Yasak Ve Gizli – BÖLÜM 1

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Yasak Ve Gizli – BÖLÜM 1
Türbanlı Liseli Teyze Kızına Yasak Aşkım

Üniversite 2.sınıf öğrencisiyim, bu yaz yapmak zorunda olmadığım ama yapmak istediğim 20 iş günü staj’ım vardı. İstanbul da güzel bir şirkette torpil sayesinde staja kabul edilmiştim. Şirket gerçekten de güzeldi eğer kendimi kanıtlayabilirsem gelecek senelerde ki staj’larımı da burada yapmak isterdim ama torpil olduğu için değilde kendi bilgi ve becerilerim sayesinde, tekrar başvurduğumda kabul edilmek istiyorum. Şirket Şişli taraflarındaydı ve benim evime çok uzaktı bu nedenle teyzemde kalmak istiyordum.

Teyzemi aradım ve durumu açıkladım 1 ay boyunca hafta içi onlarda kalmak isteğimi söyledim ve çok sevinerek kabul etti hatta böyle bir şeyi bir daha sorma ne zaman istersen gel isteğin kadar kal dedi. Teyzemle aram iyiydi nede olsa annemin kardeşi. Ben pek ziyarete gitmesem de akrabalarım beni severdi (Yıldızım dişiymiş ne demekse öyle diyorlar). Teyzemin 2 kızı vardı küçük olan Yasemin 8. sınıfa gidiyordu, büyük olan Merve 9. sınıfa gidiyordu, eniştem fabrikada çalışıyordu tam olarak ne iş yaptığını bilmiyordum ama maaşının yüksek olduğunu biliyordum, önceden teyzemler konuşurken duymuştum.

Yaz gelmişti final sınavlarım bitti, büt sınavım yok. Yorulmuştum okulda, kafa dağıtmak istiyordum. Staj’ın başlamasına 3 hafta vardı. 3 hafta arkadaşlarımla gezdim tozdum denize girdik karı kız peşinde koştuk 3 haftayı doldurduk.
Zaman gelmişti artık teyzemi aradım;
+ Alo(ben)
– Alo Oğuz(teyzem)
+ nasılsın teyze
– iyiyim evi temizliyorduk kızlarla
+ sen neden yoruyorsun kendini bırak kızlar çalışsın
– keşke çok tembel bunlar abisi hiç yardımcı olmuyorlar
+ ne demek yardımcı olmuyorlar ben gelince kızarım onlarla
– canım benim senin düşünmen yeter, ne zaman geliyorsun sen
+ bende onun için aradım yarın(cumartesi) geleyim diyorum, pazartesi başlıyor staj’ım
– yarını bekleme akşam çık gel
+ gelemem ki arkadaşlarla gezicem
– anladım sen bilirsin ne zaman istersen gel bekliyoruz seni, hem kızlarda çok özlemişler seni neredeyse 1 yıl olacak görmediler seni
+bende onları özledim, hadi selam söyle herkese yarın görüşürüz inşallah
– onlarında selamı var sende selam söyle annenle babana, kaç gibi burada olursun
+ 12-1 gibi orda olurum
– tamam bekliyoruz.

O gün gece yarısına kadar arkadaşlarla sahilde gezdik. Ertesi gün saat 8de kalktım, az uyumayı ve erken kalmayı seviyorum gün daha uzun oluyor. Duş aldım kahvaltı yaptım hazırlandım evden çıktım. Yolum uzun değildi ama kısa da değildi. 9:30 da evden çıktım 4 aktarma yapmam gerekiyordu, 12:30 gibi teyzemlere gelmiştim. Zili çaldım kapıyı yasemin açtı; (yasemin ben görmeyeli büyümüştü memeleri olgunlaşmamıştı ama küçük değillerdi, kıyafetin üstünden küçük olmadıkları belli oluyordu, götüde yavaştan olgunlaşıyordu, sanırım fizik olarak annesine çekicekti);
– Oğuz abim geldiii, hoş geldiiin (sarıldı bende ona sarıldım)
+ hoş bulduk canım nasılsın
– iyi

Ayakkabıyı çıkardım içeri girerken teyzem geldi içerden (teyzem türbanlı, ortalama 1.75 boyunda, hafif balık etli, dışardan bakınca götü çok güzel gözüküyor yumuşacık ve büyük, memeleri götünden daha güzel gözüküyor. Kafasında türbanı vardı, altında uzun etek üzerinde uzun kollu yeşil badi, sütyenin izleri azıcık belli külot izi belli değil tüm vücudu kapalı);
– Hoşgeldin Oğuz
(boynuma sarıldı ahh yumuşacık vücudu, memelerini göğsüme bastırıyor bende ona sarıldım sıkıca)
+ Hoşbulduk teyze çok özlemişim seni nasılsın
– Bende çok özledim nerelerdesin sen hiç gelmiyorsun özletiyorsun kendini
(sarılma bitmişti çantamı köşeye koydum ve oturma odasına doğru yürüdüm)
+ Üniversite teyze eve bile gitmiyorum sizle bir alakası yok yani
– Biliyorum annen de aynısını söylüyor
+ Merve nerde
– Markete gitti ekmek almaya gelir şimdi, Yasemin gel sofrayı kuralım
+ Bende elimi yüzümü yıkayım

Odadaki masayı çekyata yaklaştırdılar üzerine örtü tabaklar kaşıklar derken yemekler geldi. Teyzem çok güzel yemek yapar yine döktürmüştü. Mercimek çorbası, pilav, kuru fasulye, turşu… çok güzel gözüküyor du ama bir eksik var.EKMEK. Kapı çaldı Yasemin koşarak gitti kapıyı açmaya Merve gelmişti marketten. Oturma odasına geldi, buda ne bu Merve mi ben görmeyeli ne kadar da değişmiş, memeleri büyümüş götü büyümüş (ortalama 1.65 boylarında, türbanlı, memeleri çok büyük durmuyor ama yaşına göre büyük gözüküyor, götü hafif dışarıda galiba squat yapıyordu) beni görünce yüzü güldü mutlu oldu, özlemişti beni bende onu özlemiştim;
– Hoşgeldin abi nasılsın
+ Hoşbulduk Mervecim iyiyim sen nasılsın
(sarılmak için yaklaştım ama utandığını farkettim sarıldım ama sözde elim sırtına değdi sadece)
– Sağol abi bende iyiyim nasıl gidiyor üniversite
+ Üniversite çok güzel, çok ders çalış sende güzel bir yer kazan yoksa pişman olursun
– Çalışıyorum abi merak etme

Utandığı belliydi ama beni severdi bende onu severdim zaten sevdiği için utanıyordu. Merveyi gördüğümde içimdeki sevgi sanki değişmeye başlamıştı, daha önce hiç aşık olmamıştım, ama galiba aşık oluyordum yada azgınlıktan böyle oluyordu bilmiyordum.

Eniştem işteydi akşam 7 gibi gelicekmiş, sofrayı kurdular yemek yemeye başladık benim gözüm Mervede. Merve’ye bakışlarım değişmişti artık kuzenim gözüyle bakmıyordum. Liseli bir fıstık olarak bakıyordum ve onu sikmek istiyordum. Tabi bunlar sadece istekte kalacak duygular böyle şeyler olması mümkün değil nede olsa türbanlı bide imam hatipte okuyor, kendisi gitmek istemiş imam hatip lisesine. Sevgilisiyle belki küçük şeyler yaşayabilirdi (öpüşme elleşme gibi) ama kendisinden 4 yaş büyük biriyle üstelik kuzeniyle böyle şeyler yaşaması imkansızdı. Yemekte gözünüz kaçırıyor göz göze gelemiyordu benimle utanıyordu görüşmeyeli çok zaman oldu biraz alışması gerekiyor.

Yemekleri yedik sofrayı topluyorlar, önümde çok güzel götler geliyor gidiyor. Duygusal olarak çok kötü oldum(Azdım) tuvalete gittim 31 çektim rahatladım. Akşama kadar konuştuk üniversiteden felan bahsettim. Teyzem kız arkadaşın varmı diye sordu, o sırada Mervenin bi anda kafasını telefondan kaldırıp bana baktığını fark ettim, sevgilim olup olmamasını bu kadar önemsediğine şaşırdım yada soruyla alakası yoktu denk gelmişti bilmiyordum.

Akşam oldu eniştem geldi, hoşgeldin felan başladık muhabbete. Saat 12 gibi herkes yatmak için hazırlanmaya başladı. Normalde Merve ve Yasemin oturma odasında birisi bir çekyatta diğeri diğer çekyatta yatıyordu. Hava sıcak olduğu için odalarında yatamıyorlardı orası daha sıcak oluyordu, penceresi binaların arasına açılıyordu oda serinlemiyordu. Bende olduğum için bu sefer ikisi bir çekyatta bende diğer çekyatta yatacaktım. Merve altında siyah eşofmanı üzerinde beyaz t-shirt ile yatıyordu benim üstümde mavi t-shirt ve kapri vardı.

Teyzem geldi kızları öptü iyi geceler kızlar bana baktı bende ona bakıyordum, anladı canımın çektiğini beni de yanağımdan öptü, gönül isterdiki dudaktan öpsün ama sadece istek. Aslında tam öpecekken kafamı bir anda çevirim dudağımın kenarında öptürmeyi düşündum ama öyle bir şey yapsam çok farklı şeyler olabilirdi. Kardeşinin oğluda olsam erkektim ve kızlarıyla aynı odada yatıyordum bana karşı olan güvenini kırmak istemiyordum olay sadece güven değil bana karşı olan sevgiside bir anda nefrete dönebilirdi bunu göze alamazdım.

İlerleyen zamanlarda birşeyler yapmak istiyordum ya teyzemle yada Merveyle bir şeyler yaşamak istiyordum. Çok zordu hatta imkansızdı acaba çok yavaş ve emin adımlarla ilerlersem bişeyler olabirlirmiydi bunu bilmiyordum ama ögrenmek istiyordum. Öyle şeyler yapmalıydımki ters tepki verirlerse olayı uzatmamalılardı. Çok iyi çalışmam gerekiyordu çok. Gece yatarken bunları düşünüyordum acaba neler yapmalıyım, yapmalımıyım yoksa yapmamalımıyım, riske girdiğime değermi düşünüyordum. Kesinlikle değer bu götler ve memeler ya teyzemle yada Merveyle bir şeyler yaşamak istiyordum.

Herkese iyi geceler…

DEVAMININ GELMESİNİ İSTİYORSANIZ BEĞENİN YORUM YAPIN

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

HAYAT BAZEN TATLIDIR SEVENLER KANATLIDIR

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

HAYAT BAZEN TATLIDIR SEVENLER KANATLIDIR

HAYAT BAZEN TATLIDIR SEVENLER KANATLIDIR

Şimdi geçmiş sepya bir fotoğraf karesi gibi… Yaşarken çok daha elle tutulurdu oysa. Anlatayım yavaş yavaş.

Çocukluk yıllarım. Cinsellik bir yandan şimdikinden daha kolay bir yandan daha zor yaşanırdı o yıllarda. İlkokulun sonlarında mahalleden yaşıtlarım ve benden büyük abilerle cinsellik muhabbetlerine başlamıştık. Pipime dokunmamın ne kadar zevkli olduğunu keşfetmeye başlamıştım ama cinsellikle ilgili bilgilerim kulaktan dolmaydı. Arada abilerimiz nasıl sikiştiklerini anlatırlardı, bire bin katıp. Ben de özellikle iki yakın arkadaşımla sote yerlerde başbaşa kaldığımda konuşurdum. Yavaş yavaş muhabbet tensel temasa kaymaya başladı. Sokakta pandik atmanın dışında artık kuytu köşelerde bazen soyunup bazen donla birbirimize sürtünüyorduk. Biraz daha büyüdükçe bizden daha küçük çocukları aramıza alıp güreşmek bahanesiyle onlara sürtünmeye başladık. Kızlar yoktu bu muhabbetlerde. Zaten gizliden gizliye toplum erkekler arasındaki ilişkiye onay veriyor gibiydi; yeter ki bakire kızlara musallat olunmasın.

Annesi pazara gittiğinde bir arkadaşın evindeydik iki kişi.

“- Yapalım mı?”

“- Olur.”

“- Önce ben.” Daha önce de yaptığımız için güvenle donunu indirdi, yatağa uzandı. Ben de üstüne çıkıp sürtünmeye başladım götüne. Daha önce hiç sokmamıştım götüne, sadece zevkli olduğunu bildiğimiz için sürtünüyorduk birbirimize. Kalkmış sikim kah bacak arasına sürtünüyor kah göt deliğine değiyordu. 1 dakika ben ona sürtündüm 1 dakika o bana. Çocuktuk daha ama zevk alıyorduk cinsellikten. 5 yaşındaki kız kardeşimi kapı kenarına sürtünürken yakalayan annem kızdığından beri kız kardeşim amını sürtmüyordu bir yerlere. En azından biz görürken yapmıyordu.

Zaman içinde yaptığımızın ibnelik olduğunu daha iyi kavrayınca utanmaya başladık bundan ve vazgeçtik. Daha doğrusu sikildiğimizi bilen arkadaşlardan utandığımız için uzaklaştık onlardan. Uzaklaşmamızın bir sebebi de yaşadıklarımızdan zevk aldığımızı bilmenin verdiği utanç duygusuydu. Aslında siken erkek sikilen ibneydi ama sikmek için sikilmek gerektiğinden hepimiz arada ibne oluyorduk. Oysa tek istediğimiz her kimle olursa olsun cinsel zevk almaktı; kimle yapmanın doğru kimle yapmanın yanlış olduğunu toplum dayattığı için suçluluk hissediyorduk.

