniz. Sitemizde herkese hitap eden bir video bulunmaktadır. Hangi videoyu isterseniz anında izleyebilirsiniz. Hiçbir sınırlama, kısıtlamanın bulunmadığı sitemizde sizin memnuniyetinize Fixbet Güncel Giriş önem veriyoruz. Hemen gelin ve zevk almaya başlayın.Rus kızlarına elbette bayılıyorsunuz. Bunu bildiğimiz için Rus Sex İzle kategorimizi de aktif hale getirdik. En güzel ve en seksi rus kızlarının videolarını bu kategoride sizlere sunuyoruz. Hemen siz de gelin ve hayallerinizi süsleyen rus kızlarının sikiş görüntülerini burada izleyin. Rus kızları artık sikişirken yanınızda gibi olacak. Onları izlemek size ayrı bir keyif verecek.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Yengemim Külotları

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Cum

merhabalar samsundan yazıyorum.bundan 7 yıl önceydi amcam gilanahtarlarını sürekli kybettikleri için yedek anahtarlarını bize verirlerdibende bunan faydalanarak işe gittikleri çanakkale escort zaman evlerine herkezden gizli girdimyengimin dolabını açıp o dantelli siyah donunu giyip ince muğla escort çorabını üstüne giydimmini etek aradım fakat bulamadım yengem kapalı bir kadındı çünki. bende uzun malatya escort darve yırtmacı dizkapagında olan etegini giydim üzerime onun dar bi badisini giydimsonra onu düşünerek 31 çektim kendimi soydumsadeçe kilotlu çorabını giydim ve vealetim kocaman oldu ve kilotlu çorabını yırttıldıkılotlarının hepsini yaladımtamcıkacagım zaman cekmecede pirezervatif kutusu buldum hergün gelip bakıyorum kutuhergün azalıyo anlasılan amcam bos bırkmıyor

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

lisede, ilk erkeğim

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

inşaattaki olaydan 3 yıl geçmişti. 18 yaşındaydım. zaman zaman o adamın siki aklıma geliyordu. hayranlık uyandırıcı birşeydi. imrenilcek gibiydi. yaşadığım şeyler içimi gıcıklıyordu. geceleri onu düşünüyordum. porno dergilerinde erkekleri inceliyordum. kaslı vücutları, kalın sikleri, ince sikleri, uzunları kısaları .. hepsi ilgimi çekiyordu. yeni bir eve taşınmıştık. lise bitmek üzereydi. utangaç ve sessiz biriydim. kimseye arkadaşlık kuramıyordum. birgün okuldan çıkmış eve yürüyordum. 30lu yaşlarda biri benle yürümeye başladı. benle aynı hızda aynı yolda yürüyordu. evimiz uzaktı. bayaa bi süre böyle yürüdük. sonunda sanırım aynı yere gidiyoruz diye lafa girdi. evet dedim. tanıştık falan. bikaç gün daha böyle tesadüf gibi okuldan beraber döndük. benle beraber bizim sokağa kadar geliyor. yolun başında ayrılıyorduk. birgün ingilizce öğrenmek istediğimden konuşuyorduk. evde bir elektronik sözlüğüm var istersen sana verebilirim dedi. tamam dedim. evine kadar beraber gittik. kapıya gelince içeri davet etti, dinlenirsin falan diye. oturma odasına geçtim. o sözlüğü aramak için yatak odasına gitti. etrafı inceliyordum. tvnin yanında bir video vardı. heryerde porno kasetler doluydu. ben kasetlere bakarken o eşofmanlarını giydi, sözlüğü alıp yanıma geldi. beni kasetlere bakarken yakaladı. hemen bıraktım kaseti yerine, güldü ve istersen koy seyredelim dedi. gençsin utanma diyede cesaretlendirdi. hayır gerek yok diyince bi tane kasedi alıp taktı. kasette iki adam ve bir kadın vardı, sevişmeye başladılar. bizde koltuğa geçip seyretmeye başladık. bir sigara yakıp ayaklarını uzattı. bana sigara içiyormusun dedi. hiç içmedim dedim. çok güzel birşeyi kaçırıyorsun