dayanılmaz o iri poposu

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Anal

dayanılmaz o iri poposu

Dayanılma iri poposu

——————————————————————————–

Slm arkadaslar ben istanbuldan hakan anlatacagım anılarımdan 1 tanesidir ben ist da oto alım satım ve tamir işleriyle ugrasıyorum bir gün işyerimdeyken tanıdık geldi akrabası sigorta acentası acmıs hem ticaret hemde ziyaret tanısma falan maksatlı gittik ist neyse bürosuna gittik güzel karsıladı güzelsohbet agırlama güzeldı neyse bayanın ismi arzu hanımı şöyle tarif edeyim sizlere arkadaslar yaklasık 130 kilo agırlıgında 170 boylarında esmer asırı kilolu olmasına ramen cok sempatik birisiydi bası kapalı biriydi neyse arzu hanımla aradan gecen günlerde hem ticaret hemde arkadaslıgımız baya ilerledi beraber dısarıya cıkar yemek yeriz gezeriz ve gecen günlerde arzu hanıma ilgi duymaya basladım ama ona hic belli etmiyodum ve ona karsı sex fantazilerim olusmaya baslamıstı süper poposu vardı hemde cok iri ama hayal kurmaktan ötesi olmuyordu neyse arzu hanımla sohbet esnasında hakan tatile cıkmıyomusun dedi bende yanlız cıkmak istemiyorum yanımda bayan arkadas olursa cıkarım dedim oda gülümsedi ya senden bi ricam var dedi mersine gidecem yanımda annem ben gidecez ama kendime uzun yolda güvenemiyorum işin yoksa sende bize eslik etmeni istiyorum bende işlerimi halledeyim bakarız dedim yola cıktık baya ilerledikten sonra baktımki arzu hanımda bana ilgi duymaya baslamıs olacakkı veyada ben öyle zannetim canım falan konusmalar yapıyodu bana neyse mersine vardık evleri vardı mersinde yattık dinlendik o gün mersinede gitmemizin sebebi yakın bir akrabasının düyünüymüs dügün günü gelmişti bende kendime sac sakal tırası olmaya gittim elbiselerimi giyindim arabayla arzuyu almaya evlerine gittim süper siyah abiye elbise siyah coraplar mükemmel makyaj ve ona baka kaldım hadi şöför bey gidelim dedi esrili sekilde ve sikim dikildi inmek bilmiyo salona geldik iceriye girdik dans falan derken düyününde sonuna gelmiştik arzu bü aksam cok güzelsin dedim oda bana tşk etti sende cok yakısıklısın dedi neyse akrabaları dügün yemegi icin bir restonta yer ayırtmıslar arzu sende arkadasında gelsin dedi arzu sanki icimi okuyomus gibi yo ben gelmiycem hakanı biraz mersini gezdireyim dedi ve dünyam benim oldu ona bu aksam acılmak vede iri poposundan sikmek istiyodum kısa mersin turu yaptıktan sonra kuru yemiş meyva falan aldık eve geldik anlasılan oda benim gibi dayamıyordu sanki meyve sularını koydu bardaklara cerezler meyvalar masaya servis yaptı oturduk arzu güzel bir müzik ata sohber ederiz dedim oda radyoyu acar acmaz slov bir parca calıyordu hemen aya kalkıp kusura bakma düyünde seni dansa kaldıramadım dedim oda önemli deyil simdi dans ederiz dedi aya kalktık dans etmeye basladık artık dayana mıyordum elimi beline attım ama artık ne olursa olsun deyip dudaklarını daldım bi durdu sasırdı bana baktı eliyle belime bastıp devam dedi hemen elimi o hayal ettigim iri poposuna soktum ve siyah elbisesini cıkarmadan yukarıya dogru sıyırıp domalma pozisyonu aldım göt deligini yalamaya basladım kafam götünün icinde kayboluyordu amına yalamaya basladım arzu cıldırıyordu 16 santımlik sikimi emmeye basladı hemen yataga gittik bacaklarını ayırıp sikimi amına sokmaya basladım arzu artık kendinde deyildi sokup cıktıkca sular gelmeye baslamıstı o hızla hemen domaltıp iri götüne sokmaya basladım inanın anlatılmnaz bir zevk icindeydik sabahın aydılıgına kadar sikiştik yaklasık 3 posta attım ozamandan buzamana oda evlenmedi bende hergün sevişiyoruz herkeze tşk bu arada zaman ayırdıgınız cin tsk