Askeri okula girdikten sonra haftasonları kız arkadaşlar bulmaya başladım. Parklarda, korularda yanyana dolaşıyor kuytu köşelerde öpüşüp yiyişiyorduk. Şehrin göbeğindeki parkların en kuytu köşeleri “Aşıklar Parkı” adını alıyordu. Yiyişmek isteyenler orada kuytu bir ağaç arkası, çalı dibi buluyordu. Öpüşmek dışında elleşmeye bile izin vermiyordu kızlar. Onlar da çok zevk alıyordu ama onların utancı daha fazlaydı. Bir gün göğüslerine ellediğim bir tanesi “Ya hamile kalırsam?” diye ağlamaya başlamıştı. Hem cahildik hem de libidolarımız çok yüksekti.

Bir süre sonra keraneye götürdü benden büyük bir akrabam. Sonraları elime para geçtikçe keranede orospuları sikmeye başladım. Öncesinde yaşadıklarım hala aklımdaydı ama kadınlarla 5-10 dakika süren fiziksel temas kurduğum zamanlar da çok zevkliydi. Toplum bir yandan cinselliği yasaklıyor bir yandan da ona göz yumuyordu. Bir süre sonra hava karardıktan sonra şehrin merkezindeki parkların ibnelerin buluşma yeri olduğunu keşfettim. Okuldan bir arkadaş çarşı izninde yanımdan geçen efemine bir adamı gösterip

“- Hişt! Reşat! Baksana adama” dedi. Adamın hareketleri hepimizden farklıydı. O zamanlar, daha uzun saçlı erkek de yoktu, küpeli erkek de. Kıyafetler de zihinler gibi tekdüzeydi.

“- Kim ki o?”

“- İbnenin teki işte. Şu arka taraftaki bakkal sikiyormuş arada, öyle diyorlar. İlerdeki parkta olur hep akşamları.”

İşte böylece param olmadığı zamanlarda nasıl sikişeceğimin yolu açılmış oldu. Sonraki ilk cumartesi akşamı soluğu o parkta aldım. Ağaçlık, kuytu yerleri de olan bir parktı. Ne çok aydınlık ne de çok kuytu bir yere oturup etrafı izlemeye başladım. Daha 17 yaşındaydım. Çok kalabalık değildi. Arada gençten çocuklar ve daha yaşlı adamlar dolanıyordu etrafta. Bir ara parlak yüzlü, 25-30’larında biri geçti yanımdan. Kırıtarak yürüyor etrafa bakınıyordu. Gözgöze geldik. Gülümsedi ve durup yanıma oturdu.

“- Ay çok yoruldum!” dedi.

“- Otur soluklan.” dedim samimi bir şekilde. Birazdan havadan sudan konuşmaya başladık. Sonra “Ne tatlı şeysin sen”ler gelmeye başladı. Elini pantolonumun üstünden sikime attı. Tepki vermediğimi görünce “Şu arkada kuytu bir yer var oraya geçelim mi?” dedi. Bu kadar kolay olacağını tahmin etmemiştim. Yoldan biraz uzakta, çalılarla kaplı bi yere geçtik. Yeniden elini atıp okşamaya başladı. Çok tecrübem yoktu ama zevkle şahlanmıştı sikim. Ben hemen sikmek istiyordum ama o sikimi yavaşça dışarı çıkardı, eğilip yalamaya başladı. Çok şaşırmış biraz da korkmuştum ısırır mı diye. İlk başta yumuşamaya başlayan sikim dil darbeleriyle yeniden kalktı. İlk kez biri ağzına alıyordu. Elimi götüne atıp önce pantolon üstünden ardından elimi içine sokup okşamaya başladım. Tüysüz bir götü vardı. Deliğine kadar ulaşınca o da zevke geldi. Yine de acemiliğim her halimden belli oluyordu.

“- İlk mi?” dedi.

“- Yok keranede milli oldum.” dedim.

“- Erkek siktin mi daha önce?” dedi.

“- Yok ilk olacak”

“- Tamam ben anlatırım sana. Biraz daha içeri geçelim burda görünebiliriz” dedi. Az daha içeri geçince donunu indirip 4 ayak pozisyonuna geçti.

“- Gel.”

Tam sikimi deliğine dayıyordum ki

“- Önce parmağını sok ıslatıp” dedi. Benden daha tecrübeliydi ama götü daracıktı. Parmağımı ıslatıp yavaşça soktum deliğine. “Ihh!” diye bir ses geldi adını bile bilmediğim parlak heriften. İkinci parmağımı da sokup ileri geri yapmaya başladım. Ne yapmam gerektiğini bana anlatıyor “Yavaş! Hızlı!” diye bana komutlar veriyordu. “Tamam sik şimdi” dedi deliği alışınca. Sikimi deliğine dayadım. Heyecanlıydım. “Yavaş sok!” dedi. Önce başını soktum. Biraz daha sokunca inlemeye başladı. Hafiften geri çekip daha çoğunu sokuyordum. Birazdan köküne kadar soktum ve git gele başladım. Belinden tutup sikiyordum ibneyi. Elimi alıp kendi sikine götürdü. Onun siki de kalkmıştı. “Oyna” dedi. Sikmenin zevkiyle gaza gelmiş hem sikiyor hem ibnenin sikiyle oynuyordum. Sıcacıktı siki. Çok büyük değildi ama avcumu dolduruyordu. Keranede siktiğim orospulardan daha zevkliydi bu ibneyi sikmek. Çok fazla dayanacak halim yoktu.Biraz daha git gel yapıp boşalmaya başladım içine. Çabuk gelmiştim ama anlayışlıydı. Cebinden bir bez parçası çıkarıp götünü sildi. “Aferin” dedi yanağımı okşayıp. “Öğreneceksin yavaş yavaş. Bir daha içime boşalma çıkar sikini öyle boşal.”

Artık daha sık geceleri parka gidiyordum. Bir yandan utanç duyuyor bir yandan da sikişiyordum. Bir kaç kez beni sikmeye yeltenenler çıktı, bir kaç kez para isteyenler; derken yavaş yavaş uzaklaştım buradan da.

Hava harp okulundan mezun olduktan kısa süre sonra evlendim. Üstteğmen olduğumda 2 çocuk babası bir askeri pilottum. Karımla seks hayatımız monotonlaşmış arada yine dışarıda zevkler aramaya başlamıştım. Artık param da vardı, Rum bir sevgilim de. Erkek siktiğim günleri imkansızlıktan diye açıklıyordum kendime ve unutmaya çalışıyordum.

30lu yaşlarımın başı. Bir haftasonu arkadaşlarla gittiğimiz meyhanede rakının dibini görmeye çalışırken değişti her şey. Sahneden gelen ses taa içimde bir yerlere dokundu. O billur erkek sesiyle vurulmuş gibi oldum. Önce sese sonra da gördüğüm yüze. Daha önce hiç duymadığım bir şarkıcıydı sahneden içime akan. Bütün salon kadın erkek demeden büyülenmişçesine sahneye odaklanmıştı. O bebeksi yüz, o ılık ılık akan ses, o erkeksi görünmeye çalışan kadınsılık… İlk gece gözlerimi alamadım Zeki’den. Rakı beynimi dumanlamıştı. Onunla tanışmalıydım.

Çok uzun sürmedi tanışmamız. Programının müdavimi olarak en ön masadan kendisini dinlemeye başlamıştım ve kısa süre sonra garsonla kendisine haber yolladım, tanışmak istiyordum bu büyüleyici periyle. Programı bitince odasına davet etti nazikçe. Kıyafetimi düzeltip girdim içeriye. Çok heyecanlıydım. Oturduğu masadan kalkıp gülümseyerek elini uzattı bana.

“- Merhaba Zeki Bey. Reşat.” dedim.

“- Müteşekkir oldum efendim.” deyip gülümsedi tüm nezaketiyle. Kısa sohbetimizde sanatından ne kadar etkilendiğimi sesinin büyüleyiciliğini anlatıp durdum. Duyduklarından memnun olduğunu gizlemeye çalışıyor “Şımartıyorsunuz beni Reşat Bey” diyordu kompliman yapılan genç kız tavırlarıyla. Kısa süre sonra önce Bey’leri attık. Gündüz vakti görüşmek için sözleştik sonra. Bir çay içecektik sahilde. Hemen ertesi gün buluştuk. Konuştukça daha çok etkileniyordum ondan. Her şeyiyle tam olması gerektiği gibiydi; tek sorunu erkek bedenine hapsolmuş olmasıydı. Karşımda tam bir kadın vardı oysa. O da etkilenmeye başlamıştı. Bana uçaklarla, pilotlukla ilgili sorular soruyor, o koskoca demir kütlelerin havada düşmeden nasıl gittiğini anlamakta zorlanıyordu. “Sizin gibi yetenekli pilotlar sayesinde bence” dedi şuh bir kahkaha patlatıp.

Bir sonraki görüşmemizde arkadaşlığımız iyice yakınlığa dönüşmeye başladı. Konuşurken koluma dokunuyor buluştuğumuzda sarılıp öpüşüyorduk. Tek başına yaşadığı eve davet etti beni. Şirin, ufak bir evdi burası ama manzarası çok güzeldi. “Gel sana manzarayı göstereyim deyip elimden tutarak beni pencereye çekiştirdi. Pencereden eğilip gördüklerini anlatıyordu ben de tam arkasındaydım. Biraz daha yakınlaştığımda artık yüzüm boynunun hizasındaydı ve bedenim onunkine değiyordu. Dayanacak gücüm kalmamıştı. Yavaşça dudaklarımı boynuna sürttüm. Fark etmemiş gibi devam ediyordu anlatmaya. Arkadan sarıldım ve bir yandan onu dinliyor gibi yapıp bir yandan da elimi vücudunda dolaştırıyordum. Birazdan o da gevşemişti ve artık daha yavaş çıkıyordu ağzından sözler. Sikim kalkmış arkadan baskı yapmaya başlamıştı. Bana doğru dönerken tülü kapattı görünmeyelim diye. Elini kollarıma atıp başını omzuma yasladı. Ondan hem hoşlanıyor hem de hayvani bir arzuyla onu biran önce sikmek istiyordum.

Kanepeye geçtik. Kucağıma oturttum. Utangaç bir edayla eğdiği başını kaldırdım ve öpüşmeye başladık. Bıyıklarım boynunda, yanaklarında dolaşırken onun elleri de gömleğimin düğmelerini açıp kıllı vücudumda dolaşıyordu. Hiç konuşmadan anlamıştık birbirimizi deli gibi arzuladığımızı. Gömleğimi çıkarıp yavaş yavaş vücudumu öpmeye başladı. Göğsüme kadar iniyor sonra yine dudaklarıma çıkıyordu dudakları. Yavaşça üstünü soydum. Üst tarafında neredeyse hiç tüy yoktu. Bütün vücudunu öpüyor ellerimi yavaş yavaş bacaklarına ve kalçalarına indiriyordum. O da kucağımda sikimin üzerinde yavaş yavaş hareket edip beni daha çok tahrik ediyordu. Bir elini alıp sikimin üstüne koyduğumda gayrı ihtiyarı gerildi. Sikimi okşamaya başladı çekingen bir şekilde. Pantolonumu çıkarıp beyaz donumla kaldığımda o da yere bacaklarımın arasına indi. Donumu indirip sikimle oynamaya başladı. Çok tahrik olmuştum ama artık o genç tecrübesiz çocuk olmadığım için kendimi tutabiliyordum. Kumral saçlarından tutup başını sikime yaklaştırdım. Önce bir öpücük kondurdu. O da biliyordu ne yapacağını, belli ki tecrübeliydi. Sikimi yalamaya başladı. Bazen diliyle yalıyor bazen köküne kadar ağzına alıyordu. Sikim tükürüklerinden parlamaya başladığında kıllı taşaklarıma inmişti.

Ayağa kaldırıp pantolonunun önünü açtım. “Soyun bebeğim” dedim. Önce pantolonunu sonra beyaz slip kilodunu çıkardı. Tahmin ettiğim gibi ne önünde ne arkasında kıl vardı. Yüzü bana dönük olacak şekilde kucağıma oturdu. Sikim onun tam kalkmamış sikine değiyordu. Bir elimle kalçalarını okşuyor ıslattığım diğer elimin parmağıyla anüsüne masaj yapıyordum. İlk dokunuşumla inledi. Yavaşça ilk boğumuna kadar soktum parmağımı ve git gel yapmaya başladım. Bir yandan öpüşüyor bir yandan parmağımla sikiyordum daracık deliğini. Kalkmamış sikinden ince bir sıvı aktı sikime doğru. Ne zamandır sikişmiyorsa artık boşalmıştı kucağımda. Yumuşacık kalçalarını okşarken artık parmağım köküne kadar girmişti. Az sonra iki parmağımla sikiyordum onu. Zamanı gelmişti. Bu dünyalar güzeli oğlanı karım yapma vaktiydi artık. Yavaşça kaldırıp göt deliğini sikimin üstüne getirdim. “Hazır mısın yavrum?” dedim. Başını salladı gergin bir şekilde. Sikimin ucu deliğine değdiğinde yaprak gibi titredi incecik bedeni. Başını zorladım ama girmiyordu. Elime tükürüp hem sikimin başını hem deliğini ıslattım bir kez daha. Yavaşça sikimin üstüne oturturken gözleri kapandı, inlemeye başladı. Kaç zamandır arzuladığım oğlanı sikiyordum işte. Henüz daha gelecekte ne kadar meşhur olacağını bilmiyordum ama benim kalbimin sultanı olmuştu şimdiden.