dedi. gel sana içmesini öğreteyim dedi ve sigarayı uzattı. küçük bir nefes çek dedi. çekmemle öksürüklere boğulmam bir oldu. tekrar dene dedi. gene çektim gene öksürük.. kahkahalarla gülüyordu. tamam dedi ben sana içmeyi öğretecem. sigarayı aldı bana ağzını kocaman aç ve nefesini vererek bekle dedi. dediğini yaptım. iyice üstüme geldi, ağzı artık ağzımın içindeydeydi. o üflerken bende çektim içime. üfledim ve bir miktar dumanı çıkarken gördüm. ikimizde gülümsedik. hoşuma gitmişti. ben uzanmıştım, oda üstümdeydi. o ağzıma üflüyor ben içime çekiyor dışarı veriyordum. şimdi sıra bende dedi. ben ağzımı açacam sen üfleyeceksin dedi. koltuğa uzanıp başının altına yastık koydu. koltuk küçüktü, iyicede yayılmıştı. tek ayağımı bacaklarının arasına koyup üzerine eğildim. elleriyle beni belimde tuttu. sigaradan bir nefes çekip ağzının içine üfledim. üflerken gene dudaklarımız sürtündü. sonra tekrar yaptık, tekrar ve tekrar.. kolum ağrıyınca yanına uzandım, ikimiz yanyana yatıyor ben ona duman üflüyordum. o dumanı tutup bu sefer benim ağzıma üflüyordu. bacaklarımız birbirine dolanmış, o elleriyle belime sarılmıştı. benim kolum onun başının altında tek elimde sigara, ağızdan ağıza sigara üflemece oynuyorduk. bir nefes kayseri escort daha çektim, üflerken dudağını dudağıma yapıştırdı. dumanı burnundan çekiyordu ama dudaklarımız birbirine yapışıktı. ben tepki vermeyince sigarayı aldı şimdi sen burnundan çek dedi. bir nefes çekti ve bekledi, dudağımı onunkine değdirdim üflemeye başladı. gözlerimi kapadım ve burnumdan çekmeye başladım. bu arada eli kalçamın üstüne kadar gelmişti. ben dumanı çekerken alt dudağımdan öptü. sonra üstten öptü, sonra tekrar alta geçip dudağımı emmeye başladı. ne gözümü açabildim nede dumanı üfledim. tekrar üst dudağımdan öptü ve diliyle hafifçe yaladı. ağzımı araladım ve onun alt dudağını öperek karşılık verdim. biraz yan döndük. ben iyice altına geçtim. kollarımı boynuna doladım. ilk kez öpüşüyordum. içim kıpır kıpır olmuştu. tekrar öpüşmeye başladık. ama bu sefer çılgınca öpüşüyorduk. o dilini ağzıma sokuyor, dudaklarımı emiyor yalıyordu. bense ağzıma giren dilini emiyor, onun dudaklarını emerek karşılık veriyordum. dudaklarımdan kayıp yanağımı boynumu öpüyor sonra tekrar dudaklarıma dönüyordu. iyice üstüme yayılmıştı. o dilini ağzıma sokuyor, dudaklarımı emiyor yalıyordu. bense ağzıma giren dilini emiyor, onun dudaklarını emerek karşılık veriyordum. dudaklarımdan kayıp yanağımı boynumu öpüyor sonra tekrar dudaklarıma dönüyordu. iyice üstüme yayılmıştı. siki bacaklarımı sürtüyor, kabarıklığını hissettiriyordu. tişörtünü çıkardı ve gömleğimin düğmelerini çözdü. bir çırpıda atletlerimizide çıkarıp yarı çıplak öpüşmeye devam ettik. dudaklarımın boynumun yanında göğüslerimlede ilgileniyordu. bazen eliyle okşuyor, oradan göbeğimi okşuyo oradan kalçalarına iniyordu. bende sırtını okşuyor kaslı kollarını sıkıyordum. parmaklarımı kıllı göğsünde gezindiriyordum. vücudumun her noktasına ayrı özen gösteriyor her yerimi öpüp okşuyordu. tvdeki film bitmişti, ama bizimki yeni başlıyordu. içimdeki bastırılmış duygularım harekete geçmişti. onun beklediğinden daha çok şey veriyordum. tekrar dudaklarımız birleşmişti. dilini ağzıma soktu. ağzımın içine girince emiyodum. çıkarıp tekrar sokuyordu. elimle eşofmanın üstünden sikini okşamaya başladım. bu onu iyice çıldırttı. taş gibi bir aletti. 