Biraz daha bastırıp başını soktum. “Yavaşşş” dedi gevşemiş vücuduyla. Bu anı unutulmaz yapmalıydım. Dudaklarına yapıştım ve bir anda köküne kadar soktum. Ağzımın içinde boğuldu çığlığı ama gözleri açılmıştı. “Tamam yavrum, tamam bebeğim bitti bundan sonrası kolay” diye teselli ediyordum. Yavaş yavaş hareket ettirmeye başladım sikimi. Daha önce sikilmişti belli ki ama yine de gerilmişti. Alttan pompalamaya başlayınca yeniden zevke geldi. Azgın bir orospu gibi çıkarttığı “Ohh ohh ohh” sesleri odada yankılanmaya başladı. Bir yandan kıllı vücudumu okşuyor öbür yandan kendinden geçmiş şekilde artık kendisi kucağımda kalkıp iniyordu. Yumuşacık, pürüssüz vücudu ve mengene gibi sikimi sıkıştıran deliği beni kendimden geçirmişti. On küsür yıl sonra bir erkek hem de böylesine etkileyici bir erkek sikmek çok hoşuma gitti. Özlemişim erkek götü sikmeyi. Hareketlerim hızlandıkça inlemeleri de arttı. “Uçuruyorsun beni” dedi. Artık vakti gelmişti. Köküne kadar sokup çıkarıp bir daha bir daha köklerken boşalmaya başladım. Sikimin başı deliğin en dibine doğru giderken büyüyor ve döllerimi içine boşaltıyordu. Yığıldı kucağıma. Başını omzuma dayadı yeniden. Birazdan inen sikim göt deliğinden çıktı ve döllerim yavaş yavaş akmaya başladı. “Çok mesud oldum” dedi. Seksten çok hoşlanan orospu gitmiş yine masum genç kız gelmişti geri. “Sen de beni zevkin şahikalarında dolaştırdın yavru kuşum. Bundan sonra hep beraber olacağız.” dedim.

Yıllar sürdü beraberliğimiz. Sevdiğim bir dostummuş gibi karımla da tanıştırdım ama ilişkimizi hiç belli etmedik ona. Yine de o sahnelerin bir numarası olma yolunda son sürat ilerlerken işimiz daha da zorlanıyordu. Sonunda içinden çıkılmaz noktaya gelirken “Bırak sahneyi.” dedim. Deli gibi aşıktık birbirimize ama o sadece benim olmalıydı. Onun şöhreti benim askerliğim her şeyi daha karışık hale getiriyordu. Sonunda sahneleri tercih ettiğinde ayrıldık. Şimdi sahnelerin bir numarası, sevenlerinin paşası olarak gönüllerde yer etti ama bendeki yeri hep küçük tatlı yavru kuş olarak kaldı.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Evli çift ile muhteşem gece (mail ekledim)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Evli çift ile muhteşem gece (mail ekledim)

Aslında bu tip şeylere çok ta inanmazdım,insanların fantezileri olduğunu düşünürdüm ta ki Muratla tanışana kadar.Murat bir sitede karısıyla olan maceralarını itiraf etmiş,karısının nasıl sikildiğini seviyeli bir üslupla anlatan biriydi.Sitedeki bazıları inanmıyor,hatta bunu açıkça dile getirip güya Muratın attığını ifade ediyorlar ,bazıları da takdir ediyorlardı.Ama Murat hiçbir zaman nezaketi elden bırakmadan gayet mantıklı ve tutarlı cevaplar veriyordu.Açıkçası ilk başlarda ben de inanmamıştım ama düşününce neden olmasın ki dedim,sonuçta sohbet odalarında böyle yüzlerce çift vardı,Muratın farkı bunu büyük bir cesaretle itiraf etmesiydi.Kendisine eşiyle tanışmak istediğimi bildiren bir mesaj attım,O da sağolsun kendisinin yardımcı olabileceğini ama son kararın karısı Filize ait olduğunu söyledi.Zaman içersinde Muratın verdiği ipuçlarıyla eşiyle tanışma imkanım oldu,önce mail yoluyla sonra msnde devam eden sohbetlerimiz artık telefona taşınmıştı,Filiz gerçekten de harika bir kadındı ve seksi çok seviyordu,gerçi ilk dönemlerde daha çok romantik takılsak ta artık seksten de konuşuyor,yazdıklarımızla birbirimizden etkileniyorduk.Hatta bana bundan sonra hayatındaki kocasından sonraki tek erkek olmamı,şakayla karışık benim çocuğumu doğurmak istediğini falan söylüyor ,ayaklarımı adeta yerden kesiyordu. Kocasının da teşviki ve yardımlarıyla artık görüşme zamanını ayarlamak ve muhteşem bir gece geçirmenin vakti gelmişti.Bir gece o kadar ani gelişti ki her şey,hemen ertesi gün buluşacaktık ama gerek kısa süreli olacak olması,gerek kocasının olmayacak olmasından dolayı ileri bir tarihte görüşmek için randevulaştık.Zaman geçmek bilmese de nihayet beklenen gün gelmişti,yaşadıkları yer bana birkaç saatlik mesafedeydi,denilen saatte ,istenilen yerde hazırdım.Kocasıyla planımız şuydukocası çocuklarını bir akrabalarına bırakmaya götürecek o yokken ben eve gireceğim ve geldiğinde karısını benim altımda inlerken görecek,en büyük hayali ve benden istediği buydu.Murat evden çıktıktan sonra arabamla sokaktan geçmiş,elinde telefonla camdan beni izleyen Filizin heyecanını daha arabadayken hissetmiştim.Komşuların görme ihtimalinin verdiği tedirginlikle beni eve aldı,eve girdim ama aklım da başımdan gitti.Çünkü karşımda tam bir afet vardı,kocasının benim için giydirdiği Filizimin üstünde minicik ekose bir etek,apartman topuk ayakkabılar,kolsuz kırmızı bir badi ve içinde de fıstık yeşili tanga ve sütyeni vardı.Önümden odaya doğru yürürken dolgun kalçalarını avuçlamamak için kendimi zor tuttum.Sohbet muhabbet derken ben bir an önce Filizi sikmek istiyordum ama gündüzleri sevişemediğini söyleyip benden kaçıyordu,sanırım kocasının olmaması da tedirgin etmişti,ara ara öpüşüyorduk ve bacaklarını okşuyordum,elimi kilotunun üstüne attığımda altımdan kaçıyor ve sabırlı olmam gerektiğini söylüyordu,ben de Filizi kırmamak ve kabalık yapmamak adına sabrediyordum. Neyse ki akşama yakın kocası geldi merhaba faslından sonra Filiz daha da rahatladı,bir ara kocası salondayken deliler gibi öpüşmeye başladık,göğüslerini çıkarmış yalıyor ,tangasını yana sıyırıp amını okşuyordum ki bir de baktık kocası gelmiş sandalyeye oturmuş bizi izliyor,şaşkınlıkla sen ne zaman geldin deyip gülüştük,Murat ta yatak odasında daha rahat edersiniz deyince soluğu el ele yatak odasında aldık.Artık deliler gibi öpüşüyor,sevişiyorduk Filizle ,bana bak akşam olunca nasıl değiştim fark ediyor musun?demesi beni delirtmişti,artık dudaklarını,göğüslerini morartıncaya kadar emiyordum,bir ama amına yumulmuş yalarken dilimi çok iyi kullandığımı söylemesi beni daha da azdırmaya yetmişti.Göğüs uçlarını içime çekerek emince ben canının yandığını düşünmüştüm ama altımdaki orospunun daha da hoşuna gittiğini inelemelerinden fark ettim.Artık yarağını amımda istiyorum demesiyle içine girmem bir oldu,vıcık vıcık sulanmış amı sikimi kolayca aldı,artık sikim amında,göğüsleri ağzımda,ellerim de vücudunu okşamaktaydı.Arada kocasına baktığımda bizi kapıdan izlediğini ve wc ye gidip geldiğini fark ettim,demek ki bizi izleyerek 31 çekiyordu,bir ara Filizimin çığlıkları iyice artınca geldi ve karısının ağzını kapattı sesler duyulmasın diye.İçinde bir müddet gidip geldikten sonra domalmasını söyledim ve arkadan amına yerleştirdim,çünkü göt deliğine kesinlikle dokundurmuyor yalamama bile izin vermiyordu,o kadar yarak yemesine rağmen götü hala bakireydi,Filiz sikimin verdiği zevkle kendinden geçmiş inliyordu ama artık dayanacak halim kalmamıştı,o iri kalçalarına ,sırtına ,tangasına boşaldım ve üzerine yığıldım kaldım.İri kalçalar derken hayatımda altıma yatan en büyük kalçalar diyebilirim,gerçekten de dolgun, beyaz,temiz kalçalar hala aklımdan çıkmıyor.Bu ilk seferdi ve sabaha kadar toplam 5 defa siktim,her seferi birbirinden güzeldi,mesela 2.de kırmızı tül geceliğini ve tangasını giyip yatağa uzanarak, küçük mumlar yakarak beni çağırmıştı odaya,3.de artık yeter,doydum yarağına demiş ve bu sikmemde kocasını bacaklarını tutarak bana yardımcı olmuştu,gerçekten de harika oluyordu,kocası olaya hiç girmiyordu sadece karısına sarılıyor,öpüşüyor ve karısının kalın bacaklarını açıp daha rahat sikmemi temin ediyordu.O gece tvde önemli bir maç vardı ve ben karısını sikerken maçı kaçırmıştım bir ara Murata maçın skorunu sorduğumda ,sen onu boşver kendi maçına bakdemesi hoşuma gitmişti,gerçekten de adamın karısını gözleri önünde sikiyordum ve bu durumdan herkes mutluydu,acaib bir duygu açıkçası ama karısı loş odada sevişmeyi sevdiği için karısının amına girip çıkan yarağımı çok net göremedi sanıyorum ama bir ara Filizin ağzına vermiştim ve odanın kapısından çok net görmüştü sikimi Murat,daha sonra laf arasında gayet büyük bir sikimin olduğunu ifade etmesine şaşırsam da sevinmiştim. 4.seferden sonra uyuyalım dedik ve aynı yatakta bir tarafında kocası bir tarafında ben ,ortamızda Filiz uyuduk,normalde öğlene kadar uyumam lazımken saat 8 gibi uyandım,baktım ikisi de uyuyor,elimi Filizin bacak arasına atıp amını okşamaya parmaklamaya başladım,uyku mahmuru olmasına rağmen kesik kesik inliyordu,orospu ruhlu Filizim amından hiç çıkmasa yarak yine de şikayetçi olmayacak ,ben sabah sabah kızar diye çekiniyordum ama o sanki bu anı bekliyormuş gibiydi,dudaklarına yapışıp öpüşmeye başladık,amı iyice sulanınca tangasını yana sıyırdım ve içine girdim,attığı çığlık üzerine kocası da uyandı ve şaşkın bakışlarla bizi izlemeye başladı,Muratın istediği eve geldiğinde karısını sikilirken görmekti o olmamıştı ama karısının inleme sesiyle uyanmıştı,olayın şaşkınlığını atıp karısına sarıldı,dudaklarını öpmeye okşamaya başladı,Filizimin bir göğsünü o emerken diğerini de ben diliyordum,karısını akşam siken ben değilmişim gibi deliler gibi sokup çıkartıyordum karısının amcığına,daha sonra orospu karısına yatağın kenarına domalmasını söyledim,o yatağın kenarında ben yerde ayakta kalçalarını tokatlaya tokatlaya siktim,geceleyin de boşaldığım için bir türlü boşalamadım ama şikayetçi değildim çünkü altımdaki güzelliği sikiyor olmak çok güzeldi.Alında o pozisyonda götüne de sokmayı çok istedim,çünkü ben amına girip çıktıkça göt deliği açılıp kapanıyor ve aklımı alıyordu ama dediğim gibi götü bakireydi ve buna karşıydı,mecburen amını sikmeye devam ettim,uzunca bir süre siktikten sonra da sarsılarak boşaldım,o da o zamana kadar defalarca orgazm olmuştu. Saat 12 de kalktıktan sonra kahvaltımızı ettik ve müsaade isteyerek evlerinden ayrıldım.İlk başlarda olmasına ihtimal vermediğim böyle güzel bir olayı bana yaşattıkları için her ikisine de buradan teşekkür ediyorum.Böyle bir heyecanı yaşamak isteyen seviyeli,ciddi çiftleri de beklerim.Güvenilir ve samimi bir sohbet isteyen çiftler 😉

[email protected]
skype = ADULTM

Hakan

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Misafirler

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Misafirler

Hiç hesapta olmayan bir halde yakalanmasına, kocası neden olmuştu. Kapı açıldığında, salondaki divanın üstüne uzanmış, kitap okuyordu. Eteği beline kadar sıyrılmıştı. Kocası içeri yanında üç kişiyle girince gerçi yerinden fırlamıştı hemen ama, bunu yapana kadar her yerini görmüş olduklarından da emindi.
Aslında üzerindeki giysi de, ayakta dururken bile, vücudunun gereğinden çok daha fazla bölümünü adamların gözleri önüne seriyordu. Bu da hazırlıksız yakalanmasının sonucuydu tabii. Kimseyi beklemediği için, her zaman yaptığı gibi, kocasının t-shirtlerinden birini geçirmişti çıplak vücuduna. İnce ve beyaz pamuklu kumaşın, tüm bolluğuna rağmen, vücudunun olmadık yerlerine yapıştığının ve ona son dereçe seksi bir görünüm verdiğinin farkındaydı. Eteği, ancak kalçalarını kapatabiliyordu. Ayakları da çıplaktı.
İşte bunun yüzünden, kocasının yanındaki üç adam şimdi gözlerini ona dikmiş, tepeden tırnağa inceliyorlardı. Öyle konuşmadan geçen birkaç saniyelik süre içinde, o da adamları inceleyecek zaman bulmuştu. Zaten daha ilk anda, üçünün de Türk olmadığını anlamıştı. İkisi genç, biri ortayaşlıydı. Ortak yanları, hepsinin tenlerinin iyice esmer, saçlarının siyah ve kıvırcık oluşuydu. Ortayaşlı olanın, şakakları hafifçe kırlaşmıştı yalnızca. Buna karşılık, üçünün de vücutları sırım gibi adeleliydi. Tek kelimeyle özetlemek gerekirse, hepsi yakışıklıydılar.
Birden oluşan elektrik dolu havayı, kocası bozdu ve adamları onunla tanıştırmaya başladı. İki gencin adı Hasan ve Abdul, ortayaşlınınki ise Ben’di. Üçü de Faslı’ydılar ve anladığı kadarıyla, kocası onlarla ortak bir iş çevirmeye girişmişti.
Faslı’ların üçü yanyana, divanın üstüne oturmuşlardı. Kocası da, yana düşen tek koltukta oturmuş, daha ilk andan itibaren telefonu eline almıştı. Durmadan telefon ediyor, birilerini arıyor, birşeyler konuşuyordu. Divanın karşısına düşen tek koltuğa oturmuş, biraz da olup bitenlerden kopuk kalmış bir halde onları izliyordu. Bu arada, kocası da onu biraz aydınlatmak gereğini duymuş olmalıydı:
“Adamlar çok büyük miktarda havlu ve bornoz almak istiyorlar.” dedi. “Kimseye kaptırmadan bu işi ben bitirmek istiyorum. Bu yüzden de acele ediyorum.”
Faslı’ların kendi dilleriyle biraz Fransızca’dan başka dil bilmedikleri de, bu arada ortaya çıkmıştı. Kocasının telefondaki konuşmalarını anlamadıkları için ilgilenmiyorlardı bile. Bunun yerine, tüm dikkatlerini ona vermişlerdi. Pek de haksız sayılmazlardı hani. Tam karşılarında oturuyordu. Üstüste attığı bacakları olduğu gibi meydandaydı. Adamların gözlerinin, çıplak ayak parmaklarından saçlarına kadar her yerinde gezindiğini farkediyordu. Giderek de, bundan hoşlanmaya başlamıştı.
Sonra kalkıp mutfağa gitti ve kahve yapmaya başladı. Elinde tepsi geri döndüğünde, içeride hiç bir değişiklik olmamıştı. Kocası hala telefonla konuşuyordu. Çömelip, elindeki tepsiyi yere bıraktı. Sonra doldurdugu ilk fincanı, divanın sağ başında oturan Hasan’a uzattı. Bunu yaparken, hala çömelik duruyordu.
Birden, adamların üçünün de gözlerinin alev alev yanmakta olduğunu farketti.
Altı göz birden, kasıklarında kitlenmişti. Hafiçe gözlerini indirip o da baktı kasıklarına. Eteği iyice sıyrılmıştı, bacakları aralıktı ve amı görünüyordu. Aslında hemen toplanıp kalkması gerekiyordu ama, sanki çivilenip kalmıştı.
Faslılar’ın bakışlarının amını yaktığını hissediyordu. Elinde olmadan bacaklarını biraz daha araladı. Sonra da, pozisyonunu değiştirmeden, diğer fincanlara da kahve doldurmaya başladı.
İnadına ağırdan alıyordu. Adamların herşeyi görmelerini istiyormuş gibiydi sanki. Sonunda, fincanları onlara uzatmaya başladığında, birden daha da heyecanlandı. Üçünün de pontolonlarının önünde, kolaylıkla farkedilebilecek kabarıklıklar meydana gelmişti. Kalkıp yine koltuğa oturdu.
Kahvesini içerken, vücudunun ateş gibi yanmaya başladığını farketti. Önce karnının içinde başlamıştı yanma. Sonra biraz aşağıya, kasıklarına inmiş, sonunda da, tüm vücuduna yayılmıştı. Son derece tahrik olduğunu, içini güçlü bir sikilme isteğinin kapladığını hissediyordu.
Göz ucuyla kocasına baktı. Hala telefonla konuşuyordu ve olup bitenlerin farkında olmadığı belliydi. Kahvesini bitirip, fincanı yerdeki tepsinin içine koydu ve yeniden arkasına yaslandı.
Artık bacak bacak üstüne atmaktan vazgeçmişti. Onun yerine, bacakları hafifçe aralık oturuyordu Faslılar’ın karşısında. Yine üçünün de gözleri üzerindeydi ve artık, bundan tanımlanamaz bir haz almaya başlamıştı. Sanki kontrolünü elinden kaçırmış gibiydi. Bakışlardan tahrik oldukça, bacakları biraz daha aralanıyordu. Sonunda, yine amını göstermeye başladı adamlara. Üstelik şimdi, şişmiş ve sulanmıştı da amı.
Acaba bunu farkedebiliyorlar mıydı?
Faslılar’ın aralarında bir şeyler konuştuğunu duyuyor ama, konunun kendisi olabileceğinden başka bir tahmin yürütemiyordu. Artık yalnızca ayak parmaklarının uçları değiyordu yere. Dizleri, elinde değilmiş gibi hareket etmeye, ritmik hareketlerle hafif hafif açılıp kapanmaya başlamıştı. İşin sonunun nereye varacağını bilmiyor, düşünmek de istemiyordu. O andaki durumdan zevk alıyordu ve bundan şikayetçi değildi.
Adamları da mahvetmişti. İçlerinde en kötü durumda olan, sol başta oturan Abdul’dü. Kalkıp pantolonun önünü çadır gibi kabartmış olan sikini saklayabilmek için sürekli çaba harcıyor, öne doğru eğilip, dirseklerini dizlerine dayıyordu. Diğerlerinin durumu da pek farklı değildi.
Bütün bunları görmek de, ayrıca tahrik edici geliyordu ona. Memelerinin uçları da sertleşmiş, ince kumaşın altından birer düğme gibi görünmeye başlamışlardı.
Kendini olup bitenlere öylesine kaptırmıştı ki, kocası yerinden kalkıp içeriye giderken, ona gelmesini işaret ettiğinde canı sıkıldı. Ama herhalde söyleyeceği şeyler vardı kocasının. Yerinden kalkarken eteğini biraz daha açmaya dikkat etti. Sonra içeriye, kocasının yanına gitti.
“Benim Bursa’ya gitmem lazım.” diyordu kocası. “Orada birini buldum ve eğer anlaşabilirsek, bu iş tamam demektir. Ama önce tek bayıma konuşkmam lazım onlmarla. beğenirse, birkaç kilo bir şeyler verebileceğim. Yol gidiş-geliş 4 saat sürer. En az 3 saat de orada kalırım. Şimdi saat 5. Yani gece 12’de filan dönmüş olurum. Şimdi sen bu Faslılar’ı oyalamaya bak biraz. Sakın bir yere kaçmasınlar e mi?”
İşte bunu hiç beklemiyordu.
Baştan beri adamların çekip gideceğini ve kendisinin kocasıyla yalnız kalacağını varsaymıştı ve şimdi tam tersi bir durum çıkıyordu ortaya. Bu kadar zamandır tahrik olup urmuştu. Adamlar gidince kocasıyla sikişmek istiyordu canı. Şimdi hem bunu yapamayacaktı hem de adamlarla yalnız kalacaktı. İşte bunu yemiyordu gözü. Onları baştan çıkarmak için elinden gelen her çılgınlığı yapmıştı.
“Yani beni bunlarla yalnız mı bırakacaksın?” dedi kocasına.
“Ne var ki bunda?”
“Sikerler diye korkmuyor musun? Nasıl baktıklarını görmedin mi?”
“Eee, ne olmuş? Biraz baktılar işte. Biraz daha bakarlar, işte o kadar. Ayrıca işime de gelir yani. Böylece kaçmaları söz konusu olmaz.”
Sonra tekrar salona döndü kocası. Peşinden gittiğinde onu, Ben’le konuşurken buldu. Faslılar, kocasının anlattıklarını dinleyip, bir süre kendi aralarında konuştular, sonunda Ben başını sallayarak onay verdi kocasına. Yanınan geçerken, kıçına hafif bir şaplak atıp kapıya yürüdü kocası. Dışarı çıkmadan da dönüp;
“Hadi ben gidiyorum.” dedi. “Bırak biraz daha seyretsinler seni. Böylece zaman daha çabuk geçer. Ayrıca eminim ki, senin de hoşuna gidiyordur.”
Sonra dışarı çıkıp, kapıyı arkasından kapadı. Bir anda, Faslılar’la başbaşa kalıvermişti. Ne olup biteceğini bilememenin getirdiği huzursuzluk ve hafif bir korku kaplamıştı içini. Ama yüzünü Faslılar’a dönüp, üzerinde sabitleşmiş üç çift gözle tekrar karşılaşınca, işler değişti. Gerçekten de “siker gibi” bakıyordu adamlar. Biraz zaman kazanabilmek için, yeniden mutfağa gitti ve viski bardaklarıyla buz kovasını hazırlamaya koyuldu. Biraz alkolün hiç de fena olmayacağını düşünüyordu.
Tekrar salona döndüğünde, Faslılar’ın üçüne de viskilerini verdi ve bir elinde iyice doldurduğu viski bardağı, geçip tekrar koltuğa oturdu.
Şimdi oldukça ilginç bir durum çıkmıştı ortaya. Bir tarafta o, öbür tarafta yanyana sıralanmış üç Faslı, karşılıklı oturuyorlardı. Herkeste dil zorluğu vardı ve bu nedenle aralarında bir diyalog da yoktu. Bunun yerine elektrik ve seks yüklü yıldırımlar uçuşuyordu havada. Kocası gittiğinden beri, daha da belirginleşmişti bu durum.
Kendini, bir seks kulübünün sahnesinde, müşterilerin aç bakışları önünde oturuyormuş gibi hissetmeye başlamıştı. İşin garibi, bu son derece hoşuna gidiyordu. Kocası gittiğinde duyduğu huzursuzluk artık iyice kaybolmuş, yerini, yeni bir iç gıcıklanması almıştı.
Elindeki viski bardağının neredeyse yarısını, bir dikişte içiverdi. Alkolün onu azgınlaştıracağını biliylordu gerçi ama, zaten bunu istiyordu o da. Madem ki bu adamlarla başbaşa 7 saat geçirecekti, o zaman keyfini çıkarmalıydı. Sonra yeniden koltuğun arkasına yaslandı ve Faslılar’ın değdiği yeri sanki yakan bakışları, ayak parmaklarından kasıklarına kadar her yerinde gezinirken, düşünmeye başladı.
Ne olabilirdi ki, en çok? Faslılar dayanamayıp, sonunda onu sikmeye kalkarlar mıydı acaba? Acaba tek tek mi gelirlerdi üstüne, yoksa hepsi birden mi? Hepsi birden nasıl olacaktı ki? zimdiye kadar hiç üç erkekle birden sikişmemişti. Olabilecekleri gözünün önünden geçirmeyi denedi. Düşüncesi bile tahrik ediciydi doğrusu.
Kimbilir nasıl sikerlerdi onu.
İçini, tanımlanamaz bir sikilme isteğinin kapladığını hissediyordu.
Viskisinin geri kalanını da kafasına dikip, bardağını yere koydu ve ve uzanıp orta sehpanın üzerinde duran viski şişesini aldı. Bu arada bacakları iyice aralanmıştı tabii. Adamların yine amını görebildiklerini farkediyor ve bundan giderek artan bir sevk alıyordu. Sonra Abdül’ün de viskisini bitirmiş olduğunu görüp onun bardağını almak üzere uzandı. Parmakları bin an için birbirine dokunmuş ve bu üzerinde elektrik çarpmasına benzer bir etki yaratmıştı. Kendi viski bardağını yere, ayaklarının dibine koyup Abdül’ün bardağını da doldurdu ve tekrar ona uzattı. Yine dizleri iyice aralanmış, amı ortaya çıkmıştı. Gözlerini, Faslı’nın gözlerine dikmişti. Ama o, aşağıya, doğrudan ***** bakıyordu büyülenmiş gibi. Aynı anda ayağı çarpıp, viskisini deviriverdi.
Mutfağa, halıyı silebileceği bir bez almaya giderken “bu aptal kazanın işi böldüğünü” düşünüp kızıyordu ama, geri dönerken bir şeytanlık geliverdi aklına. Nedense bir tutukluk vardı Faslılar’da. Onları bundan kurtarması gerekiyordu anlaşılan. Sikişmek dururken, karşılıklı aptal aptal oturup, her an daha çok tahrik olmanın ne gereği vardı ki. Artık öldürücü darbeyi vurmanın zamanıydı galiba. Adamlara öyle bir şey göstermeliydi ki, ne istediğini açıkça anlasınlar.
Elindeki bezle, Faslılar’ın tam önünde ve arkası onlara dönük olarak, halıya diz çöktü. Sonra öne eğilip, silmeye başladı. Bakmıyordu bile arkaya. Ama meydana gelen sessizlikten, onların canına okuduğunun da farkındaydı. Koltukta otururken hep amını göstermişti onlara. Şimdi ise, vücudunun en güzel yerlerinden birini, götünü seyrettiriyordu. Eteğinin, neredeyse beline kadar sıyrıldığının farkındaydı.
Kalçaları, olduğu gibi meydandaydılar.
Faslılar’ın gözlerinin, artık iyice sulanıp şişmiş olan amında, hemen onun üzerinden göz kırpıp duran götünün deliğinde çılgın gibi dolaştığını neredeyse hissediyordu. Aralarında hızlı hızlı bir şeyler konuştuklarını duyuyor, hiç acele etmeden halıyı silmeye devam ediyor ve bekliyordu. Belki de, adamlardan daha çok o heyacanlanmış, o tahrik olmuştu. Öylece kendini onlara seyrettirirken, beli gelebilirdi.
Arkasındaki hareketlenmeyi farkettiğinde gerçi bunu belli etmedi ama, heyecanı da son kertesine çıktı. Artık isteğinin gerçekleşmek üzere olduğunun farkındaydı.
Birden iki pençe gibi el, kıçının yuvarlaklarını avuçlayıp birbirinden ayırıverdi. Aynı anda da, alev alev yanan bir sikin amının dudaklarını değdiğini hissedip titredi. Sonra kıçını biraz daha havaya kaldırıp, iyice öne eğildi ve beklemeye başladı.