15 santim kadar vardı. kalınca sayılırdı. elimi donundan içeri sokup siki kavradım. alev alev yanıyordu. o an göz göze geldik. ikimizinde yüzüne bir gülümseme yerleşti. ikimizde çok büyük zevk alıyorduk. bir öpücük daha verip ayağa kalktı beni kucakladı ve yatak odasına taşıdı. yatağın başında soyunduk. ikimizde çırılçıplaktık. muhteşem bir vucudu ve siki vardı. benimde taze muhteşem bir kalçam ,vücudum ve bakire bir deliğim vardı. yatağın yanında önünde dizlerimin üstüne çökertti. şimdi ağzıma almam gerekiyordu. ama hiçbir şey bilmiyordum. inşaattaki gibi iki elimle siki kavradım. birazcık okşadım. kafamı kaldırıp ona baktım. anlamış gibi başını salladı ve elleriyle başımı kavradı. lolipop emer gibi giresun escort yap hadi dedi. şekerimi sıkıca kavradım ve başını yumuşak bi şekilde yaladım. kaygan ve ateşler içindeki sikten tuzlu bir tat ağzıma yayıldı. bir kez daha başını yaladım. dudaklarımı yalayıp sikini ağzıma aldım. boğazıma kadar girince midem kalktı, hemen geri çekildim. sonra bu sefer daha az bir miktarı tekrar ağzıma aldım. sekerimi boydan boya yalayıp başına varıp tekrar ağzıma alıyor, elimle 31 çeker gibi sıvazlıyordum. oda derin ohlar çekiyor, zaman zaman beni yönlendiriyor, bana öğretiyordu. dilimi dışarı çıkartıp sikini sürtüyordum. sonra ağzıma alıp damağımda kaydırıyor, boğazıma gelince dilim ve damağım arasında kaydırarak dışarı çıkartıyordum. sonra başına öpücük kondurup dilimle çevresini dolanıyor, delikten akan tatlı ekşi sıvının tadına bakıyordum. artık dayanacak gücü kalmamıştı, kafasını emerken boşalmaya başladı, öylece durup boşalmasını seyrettim. döller ağzımda yüzümde ve göğsümde akıyor, değdiği yeri yakıyordu. yut aşkım hepsi senin için dedi. ağzımdakileri yuttum, un düşen sikini tekrar ağzıma sokup son kalan dölleride ağzıma boşalttı. sikini baştan aşağı yaladım. sen yatağa geç ben hemen geliyorum dedi. anın altına girdim. kafamda hiç pişmanlık yoktu. sanki yıllardır bu anı bekliyordum. sonunda erkeğimi bulmuştum. sonunda o muhteşem sik benim olmuştu. ben bunları düşünürken o sigara paketi, çakmak ve küllüğü getirip baş ucuma koydu . sen keyfine bak aşkım, hemen geliyorum dedi. fazla bekletme erkeğim dedim içimden. sigaradan bir adet alıp yaktım. yatağa uzanıp keyifle içmeye başladım. birazdan bir paket prezervatif kutusu, selpak ve vazelinle geldi. getirdiklerini başucuna koyup yatağa yanıma girdi. başımı göğsüne yasladım. sarıldık. sigarayı elimden aldı, bir o çekiyordu bir bana içiriyordu. sigara başımı döndürüyordu. sanki yerden havalanıyordum. elini kalçama atıp okşamaya başladı. bende sikini hafif hafif okşuyordum. parmaklarını deliğimin etrafında gezindirmeye başladı. aklındakini biliyordum. seni sikmemi istermisin dedi, benim isteğimle olmasını istiyordu. evet hazırım dedim. parmağıyla deliğimi yoklamaya başladı. işaret parmağını deliğime soktu. çok darsın bebeğim, senin canını yakmak istemiyorum dedi. canımı yak erkeğim, seni çok istiyorum dedim. sigara bitene kadar işaret parmağını ve sonra orta parmağını sonuna kadar soktu. içimde parmağını sağa sola hareket ettiriyor, inanılmaz noktalara dokunup beni çıldırtıyordu. anı üzerimizden attı ve eliyle sırtımı okşadı. eğilip dudaklarımdan öpmeye başladı. öpüşerek doğrulttu. sırtı duvara yaslı yatıyordu. öpüşmemiz devam ederken bir nefes molasında dudaklarından kayarak boynunu, oradan göğsünü, ve nihayet sikini