Tek bir hareketle, dibine kadar soktu arkasındaki Faslı. Neredeyse çığlığa benzeyen bir inlemeyle koyverdi kendini. Amı bir anda dolmuştu. Kocaman bir şey olmalıydı Faslı’nın siki. Birden beli gelmeye başladı. Gözlerini kapayıp, kendini artık ***** girip çıkmaya başlayan sike bıraktı.
Arkasındakinin kim olduğunun, onu kimin siktiğinin bile farkında değildi. Üç Faslı’tan biriydi işte. O anda önemi olan tek şey sikilmekti ve adam gerçekten güzel sikiyordu onu. Az önce kalçalarını avuçlayan eller şimdi beline kaymış, iki yanından sımsıkı tutmuştu. Sik içinden çıkarken, sanki tüm iç organları da dışarı çekiliyormuş gibi bir duyguya kapılıyordu. Sonra birden yeniden, dibine kadar giriyordu ve beyninde şimşekler çakmasına neden oluyordu.
Tekrar getirdi belini.
Adam sikmeyi sürdürüyordu. Gözlerini aralayıp, aşağıdan kasıklarına doğru baktı. Görebildikleri, koyu renkli bir çift kıllı bacak ve Faslı’nın torba gibi sarkan, hareket ettikçe sallanan ve her geçirişinde amının kıllarına yapışan kocaman taşakları oldu. Yalnızca taşakları seyretmek bile, son derece tahrik ediciydi. Yeniden belini gelebilirdi her an. Elini uzatıp, adamın taşaklarını avuçladı. Vücudu birden kasılıverdi Faslı’nın. Aynı anda amında yangın çıkmış gibi oldu. Birbiri ardına içinde fışkıran yakıcı bel dalgalarını hissetttiği anda, onun da beli geldi.
Küçük titremelerle, halının üstüne yığıldı.
Çeşitli eller dolaşıyordu üstünde. Memeleri, bacakları, kalçaları okşanıyordu. Hafif dönüp gözlerini açtı ve kendini, Ben’le Hasan’ın arasında yatıyor buldu. İkisi de çıplaktı. Sonra, tıpkı onlar gibi çıplak olan Abdul’ün divanın üstünde otuduğunu ve viskisini yudumladığını farketti. Demek ki onu bu kadar güzel siken Abdul olmuştu. Bu arada Ben, tuttuğu gibi onun da giysisini çıkarttı. Artık dördü de çırılçıplaktılar.
Dört elin birden her yerini mıncıklamasına kendini bırakmış, iki yanındaki Faslılar’ı inceliyordu şimdi. Ben, Hasan’dan en az yirmi yaş büyük olmalıydı ama, vücudunda hiç bir sarkma belirtisi görünmüyordu. Aksine, sırım gibi adeleliydi. Siki de alabildiğine uzun ve tüm vücudu gibi, zeytin rengiydi. Bir yay gibi, göbeğine doğru kıvrılmış duruyordu. Başı kocamandı. Hasan’ın siki de en az Ben’inki kadar uzun olduğu gibi, üstelik çok daha kalındı.
Elleri iki yanına uzanıp, sikleri sımsıkı kavradılar. İkisi de ateş gibi yanıyordu sanki.
Bu arada Hasan memelerini yalamaya başlamış, Ben de kocaman açtığı ağzını dudaklarına yapıştırıp emmeye girişmişti. Aralarında eridiğini hissediyordu. Sonra Ben, amını da okşamaya başladı. Alabildiğina açık, alabildiğine sırılsıklamdı amı. Faslı’nın parmağı, bir anda içine kayıvermiş, beynine küçük elektirik dalgaları göndermeye başlamıştı. Kalçalarını oynatıyor, beli kıvrılıp, bükülüyordu. Sağ memesi Hasan’ın bir vantuz gibi emen ağzının içinde, neredeyse kaybolmuştu. Dudakları, Ben’in ağzının içinde dolaşan dilini sımsıkı sardı ve deli gibi emmeye başladı. Tıpkı bir siki emer gibi emiyordu adamın dilini. O kadar güzeldi ki. Bir taraftan da iki elindeki sikleri okşuyordu.
Sarsıla sarsıla belini getirdi.
Sonra bir anda kendini Ben’in önünde domalmış buluverdi. Dibine kadar geçiriverdi Faslı. Kalçaları, artık bir dansözünki gibi dalgalanmaya başlamıştı. Sanki adamın sikini içinde kırmak, dibinden koparıp almak istiyormuş gibiydi. Hasan da önüne gelmiş, dizlerinin üstünde doğrulmuştu. Koca sikini dibinden tutmuş, yüzünün önünde sallıyor, zaman zaman gözlerine, burnuna, yanaklarına hafif hafif vuruyordu. Ağzını açıp bekledi. Genç Faslı sikinin başını dudaklarının arasına soktuğunda da, hırsla emmeye başladı.
Gerçek bir siki emmek, çok daha güzeldi.
Ben, artık sikini sokup çıkarmaya başlamıştı. Önceleri yavaştı hareketleri ama, giderek hızlanmış, sonunda tıpkı bir piston gibi sikmeye başlamıştı. Hasan da, sikini ağzına sokup çıkarıyor, neredeyse aynı hırsla onu ağzından sikiyordu şimdi. İki sikin arasında mahvolmuştu. Tüm benliğiyle sikilmenin zevkine varıyordu.
Sonra Ben götüyle oynamaya başladı. Daha parmağın ilk dokunuşunu hissettiği anda, bir kez daha getirdi belini. Faslı, kalın parmağını götüne sokuverdi yavaşça.
Çıldıracaktı neredeyse.
Kalçalarını amındaki sikle, götündeki parmağın üstüne deli gibi bastırıyordu. Hasan da, ağzını sikmeyi sürdürüyordu bu arada.
Hareketleri de daha da hızlanmıştı şimdi. Çok geçmeden belini getireceği belliydi. Bir taraftan da buna hazırlamaya çalışıyordu kendini. Genç Faslı’nın belini, ağzının en dibine, gırtlağına fışkırtmasını bekliyor, bir damlasını bile kaçırmadan hepsini yalayıp yutmak istiyordu. Bu arada Ben’in hareketleri de iyice hızlanmıştı. Onun da belini getirmek üzere olduğunu anlıyor, dikkatini ne tarafa vereceğini bilemiyordu.
İlk patlayan Ben oldu. Rahminin ağzında fışkıran ilk salvoyu hissetiği zaman, bütün vücudu titremeye, dalgalanmaya başladı. Sanki karnının derinliklerinde bir dinamit patlamış gibiydi. Sonra da Hasan giriverdi devreye ve tohumlarını ağzına boşaltmaya başladı. Daha da hırsla emmeye başladı o zaman Faslı’nın sikini.
Yarı baygın yığılıp kalana kadar da emdi, emdi, emdi.
Şimdi hepsi halının üstünde, daire şeklinde oturmuşlardı. Herkes çıplaktı. Faslılar yeniden doldurdukları bardaklardan viskilerini yudumluyorlardı.
Halinden memnundu. Kocası gideli daha 2 saat olmuştu ve bu hasaba göre, önlerinde daha 5 saat zaman vardı. Gerçi hala tam bir diyalog yoktu onunla adamların arasında ama, yaşadıkları, olaya bambaşka bir hava getirmişti artık. İlk baştaki o “ne olacağını bilememenin getirdiği” gerilim de, tümüyle eriyip gitmişti.
Buna karşılık yine yanmaya başlamıştı amı. Canı, yeniden sikilmek istiyordu. Ama artık bunun için numara yapmasına, Faslılar’ı baştan çıkaracak yeni şeyler bulmasına gerek kalmamıştı. Elini götürüp, amını okşamaya başladı. Kelimenin tam anlamıyla vıcık vıcıktı amı. Faslılar’ın belleri kendi am sularıyla karışmış ve sadece amını değil, tüm kasıklarını sırılsıklam ve kaygan bir hale getirmişti.
Birden yeni bir sessizlik oluşmuştu hepsinde.
Elini uzatıp, yanında oturan Ben’in sikini tuttuğunda, yeniden taş gibi sertleşmiş buldu onu. Parmaklarını çevresine dolayıp, sıvazladı bir kaç kez. Sonra Ben elini getirip, kıçının altına soktu. Kıpır kıpır parmakları bir anda ***** ulaşıp, kendi parmaklarının yerini aldılar. Sonra Faslı’nın orta parmağı biraz daha aşağıya inip, bir anda götünün deliğine giriverdi.
Aklı başından gitmişti yeniden. Götünle oynanmasından, içine böyle parmak sokulmasından ve sikilmesinden her zaman zevk almıştı. Vücudunu hafifçe yana eğip, Ben’in eline daha büyük bir özgürlük verdi. Sonra da, Faslı’nın götüne girip çıkan parmağının tadını çıkarmaya başladı. Diğer ikisiyle ilgilenmiyordu bile. O anda onun için, bir götündeki parmak vardı, bir de elinde sımsıkı tutup sıvazlamayı sürdürdüğü Faslı siki. Artık biliyordu ki, bir süre sonra götündeki parmak çıkacak, onun yerini elindeki sik alacaktı.
Bunun düşüncesi bile çıldırtıcıydı doğrusu.
Faslılar’ın arasında götünü korkmadan tek verebileceği de Ben’di zaten. Gerçi onun da siki çok uzundu ama, hiç değilse öbür ikisininkine oranla inceydi biraz. Küçük götü onu bile almakta zorlanabilirdi. Herhalde Ben de farkındaydı bunu. Hiç acele etmiyor, yalnızca parmağını içine sokup çıkararak, kanının iyice kaynamasına, götünü siktirmek için duyduğu isteğin büyümesine neden oluyordu şimdilik. Her geçen an götü biraz daha açılıyor, biraz daha gevşiyor, içine girecek koca Faslı sikine biraz daha hazır hale geliyordu.
Gözlerini kaldırıp Abdul’le Hasan’a baktı. İkisinin de gözleri ateş gibi yanıyordu. Kıpırdamadan onları seyredmekteydiler. İkisinin de siki kazık gibi olmuştu tekrar. Kocaman, kapkara ve alabildiğine kalın iki sik olarak göründüler gözüne. Tanrım, Ben’in parmağı da o kadar güzeldi ki. Biraz daha devam ederse, belini getireceğinin farkındaydı. Zevkten çıldırabilirdi. Eli, Faslı’nın sikini, daha da sıkı kavramıştı şimdi. Parmakları durmadan hareket ediyor, bir taş kadar sert ama aynı zamanda da bir kadife gibi yumuşak sikin en dibinden şişmiş başına kadar, her yerinde geziniyordu.
Birden vücudu sarsılmaya başladı. Götü, Ben’in içindeki parmağını iyice sıkıştırdı. Beli geliyordu.
Faslı onu kalçalarından tutup kucağına çektiği zaman, daha tam kendini toplayamamıştı bile. Faslı’nın sikinin götünü deliğine dayandığını hissediyor, içi gidiyordu. Ayaklarını onun bacaklarının iki yanında yere dayayıp kendini dengelemeye çalıştı. O upuzun sikin başı, yarıyarıya içine kaymıştı bile. Gözlerini kapayıp başını öne eğdi, ellerini Ben’in dizlerine dayadı ve oturmaya başladı.
Yavaş yavaş ve dayanılmaz bir zevk vererek içine giriyordu Faslı’nın siki. Götü gittikçe açılıyor, şimdiye kadar içine giren bu en büyük siki sonuna kadar alabilmek için acele ediyordu. Sonunda kalçaları Ben’in kasıklarına yapıştı. İçinin, neredeyse göbeğine kadar sikle dolduğunu hissediyordu. Ağzından küçük çığlıklar kaçırarak, yeniden belini getirdi.
Vücudunun titremeleri biter bitmez, kalçaları hareketlendiler. Şimdi, elleriyle ayak parmaklarının üzerinde dengelenmiş, götündeki sikin üstünde çılgın bir dansa başlamıştı sanki. Yukarı aşağı, sağa sola, ileri geri, her yöne hareket ediyordu kalçaları. Götü Faslı’nın sikini sımsıkı kavramış, adeta sağıyordu. Gözleri hala kapalıydı. Zevkten kendini kaybetmişti sanki. Kalçalarını her yukarı kaldırışında, o upuzun sik nededeyse ucuna kadar çıkıyordu götünden. Sonra hırsla geri oturuyor, yeniden köküne kadar içine alıyordu.
Birden dudaklarına alev gibi yakan bir şeylerin dokunduğu hissedip, gözlerini açtı. Abdul ve Hasan, iki yandan gelip önünde ayakta durmuşlardı. Kapkara, koskocaman sikleri neredeyse birbirine değiyor, hemen gözlerinin önünde başdöndürücü bir manzara yaratıyordu. Ağzı aralanıp dili dışarıya fırladı ve siklerin, o mantar gibi şişip morarmış başlarını yaladı. Sonra da değiştire değiştire emmeye başladı Faslı siklerini.
Artık uçmuş gibiydi. Bir çok “ilk”i birarada yaşıyordu. İlk kez üç erkekle birlikteydi. İlk kez iki siki birden emiyordu ve bu kadar büyüklerini de şimdiye kadar görmemişti bile. İlk kez Ben’inki kadar büyük bir sik girmişti götüne. Biraz sonra olabileceklerin de farkındaydı ve bunu düşünmek bile çıldırtıcıydı.
Yeniden belini getirmeye başladı.
Sonra Hasan hafifçe geriye doğru itti onu. Elleri şimdi arkasında, Ben’in omuzları hizesında yere dayanmıştı. Bacakları alabildiğine açık, Faslı’nın siki dibine kadar götündeydi. Amı, açık bir ağız gibi duruyordu. Zevkten buğulanmış gözlerle, Hasan’ın bacaklarının arasına girdiğini gördü. O kocaman sik amının dudaklarına arasına girdiğinde, elektrik çarpmış gibi titredi tüm vücudu.
Sonra tek bir harekette, dibine kadar soktu Faslı.
Beyninde şimşekler çaktı bir anda. Yine beli geliyordu. Neredeyse aynı anda Abdul de girdi devreye. Yandan sokulup başını çevirmiş ve sikini ağzına sokuvermişti bir anda. Bir daha getirdi belini.
Şimdi Faslılar’ın üçü birden hareket halindeydiler. Üçü birden sikiyorlardı onu. Aynı anda amından, götünden, ağzından sikiliyordu. Çılgın bir şeydi bu. Kendini tutamıyor, Faslı sikleri içine girip çıkarken, peşpeşe belini getiriyordu artık. Bulutların üstüne çıkmış gibiydi.
Kelimenin tam anlamıyla vermişti kendini Faslılar’a. İstedikleri gibi, hırsla sikiyorlardı onu. Amıyla götündeki sikler, sanki birbirine karışmış gibiydi. Piston gibi girip çıkıyorlardı. Karnının içinde sanki bir alev yumağı oluşmuştu.
Üçüncü Faslı da, ağzını sikiyordu aynı hırsla.
Çevre ve zaman tümüyle anlamlarını yitirmiştiler artık. Tüm evren, merkezinde onun, çevresinde de üç Faslı’nın bulunduğu minik bir noktaya dönüşmüştü. Üç ayrı yerinden vücuduna girip çıkan üç sik de, bu evrenin enerjisini oluşturuyordu.
Yarıyarıya kendinden geçmişti. Belinin gelmesi artık durmuyordu bile. Sürekli o tepe noktadaydı. Sonra Faslılar da, birer birer oraya ulaşmaya başladılar.
Götüne, amına, ağzına fışkıran beller, sel dalgaları gibi onu önlerine katıp, tatlı bir baygınlığa sürüklediler.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Annemi Siktim