yalamaya başladım. artık ne yapacağımı biliyordum. ağzımın içinde büyüyen sik ile sevişiyordum. iyice sertleşince başımdan tutup kaldırdı. beni sırt üstü yatırdı bacaklarımı iki yana van escort ayırdı. sonra kaldırıp bana doğru bastırdı ve tut dedi. bacaklarım havaya dikik ve olabildiğince açık onu seyrediyordum. vazelin kutusunu açıp parmağıyla bir miktar aldı. deliğimin etrafını iyice yağladı. sonra bir miktar daha aldı ve parmağını yağlayıp içime soktu. parmağıyla en derin noktalarıma sokuyor, her yerimi yağlıyordu. sonra tekrar yağ aldı ve bu sefer iki parmağını deliğime soktu. zevkim iki kat artmıştı. artık ben ohlamaya başlamıştım. tekrar vazelin aldı ve kendi sikini baştan aşağıya bolca yağladı. sen benim aşkımsın, senin ilk erkeğin olacam, sikimi tümüyle hissetmeni istiyorum dedi. prezervatifsiz sikini deliğime yanaştırdı. deliğimin üzerinde ileri geri kaydırmaya başladı. bacaklarımı elleriyle kavradı ve iyice yatağa bastırdı. boşalan ellerimi göğsüne koydum. sabırsızlıkla o müthiş anı bekliyordum. o ise gittikçe uzatıyor beni çıldırtıyordu. bir süre daha kalçalarımın arasında kaydı. siki iyice taş gibi olmuştu. bana doğru eğildi ve kendini serbest bırak sanki tuvaletteymişsin gbi rahat ol dedi. tamam diyip başımı salladım. elimle sikini üstten deliğimin üzerine getirdim ve bastırdım. oda benle beraber hafifçe bastırdı. parmaklar ve krem deliğimi yumuşatmış ve genişletmişti ama yeterince geniş değildim. birkaç santim girmiştiki acıyla dişlerimi sıkmaya başladım, hemen geri çekildi. ama durmak yoktu, tekrar deliğimi bulup biraz daha soktu. başı bir miktar girdi. acıyla kendimi sıkınca tekrar çıkardı. biraz daha vazelini deliğimin etrafına yedirdi. iki parmağını içime sokup çıkardı. tekrar sikini deliğime yanaştırdı. deliğim üzerinde kaymaya başladı. bana sürekli rahatla aşkım diyordu. ikimizde sikinin kalçalarımın arasında kaymasını izliyorduk. kayarken birara deliğimin gevşemesiyle aniden sikini daldırdı. kafasıyla beraber 4-5 santim içimdeydi, acıyla gözlerimi kapayıp dişlerimi sıktım. sanki deliğim baştan aşağı yırtılmıştı. ben çıkarmak için bastırıyordum, ama o içimde tutuyordu. bir süre öylece durduk, acım hafiflemeye başladı. ben rahatladıkça o biraz daha girdi, ben gevşedikçe o daha derinlere indi. en sonunda kalan 3-5 santimi kökledi ve tamamıyle içime girdi. o şekilde bana doğru eğildi ve dudaklarımdan öptü. artık benimsin, bakire değilsin benim karım oldun dedi. çıkarmadan içimde gidip gelmeye başladı. her kökleyişinde içimi parçalıyordu. her seferinde sanki daha da derine iniyordu. acım yavaş yavaş dağılmaya başlamıştı, oda gittikçe hızlanmaya başladı. terlemişti, sertçe sokuyor kasıklarını her çarpışında şakırtılar odada yankılanıyordu. gittikçe dahada hızlandı, hızlandı. en sonunda sanki içimde birşeyi kanırtıyormuş gibi zorlayarak köklediği bir anda sarsıla sarsıla içime boşaldı. içimi bir sıcaklık kapladı. boşalan siki yavaş yavaş içimde küçülürken çıkardı ve yanıma yığılıverdi. sen bugüne kadar siktiğim en güzel ibnesin dedi. seninde içinde varmış dedi. evet, yıllardır seni bekliyordum dedim. peçeteyle kıçımı temizlerken hafif bir kan gördüm. yüzüme bir gülümseme geldi. bekaretim o gün bozulmuştu.tuvaletten çıktım. oturma odasına geçtim. ertafa yayılan eşyalarımı toplayıp giyindim. ben giyinirken o duşa girmişti.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32