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Anal

Ben hakan 19 yaşındayım 42 yaşında olan annem dilekle yaşıyorum.babam bizi terk etti annem daha sonra evlenmedi.tabiki onunda cinsel istekleri vardı. bir gün annemle konuşurken isterse evlenebileceğini söyledim oda beni bu yaştan sonra kim alır birde sen varsın hiç almazlar.bana neden böyle birşey söylediğimi sordu ben şey anne falan dedim geveleme söyle hadi dedi seninde cinsel isterklerin var bunları hep kendin karşılamaya ne kadar devam edeceksin dedim oda benimi izliyorsun dedi evet bir kaç annemi mastır yaparken görmüştüm.özür diledi ama yapacak başka birşey matadorbet yok dedi bana sarıldı bende ona sarıldım ve yanağından öptüm sana kızmıyorum ne yaparsan yap san kızmam dedim istersen biriyle beraber olabilirsin dedim ama duylmasından korktuğunu söyledi korkma dedim ve bunu düşün dedim. gece uyumak için odama gittim ama uyuyamuyordum 1 saat sonra annem yanıma geldi ve buldum dedi kim dedim ama söyleyemiyordu hadi söyle dedim sensin dedi ne diyeceğimi şardım ama senden başkasıyla yapamam duyulur dedi kafamı salladım ve annem odasına gitti.hep matadorbet giriş onu düşünüyorum onunda hakkıydı cesaretlenip odasına gittim sırtı bana dönüktü yanına sokuldum ve ellerimi vücudunda gezirmeye başaldım gözleri kapalıydı ama nefes alış verişi beni etkiliyordu elimi kilotunun üzerinden amına götürüp okşamaya başladım ve bana dönmesini istedim dudaklarıma yapıştı 10 yılın acısını çıkarıyordu çok ateşli öpüşüyordu ikimizde soyunduk sikimi yalamaya başaladı kendimden geçmiştim boşalmak üzereydim çek dedim ama hiç aldırmuyordu matadorbet Güncel Giriş ve ağzına boşaldım yaladı ve yuttu sıra bana gelmişti amını yalamaya başaldım dilimle sikiyordum inliyor şaçlamı çekiyordu.sonra hadi artık dedi ne yapacaksan yap.sikimi amına dayadım ve yavaşça itmeye başaldım amı daracıktı yara yara giriyordum tamamını sokup çıkarmaya başladımdeliriyorduk ikimizde birden içine boşaldım.sonra sikimi tekrardan yalamay başaldı ama sikim zor kalkıyordu önümde domaldı hiç konuşmuyorduk sikimi göt deliğine dayadım itelemeye başladım ama girmiyordu ilk kez olacak ona göre dedi tekrardan itelemeye başalkdım ve kafası girdi annem çığlık atarak ahhhhhh dedi gidip gidip geliyordum tamamını sokuyordum artık annem çarşafı sıkıyordudaha fazla dayanamyıp boşaldım ve ilişkimiz devam ediyor bana daha önce neden benimle konuşmadın diyor.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

yaz tatili

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Athletic

ni memleketimde geçirme fırsatı bulduğumda çok sevinmiştimçünkü hem akrabalarımı görecek hem de bol bol denize girecektim yani harika birvakit beni bekliyordu.Aslına blkarsanız müthiş dakikaların bunlarla sınırlıkalmayacağını aklımın ucundan bilr geçirmiyordum.Memlekete gittiğim zamangenelde amcamlarda kalıyordum.Herkesle aram iyiydi.Yengemle anne oğul gibiydikbirlikte dertleşirdik ama doğruyu söylemek gerekirse yengem için delioluyordum.Bu tutku bende son 3-4 yıldır vardı.Her türlü fantezimisüslerdi.Yengem 40 yaşlarında ama oldukça zayıf bir hatundu zaten beni deli fixbet güncel giriş edenbu yaştaki onun harika formuydu.Bir yaz akşamı denizden kuzenimle birlikte evegelmiştik ve yengem o sırada tv seyrediyordu.Bayağı yorgunduk bende o akşam tvodasında yatacaktım.Kuzenim odasına gidip yatmıştı ve yengem bana yatağımıhazırlamıştı ve o yatakta tv seyrediyordu.Bana yorgunsan o yatağa yatabileceğimisöyledi ve bende yanına kıvrıldım ve birlikte tv seyretmeye basladık.Söy!ledim ya anne oğul gibiydik birlikte yatmamızda bir sorun gözükmüyordu.Birliktetv fixbet giriş seyrediyor muhabbet ediyorduk.Saat gece 12`yi geçiyordu.Yengem tv`yizaplarken birden kırmızı noktalı film çıktı karşısına ben hemen değiştirmesinibeklerken o bir süre sevişme sahnesini izledi ve kendinde geçtiğini farkettimbir süre sonra kendine geldi ve hemen tv`yi değiştirdi.Üstünde bol yazlık birelbise vardı ve müthiş kışkırtıcıydı.O dakkadan sonra ansızın vücudununkalçalarının özellikle penisime dokunduğunu hissettim.Giderek artıyorduanlaşılan yengem zincirleri fixbet kırmak istiyordu.Benim fantazilerimin gerçekleşmezamanı gelmişti!O yaklaştıkça bende benimkini serbest bıraktım ve bütün gücümlegöğüslerini kavrayıp sıkmaya basladım.O kadar azmıştımki onu ters çevirdim ayağakalktım ve donunu çıkartıp o enfes şeftalisini yalamaya emmeye başladım.Zevktenkuduruyordu.İnlerken birileri uyanıcak diye ödüm kopuyordu.Daha sonra içinegirmem için bana yalvardı bende tabiki bütün hırsımla şeftal!isini yarmaya başladım.İkimizde zevktan sarhoş gibiydik boşalmama yakın geriçekildim ve yalamasına izin verdim.Kuduruk gibiydi adeta penisimi azındayuvarlıyor, yiyordu…Muhteşem bi şeydi.Tüm gücüm tükenmişti ve ağzına şelalegibi boşaldım….Bundan sonra aramızda hiçbirşey yaşanmadı….
Canli sikiş sohbeti yapmak için beni araya bilirsiniz. 00 353 515 737 08

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Kalçasına Sigorta Yaptıran Escort

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Cheating Husband

Hayatımdaki en değerli varlığımın kalçam olduğunu söylemek gibi bir hataya girmeyeceğim elbette ki ancak bugüne Şirinevler Escort kadar tescillenmiş bir güzellik olarak bedenim üzerinde yer alan kalçam, tamamen bir erkeğin hayallerine teslim olabilecek derecede alımlı, matador bet güncel giriş ilgi çekici olmaktadır. Ben de mesela bu yüzdendir ki görüşmelerim içerisinde yer alırken kalçalarımın sağlığına dikkat ederim her daim. Bununla matador bet giriş birlikte de oluşan durumlardan bir tanesi de tabii ki de istanbul Escort Bayan sigortalanmış olan bir kalça olmaktadır. Evet, kendimi garantiye almak istedim. matador bet Nitekim görüşmelerim içerisinde yer aldığım zamanlarda erkeklerin bazen ne kadar sert olabildiklerini de gördüğüm için mesela, kalçamı, bedenimi savunmaya almak istedim. Görüşmelerim içerisinde yer alırken siz değerli isimler ile birlikte kalçamı işin Ataköy Escort içerisine dahil ederek seks yapacak olan bir isimim ve de sizleri de escort telefon numaram arkasında beklerim. Tek başıma da değil benimle birlikte bu escort hatunun en değerli hatlarından olan kalçası da işin içinde olacaktır!

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Memoirs of a Swinger Ep. 42

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

This is the forty-second episode of my unreliable memoirs recounting sexual encounters in the nineteen eighties. Each episode is self-contained, so you can read them without having read the previous ones.

For a change, the next few chapters are going to be written from Lesley’s perspective.

I hope you enjoy them.

M4bloke

*******************************************************************************

Foreword

When Steven started writing these stories, I didn’t think he’d write so many. However, recording his unofficial memoirs (if you like) seems to have given him a lot of fun over the past few years.

As his wife, I’m the first to read them when he finishes. Each time it’s like taking a trip down memory lane and while some of the situations have been changed, almost all of the sex happened at one point or another. It makes me wish I could recapture my youth and those carefree days.

There’s no denying that the two of us have led a very fortunate life although, at times, it’s felt a bit like the film, ‘Sliding Doors’. If we hadn’t met then things could have ended up very differently for both of us. But here we are now, thirty odd years later, still together and still in love.

It’s been fun reading about my character in these stories but, if I had a criticism about the way Steven’s portrayed Lesley, then I’d have to say he’s romanticised her a bit. For want of a better word, I’ve always been a bit of a slut. I’ve no doubt it was part of the reason Steven found me attractive but, perhaps to spare my modesty, he’s toned that down a bit in his stories.

I’m also guilty of falling in love with people a little too easily, although I’ve never seen this as a problem. Love is an odd concept and means different things to different people, but I’m the first to admit that I’ve been in love with, and have loved, many people.

With Steven however, it’s always been about more than love. He says that we’ve become like a nut and a bolt that’s rusted together over time, totally inseparable. I rather like that description, but in my mind we became inseparable from the moment we met.

So I thought it might be interesting for readers to see things from my perspective. There’s too much to put down in one episode, so I’m going to spread it out over a few. I’m going to narrate, Steven’s going to do the typing and hopefully you, the reader, will enjoy the result…

Lesley Carter

August 2024

Preamble

It is the summer of 1985. Steven and I have been married almost two years now. I’m twenty five while, for a couple of months longer, he’s still only twenty two. I hate people knowing he’s younger than me. It makes me feel like a cradle-snatcher. Fortunately, most people think we’re the same age, partly because Steven looks a bit older than he is, but mostly because he acts it.

In June, Steven pulled off the deal of his life, selling the Iris battlefield communication system to the American military. It was a huge success for him and cemented his position in Durolitum investments, the company he works for.

It wasn’t just Steven who made it happen of course. Sam, one of his closest friends and part time employee, was key to convincing the Americans to buy Iris. And of course Ferdinand Obermann, head of the Obermann Corporation, gave the deal the sound manufacturing and support base it needed to succeed.

Although agreed in principal, there’s still work to do before contracts can be signed, but if this goes smoothly then Steven and I can look forward to going on holiday in August and letting our hair down for a while.

Steven’s success has come at a cost for me however. I lost my job in the hospital laboratory where I worked, because I needed more time off to support him than my employers would allow. So now I’m unemployed. I do own a stake in Sam and Carly’s comic book store, but I want to focus my efforts on supporting Steven, even though I’m not really sure what that means in practise.

Chapter 1 – Coming Home – Part 1

The Business Class cabin was almost empty. I had a whole row of seats to myself while Sam and Carly sat in the row behind me. Despite the noise of the plane’s engines I could hear the two of them talking to each other. Every now and then Carly would giggle at something Sam said then it would go quiet again.

The evening flight from San Francisco to London looked to be an easy shift for the cabin crew. After they’d plied the handful of passengers with complimentary Champagne then fed them a meal, the lights were dimmed and the crew disappeared behind a curtain.

Half an hour later, Sam and Carly got out of their seats and made their way to the front of the cabin. I watched as the two of them disappeared into the same lavatory cubicle. The ‘ENGAGED’ sign lit up and stayed that way for about fifteen minutes. If the cabin crew were aware of what was going on, they weren’t concerned. pornolar The flight was empty and if, after paying full price for two Business Class tickets, a couple wanted to have sex in an uncomfortable toilet cubicle then who were they to object.

When they emerged, Sam tried to maintain a modicum of decorum as he walked back to his seat, while Carly grinned from ear to ear. Carly could be such a tart. She touched my shoulder as she walked past and smiled cheekily at me. I gave her a knowing smile back, hoping that my jealousy didn’t show through.

A few days ago, Sam, Carly, Steven and I had left the Walmsley’s ranch in Colorado, bound for Las Vegas. From there, we’d ridden our Harleys through Death Valley and on to Yosemite, before reaching our final destination of San Francisco on Tuesday night. After dropping the rented bikes off at the local dealership we’d had half a day doing touristy things before Steven flew on to Washington for the next round of Iris meetings, while Sam, Carly and I had caught a flight back to London.

I hadn’t wanted to leave Steven at the airport but I knew there wasn’t any point in going to Washington with him. He and Ferdinand Obermann had work to do and I’d just have been a hindrance. In time, the Iris deal would make Steven a wealthy man and me, as his wife, a wealthy woman. To be honest, back then I don’t think I realised quite how wealthy we’d become. I mean, we were already doing alright by most people’s standards.

I’d bought some pills at the pharmacy in the departure lounge to help me sleep. They must have been strong because, after popping a couple, the next thing I knew was the cabin attendant waking me for breakfast. I made a mental note to ask Steven to buy some more on his next trip to the US.

The flight landed at Heathrow ahead of time, early on Thursday morning. Lynne, Steven’s assistant had organised taxis for us and two men stood in the Arrivals area with placards displaying our names. I gave Sam and Carly a hug and told them I’d see them soon. Sam had been a good friend to Steven and despite my petty jealousy, I loved Carly really.

Observing the taxi driver fight through the London traffic was a wake-up call after the emptiness of the Colorado Rockies. But, after two weeks away, it felt good to get home to Wimbledon, even though the house was empty. Suzy was at work and as it was Thursday, Carole would be on her way back to Provence that afternoon.

Taking in the silence, I thought about Steven for a moment. The past fortnight had been such an adventure. Immediately, I felt lonely without him. He’d be back on Saturday though, so I only had to last a couple of days.

I had a shower, thought about going to sleep for a bit, but I wasn’t tired. So I decided to phone the stables in Wimbledon and ask if there was any chance of a riding lesson at short notice. Staying with the Walmsleys at their ranch in Colorado had reignited my passion for riding and I thought a few more lessons might stand me in good stead if we visited Germany over the summer, as both Ursula and Heike were keen equestrians. Fortunately the stables had availability so I changed into my jodhpurs and polo top, located my boots, helmet and crop and after a quick bite to eat headed off in the Land Rover.

Ambling along a track on an American pony is very different to riding a horse properly. I’d picked up more than a few bad habits it seemed, which my instructor was at pains to point out. Both Ursula and Heike rode so stylishly and, while I knew I was never going to be anything like as good as them, I tried to listen to what my instructor was telling me. Rome wasn’t built in a day though and I resolved to book some more lessons. Of course, now that I didn’t have a proper job any more I’d have more than enough time in the week to practise.

On the way home I stopped at the supermarket in Wimbledon and stocked up on a few provisions. Carole and Suzy had kept the fridge full while we we’d been away, but we could always do with a pint of milk and a loaf of bread. In my tight jodhpurs I got more than a few admiring glances as I pushed my trolley along the aisles. There was something about Jodhpurs that seemed to do it for guys. It wasn’t a surprise I guess, the tight leggings clung to me, leaving little to the imagination.

When I got back home I saw Daniel’s Aston Martin parked up as I pulled into the driveway. We both got out of our cars, me carrying my riding hat and crop and him still in his expensively tailored business suit.

“I thought I’d come round and see if there was anything you needed,” he said.

I looked around to check that we couldn’t be overlooked but it was summer and the leaves from the trees gave us privacy from the neighbours.

“Actually, I do,” I told him, putting my arms around his neck and giving him a kiss. “There’s shopping in the back can you give me a hand fetching it in?”

“Oh,” he said acting surprised then, grabbing xhamster my arse cheek with one and hand and giving it a squeeze, he added, “I like your outfit by the way.”

“Perhaps you could pretend to be the Lord of the Manor and I could be the stable-hand who’s accidentally let the horses out,” I teased, feeling Daniel’s cock beginning to harden as I pressed myself against him “Why don’t I go upstairs and freshen up while you bring the shopping in? Then you can come and join me.”

***Note – If you’ve been following this series then you’ll already know about my relationship with Daniel from Steven’s writing, but I’d like to put my side of it.

I was twenty three when I met Steven. I’d been someone else’s mistress before and by then I knew almost everything there was to know about sex and almost nothing about life. Steven was the opposite. He’d grown up in the East End of London and, while he understood how the real world worked, sexually he was still very much a work-in-progress.

I guess you could say that Daniel was more my ‘type’. Wealthy, mature, confident and with the sort of presence that got him noticed whenever he walked into a room. He was experienced in ways that my husband had yet to figure out and although Steven was a vigorous and enthusiastic lover, sometimes I missed submitting to an experienced man’s desires.

Daniel pushed the buttons for me that Steven hadn’t yet mastered. I used to tell Daniel that he was the cherry on the top of the cake that was my perfect life, and it was true. I had Steven, who was quite literally the man of my dreams, and Daniel who could be masterful with me, but who also respected me. I loved Daniel for that, and he loved me too, perhaps a bit more than he should have but we both knew it and tried to be careful.

The fact that Daniel owned Durolitum Investments, the company Steven worked for, was both a blessing and a curse. Although he was Steven’s boss, Daniel had to walk a bit of a tightrope between satisfying me and not offending Steven. He knew what Steven was capable of if he overstepped the mark with me. But Steven trusted Daniel with me and likewise, Daniel trusted Steven with his beautiful wife, Kate.***

When Daniel came upstairs I was sitting on the bed, waiting for him. The riding crop was laid out next to me and the inference obvious. Daniel sat down next to me and rested a hand on my thigh.

“I’ve told you before about making sure the stable door’s locked securely, haven’t I?” he said, getting into character.

“You have my Lord. I’m sorry.”

“I should let you go for being so stupid.”

“Please don’t my Lord. I need this job to feed my six children. And you know my husband hasn’t worked in months after that accident with the threshing machine,” I told him tongue in cheek. “I’ll do anything to make amends, but don’t let me go, I beg you.”

“Well. I guess I could be flexible just this once,” Daniel agreed, “but you’ll need to be punished.”

“I understand my Lord.”

“Well, you’d better get over my knee then.”

I got up and bent over Daniel’s lap. He turned slightly so that I could rest my elbows on the bed and my feet on the floor. Then I angled my body for him so that my tummy touched his legs while my bottom was presented nicely for him. Daniel ran his hand over my backside for a moment, before pulling my jodhpurs and panties around my knees then pushing two fingers into my pussy, making me sigh.

“You’re not supposed to be enjoying this,” he chuckled.

“I’m sorry my Lord,” I told him. “Perhaps if you were to use the crop on me I wouldn’t like it so much.”

Daniel picked up the crop and brought it smartly down on my bottom, but he was being gentle.

“Harder,” I told him.

This time he didn’t hold back. The crop came down with a thwack that caught me unawares and stung my backside sharply. I drew breath but bit my lip and stayed quiet. I was prepared for the second stroke but it still stung, as did the third, and the fourth and the fifth.

After that Daniel put the crop down. It was a relief but I didn’t give him the pleasure of knowing he’d beaten me.

“Why are you stopping?” I asked defiantly. “I thought we were just getting started.”

“Because you’ve had enough and Steven will have my guts for garters if I leave marks on you.”

Daniel knew not to push things too far, even if sometimes I might have wanted him to go further. Instead, I felt his hands part my cheeks then his fingers probing my pussy. Because I was still on my tummy and already very excited, he had no problem slipping two inside me, while his thumb pushed against my anus. Daniel’s fingers knew exactly what they were aiming for and immediately started probing my G-spot. I couldn’t help but giggle as they did and found myself offering up my backside to him like a bitch on heat.

I lay there across Daniel’s knee as his fingers worked me and soon I knew my orgasm was on its way. His fingers japon porno kept rubbing the roof of my vagina in a circular motion that left me grabbing the bedsheets for support. When I came, I knew I would gush slightly, I always did when I got fingered. I could sense Daniel’s hand now sploshing inside me while he placed his other hand in the small of my back to stop me from squirming around. I loved being fingered like this and let Daniel pleasure me until I was all orgasmed out. Then, lifting myself off him I got up and wriggled out of the jodhpurs before pulling off my polo shirt.

Daniel stood up too and helped me to unclip my bra then played with my nipples while I helped him out of his work clothes. When I pulled down his silk boxers he was already rock hard and so I gave his cock a few wanks then lay down on the bed.

“You can fuck me now,” I giggled.

Daniel had mounted me almost before I’d finished the sentence and I felt his cock fill me up as the weight of his body came down on my hips. He wanted to kiss and as soon as I opened my mouth his tongue was inside it. I wrapped my legs loosely around him and ran one hand through his hair while with the other I pushed my finger nails into his shoulder blade, knowing that it would both hurt and leave a mark. He fucked me like an animal, grunting like one as he tried to force his cock as deep inside me as he could get. All the time I encouraged him until, quite quickly, he began to make his trademark rutting moose sound and I knew his orgasm wasn’t far away.

With one last thrust Daniel embedded his cock as far into me as he could then I felt it spasm as he emptied his creamy tribute into me. For a moment he went rigid then I felt his body relax.

“Sorry,” he said.

“For what?” I asked.

“Not lasting longer.”

“Don’t be silly,” I told him.

I always liked it when a guy came inside me. It was the ultimate compliment. Incontrovertible evidence of the fact that I’d given him pleasure. Some people might have said that the need for such validation was unhealthy. I can see that now but back then it just gave me a sense of satisfaction.

When Daniel climbed off me, he lay back on the bed, still breathing hard from the exertion. I lay on my side, draping an arm and a leg over him and pressing my cum filled pussy against his thigh.

“How was your holiday?” he asked slipping his arm under me and stroking my back.

“We had the best time. Astrid and Paul were so kind.”

“I spoke to Paul at the weekend. I think you left quite an impression on him.”

“He was a real gentleman.”

“Don’t tell me I’ve got competition?” Daniel said jokingly.

“You’ll always be special,” I told him. “You know I love you.”

“I do,” Daniel responded giving me a squeeze.

“And how did it go with Iris?”

“Is that why you’ve come over?” I said with mock indignation, “to find out about your investment?”

“You know it isn’t,” Daniel said giving me a kiss. “But you can’t blame me for asking. Iris will be the biggest deal for Durolitum this year and well, I do own the company.”

“Well if you must know, my husband has been working his arse off to make you even wealthier. In fact, while you’re here, in his bed, fucking his wife, he’s in Washington negotiating terms for Iris with the Department of Defense.”

Daniel looked slightly embarrassed.

“If it’s any consolation, this is going make Steven a wealthy man too,” he pointed out.

“I know,” I told him. “And you know Steven’s not the jealous type.”

“Do you think I should do something special to say thank you?”

“I’m not sure. Like you said this deal is going to make him wealthy isn’t it.”

“Oh yes.”

“Perhaps you could give him a bit more time off this summer?”

“That’s a good idea.”

“Don’t tell him I suggested it.”

“Of course not.”

“There are other people you probably should thank though.”

“Who?”

“Sam and Carly for starters. Sam did an incredible job supporting the trials. He even went up in an F-15 to demonstrate Iris.”

“He’s quite something,” Daniel admitted. “I just wish we could have got him to work for us full time.”

“Haven’t you heard? Steven’s convinced him.”

“This day just keeps getting better,” Daniel laughed. “So who’s the other person I need to thank?”

“Me,” I said. “You know I lost my job over Iris. They wouldn’t let me extend my holiday.”

“I didn’t. I’m so sorry.”

“It’s not the end of the world. Steven and I are going to invest in Sam’s comic book store. They’re moving it to Covent Garden and, as their new business partner, I’m going to help.”

“Are you happy about that?”

“I’m annoyed at losing my job,” I told him. “But while we were away I saw how Astrid had given up her career to support her husband. That’s the sort of person I want to be for Steven. A bit like Kate’s there for you.”

“Steven’s a lucky man.”

“He is,” I giggled.

We heard the front door open then close, followed by footsteps and the sound of the kettle being filled up in the kitchen.

“I think Suzy’s come home early to see you,” Daniel said. “I should probably get going.”

“You don’t have to. Not if you don’t want.”

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Angelinas Curious Encounter

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Bbc Mother

Warning the following literary work is intended for adults only and should be considered rated R. This is my first attempt at erotic writing and your feedback is greatly appreciated. All Characters is this story are over 21 years old. This is an excerpt from parts of a multi – part series. each part can be read as its own story but I recommend that the book be read in its entirety for maximum enjoyment. copyright 2021.

The Adventures of Princess Evangeline. An innocent hug awakens unexpected desires in Straight Arrow Mommy Type

THE BET I FORGOT ABOUT

I had to wear a “puppy dog” mask to our local supper club because of an old bet that I Iost.

This whole thing began Years ago, before I actually realized I had this gift or even paid attention to it – I’d met a woman who served as the catalyst to Angelinas descent and subsequently this brazenly stupid bet that I made.

We were at a friends party celebrating a Grammy award and a woman proclaimed that my Angelina was absolutely gorgeous! “Damn you are fine!- What are you?” were the words she used. We often think of this sort of comment as insensitive, even a bit racist at times…just a tad. But in this instance the blurb was accepted. Probably, in part because of the source of the compliment coupled with the fact that there were broadly, diverse cultural backgrounds of each guest in attendance tonight.

The exclamation came from one Francesca. She was the “life of the party” sort of person.

A restaurantuer who commanded attention.

The woman she put on blast was my Angelina, who politely smiled and nodded and answered the questions. Ever the lady, she managed to appear to welcome the spotlight. Her eyes were one of her best features. Almond shaped, almost black in some lights, sparklingly clear and with a direct gaze that some had described as a “come to bed” look. Her smile had the power to transform. Dazzling is an over worked word but it does come close to describing the effect it has on people.

When she turned it on she found that she could defuse a difficult situation and transform anger into calmness. In this moment she used it to maintain her privacy while being placed on center stage, never wanting to be the focus of the hype machine. She was able to negotiate it with dignity and that disarming smile.

Bright and warm enough to freeze the gregarious stranger towering before her. With a display of elegance reflecting royal, Ethiopian heritage. She had grown accustomed to those enthralled by her beauty – prettiness actually. The Ogling, the stares, sometimes crude comments. The after effect of objectification – making all of these people look at her. Wrongfully assuming that she wanted to be noticed when in fact, she only wanted to get through this affair without embarrassment. That’s why she goes to great lengths to cover up. Blouse to her neck, cardigan sweater, dress to below the knee. She did porno 64 this to discourage the guys who were always making passes or trying to sneak a graze or a touch.

No longer allowed to remain invisible, Angelina launched her super power smile to outshine her exotic looks. She never knows what to say in public. She prefers to show that shy, quiet disposition about her. She’d rather go unnoticed than be center of attention. Humility is part of her charm. A girl next door cuteness, the perfect daughter, the good mommy and princess wife all rolled up into one. I watched the conversation and my Angels bashful blush during her moment of celebrity status…

I brought over her drink but only after Gregarious announced that she can be found outside on the deck and walked away sending other people over to gape at that stunning vision of “pretty girl, mommy-doll” over there. I excused myself to further investigate Gregarious. We’d never met before but, I later learned that we’d known of one another through our mutual friends. She had no idea who that cutie pie she raved on about was to me. She later said that she would have never said anything had she known….but Francesca didn’t know me at the time and revealed her innermost thoughts like talking with a stranger at a bar.

She wanted to challenge herself more than anything. That’s the moment Francesca confessed to me that she was attracted to the inner miss goodytwoshoedness displayed by Angelina and that pretty face well.. they went together “She’s so uptight it’s hot”.

“I bet I could get her to kiss me before the night is over” hahaha! I wished her good luck with that, citing that she didn’t seem the type for PDA let alone one who would kiss a girl. She told me her name… Francesca. Tall, nearly 6ft, broad shoulders garnished with full black hair, dimpled chin. I made a mental image of the obvious contrast. Her massive size compared to the tiny 5 ft Angelina, I think my words and drink may have spit out with a lighthearted laugh that may have sounded like “Get t fk. out outta here”! “Betcha -just watch!” and off she went towards Angelina.

Focused, Francesca managed to sweep two glasses of wine in one hand from the server and carried both along the way.

Arriving at her destination, Francesca handed a glass to the gracious younger woman who now stood with two drinks…one in each manicured, little hand. Francesca really poured on the charm and managed to elicit a hearty laugh… and slight spill of cocktail. Angelina is a true lightweight when it comes to alcohol and therefore, she used the opportunity to politely hand over the wine back to Francesca. She, of course, was able to heroically down the flute in one swallow and place it on the table in a seamlessly quick motion. She placed her hand on the smaller woman’s upper shoulder blades and began to walk toward the lounge area all while telling a few Türkçe altyazılı porno jokes. This moment occurred in 5 minutes – tops! I noticed, that Francesca cleared out the sofa by man-shaming a couple of guests who would dare remain seated with two ladies present. “You are terrible!” I heard Angelina giggle in a princess like fashion, she was truly impressed.

Francesca presented the space with opened palm that the lady like Angelina accepted with a curtsy like bend at the knees and placed her bottom toward the arm of the sofa. Seated properly, upright posture, sideways with hands on top of knees that were neatly tucked together. Now facing the person who assumed the role of hostess, Angelina found herself well entertained for the next several minutes. Francesca turned out to be quite intelligent and enterprising. She found it refreshing to talk with someone so very transparent, a stark contrast to her own over carefulness. Francesca, meanwhile, became encouraged by the attention. She told the captivating adventures of a woman in charge of her own affairs. She elicited an abnormal “You go girl!” proclamation from the ever proper Angelina. I could see laughing and applause from where I stood, two people enjoying good conversation.

What I failed to realize at the time is that I did – actually… feel the connection between the two women from a distance. The evening went quickly the night was spent watching these two become acquainted. I was never really missed which is certainly unusual in our case!

My description is a first hand account of what was felt! I know this sounds strange, right now but I’ll have to talk about that further a bit later. In the moment Angelina learned more about Francesca Dumore.

Francesca spoke of meeting again sometime. She went in for a goodbye hug and possibly that kiss but she awkwardly tried to lean down as if taking a knee to meet Angelina face to face. She whispered to Angelina about how she was completely enthralled by her beauty and that she needed to see her again or “stop breathing forever.” Touched, Angelina pointed towards my general direction in the other room that she was with her husband who was somewhere.

She felt insecure and apologetic. She reached up and held Francesca at the back of her square jaw and stood up on tip toes to give a consoling peck cheek to cheek style like in Paris.

Too short, she lost footing on one of those tip toes and had to lean in and up and reach just a little… she nearly hopped a bit, and as a result, Angelina found herself brought into a bear hug eliciting a squealed

” whoops” and causing raised elbows and hands into the hair. She’d been lifted off of her feet, literally swept up into powerful arms. It looked like a slightly awkward moment from where I stood but I somehow felt a sense of something more.. Washed into arousal by the breathtaking sex izle embrace, Angelina had to lift her legs or fall and could only wrap a dainty leg around one grand thigh of the giant lady. Francesca, who awkwardly professed her interest with such vulnerability and longing that she deserved a little kindness from the consciencious princess. Angelina leaned in to hug with pity and instead found herself wrapped into a powerful embrace. She caught her balance and allowed herself to be lowered albeit somewhat breathless, onto wobbly legs. Along the way down, the Princess used her hands to hold on and found firm shoulders and triceps. Briefly taken aback by the feel of shapely muscles, she dug in with fingers that stole a grip along biceps and kneaded back up to shoulders. This was repeated in an awestruck downward slide into a puddle of Angelina goo – Our Princess felt dumbfounded by the sheer power she felt in those guns. Feet not so firmly planted on the ground, Angel like hands pressed into tight washboard abdominals to help stop the powerful new friend from falling over.

It was Francesca who now used perfect timing and witty banter to rescue the dainty Angelina and her secret. Nothing like a self depreciating joke about her own clumsiness. To bring about laughter and draw attention away from Angelina in this episode.

Mutual “thank yous” were exchanged each for helping the other to keep her balance. Francesca further kidded that she must have had too much to drink and repeated her apology for falling into the african doll-like Angelina.

Francesca made her rounds of goodbyes and left the lounging room towards the deck and took a secret with her… in this moment at least.

We shook hands with hosts and guests while leaving through the front door. I suddenly felt an eagerness for my next encounter with Francesca. Not sure where that came from, but, well – SOMEONE has to pay up for the bet…

The ride home was full of excitement! Wonders and comments about Francesca. She made the Princess headlines and I noticed a fascination not before seen in Angelina as she recounted the events and conversations that she’d held with the outstanding Francesca (last name here)..

There was a pause in the conversation

as Angelina turned up the music just a bit “ooh this is a nice song” she said as she drifted into the tunes.

Angelina began wondering what Francesca may have looked like underneath those clothes. She must look like an absolute goddess she whispered internally. Six-pack abs, sculpted in stone. Her breasts just big enough to accentuate her femininity in an admirable way.

Her arms, tanned and oiled with curvey muscles like a bodybuilder has. Her thighs strong, like she could crush a canteloupe between them. Her heart started beating and she shivered at the thought and had to shake her head to try and get that out of her mind… confused, she questioned what had gotten into her. She felt a peculiarity, a change within, a curiosity about how she would handle any similar encounter differently especially

if it involved walking magnet like Francesca. She felt somehow that she would be more prepared for such a test. Of course she will…right?

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

kaslı adam kadınlığımu unutturdu

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Selamlar Mobil Porno Hikayeleri’un sevgili seks okurları.  ben bursadan tugba size başımdan geçen bir hikayemi sunmak istiyorum.bursanın m.k.pasa ilcesinde oturuyorum.Dulum ve aynı zamanda yalnız yasıyorum.evimdeyalnız yasadıgım için fırsat buldukca sex yapıyorum.şimdi size başımdan gecen en güzel olanını anlatıyorum.bir yaz günü kendime iç çamasır almak için bir magazaya girdim. adımımı attıgım anda magazada ilk dikkatimi çeken orda çalısan cocuk olmustu.seslendim ve ‘bakarmısın canım ‘ dedim. buyur ablacım ne bakmiştin dedi.body bakmıştım dedim ve önüme bir kaç çesit body çıkardı birini begendim ve denemek için kabine girdim.kabinin perdesini biraz araladım.aynadan çocuga bakıyordum.15-16 xnxx yaşlarındaydı.bi an kabine dogru baktıgını farkettim ve ona güzel bir poz verdim.daha sonra kabinden cıktım ve bana cok sexi oldugumu söyledi.bu çocukla mutlaka sex yapmalıydım.çünkü aşerı derece yakısıklı,olgun ve tam benim tipimdi.ama bugün olmasıimkansızdı çünkü çok işim vardı. numaramı verdim ve beni mutlaka aramasını söyledim.çok şaşırmıştı.neyse aradan iki gün gecti.aksam 9.30 civarlarıydı telefonum caldı. numarasını kaydetmemistim. kim acaba diye düsünürken telefonu actım ve merhaba ben çağlar dedi.bu akşam müsait olup olmadıgımı sordu vemüsaitim canım buyur gel dedim geldiginde elinde poşetler vardı.şarap porno indir almıstı.( )önce yarım saat kadar muhabbet ettik konustuk sonra yatak odasına götürdüm onu ve orda beklemesini söyledim.yeni aldıgım sexi çiçekli bodymi giydim ve odaya girdim.kendini çok şanslı hissettigini söyledi.neyse dedim ve çağları .yavaş yavaş soymaya başladım.kilodunu indirdim.aleti yaşına göre çok büyüktü.21 cm oldugunu söyledi.çırılçıplak kalmıstı.bende bodyi çıkardım. önce dudaklarıma yapıştı. alttan amımla oynuyordu.belliydi ki bu olayı daha önce başka birisiyle yapmıştı çünkü çok ustaca sevisiyordu.10 dk kadar öpüştük.sonra dilini amımın içerisinde gezdirmeye başladı.çok zevk rokettube alacagım basından belliydi.çünkü yaklaşık 1 aydır hiç bir erkekle birlikte olmamıstım.bende onun aletini yaladım ve amıma girmesini istedim.yavaşyavaş sokmaya başladı ben zevkten uçuyordum.( f )yarragı çok güzeldi içimde gezindikçe aşırı zevkleniyordum.sonra gitgeller basladı canım yanıyordu biraz ama aldırmıyordum.15 dk içerisinde boşaldım ama yetmemişti hala canım sikişmek istiyordu. oda boşaldı yorulmustu biraz dinlendiktikten sonra tekrar başladık.yarragının üzerinde deli gibi hopluyordum.iniltilerhiç bitmiyordu.ben yine bosaldım yaklasık 1.5 saattir sikişiyorduk.yarragını çıkardı ve agzımı actım bi defada agzıma bosaldı.sonra bıraktık ve birlikte dusagirdik.dustada biraz oynaştık ve cıktık.çağlar’ a bu aksam bende kalmasını söyledim.kabul etti ve birlikte yattık.o geceyi unutamıyorum neyse şimdilik bu kadar arkadaslar benim anım çok daha sonra yine yazarım by.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32