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Beyhan Teyze

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Beyhan Teyze
ALINTI

Sizlere yıllar önce başımdan geçen bir olayı anlatacağım. O zamanlar 20 yaşında genç ve zıpkın gibi bir üniversite öğrencisiydim. Seks hayatımın önemli bir parçası idi, hala da öyledir. O dönemlerde en çok olgun kadınlardan hoşlanırdım. Dolayısı ile otuz bir çekerken hayal ettiğim en favori kadınlar annemin arkadaşlarıydı. Bunlardan biri ile hayatımın en gerçek en doygun seks macerasını yaşadım. Adı Beyhan olan 40 yaşlarındaki bu kadın yüz olarak hiç de güzel değildi, hatta çirkin bile denilebilirdi. Ancak boynundan aşağısı tam bir ilahe gibiydi. Dimdik memeleri, harika yuvarlak hatlara sahip kalçaları ve sütun gibi bacakları insanı çileden çıkarıyordu. Üniversiteyi yaşadığımız şehrin dışında okuyordum. Dolayısı ile eve aydan aya geliyor birkaç gün kalıp tekrar okula dönüyordum.

Annem ise tek başına yaşıyordu. Beyhan teyze sık sık yatıya bizde kalırdı. Bir seferinde okuldan gece otobüsü ile eve dönmüş ve sabaha karşı anahtarımla kapıyı açarak eve girmiştim. Amacım kimseyi uyandırmamaktı. Sessizce salona girdim. Beyhan teyze salondaki kanepede yatıyordu. Üzerindeki pike bir kenara toplanmış, hayallerimi süsleyen nefis kalçaları olduğu gibi gözler önünde idi. Ayların Abazalığı ile sikim hemen sertleşmişti. Arkası bana dönüktü. Uyku arasında benim olduğum tarafa döndü. Üzerindeki gecelik beline toplanmış, memelerinden biri gecelikten dışarı fırlamıştı. Sessizce yaklaştım. Amacım onu iyice yakından seyredip, kendime otuzbir malzemesi çıkartmaktı. Meme uçları fındık gibi iri, etrafı koyu kahve renginde ve taş gibi sert görünüyordu. Altındaki siyah dantel külodu ise amcığının arasına girmişti. Gece yol yorgunluğunu unutmuş, dizlerimin üzerine çökmüştüm.

Continue reading “Beyhan Teyze”

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

O ve ben ( 4 )

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Anal

O ve ben ( 4 )
Okul ve askerlik sonrası haliyle iş bulma derdine düşmüştüm. Ancak gittiğim yerlerde pek aradığımı bulamıyordum. Askerden geleli yaklaşık 1 sene olmuştu ve moralim çok bozuktu. Hakanla Mert de beni adam akıllı siktiği için doymuştum açıkçası. Aslında bir süre sonra, kaşıntım gene tuttuğunda Mert ile beraber olmayı düşünüyordum ama kesinlikle güvenemezdim artık. Buluştuğumuz yere 5 kişinin gelme ihtimali vardı. Sadece pasif olmak da pek zevkli değildi benim için. Efemine bir pasif arıyordu Mert. Eh aradığını ben de bulamazdı.

Bir akşam evde oturmuş içiyordum. Bizimkiler yazlıktaydı. Ertesi gün öğleden sonra iş görüşmesi için bir firmaya gidecektim. Firmayı internette araştırdığımda firma sahibinin ismi çok tanıdık geldi ama çıkartamadım pek. Öğlene doğru uyandım, Duş alıp takım elbise giyerek iş görüşmesi yapacağım şirkete gittim. Bir süre bekledim. Aslında beklemekte bir sıkıntım yoktu ama biraz fazla uzun sürmüştü. Benim gibi bekleyen 3 kişi daha vardı. Sonra bir kişiyle kısa sayılabilecek bir ön görüşme daha yaptım. Bana öngörüşmenin iyi geçtiğini ve şirket sahibi Osman Bey’in de bir görüşme yapması gerektiğini söylediler. Ne zaman gelir peki Osman Bey dediğimde ise oğlunun bugün yurtdışından geldiğini, onu almaya havaalanına gittiğini, yarım saate kadar geleceğini söylediler. Bekleyelim bari işimiz ne dedim içimden. Hem içimde bir umut da belirmişti. İlk defa öngörüşme olumlu geçmişti sonuçta.

Bir süre sonra şirketin içinde bir hareketlenme oldu. Birileri pasta falan taşıyordu. Ufak bir kutlama yapılacağını öğrendim. Eh patronun keyfi yerindeyse benim için daha iyiydi. Ben bir odada beklerken geldiler. Alkış sesleri falan oldu. Tebrikler. Bir isim duyuyordum ama gülüp geçmiştim kendi kendime. Eski güzel bir hatıraydı.

Sonra bir kız gelip beni Osman Bey’in odasına götürdü. Kapıyı çalıp içeri girdim. Hemen karşımda oturuyordu. Gözleri faltaşı gibi açılmıştı. Geçen bunca zamanda artık çocukluktan kurtulmuştu. Çok daha yakışıklı gözüküyordu. Saçları hafif uzamış ve kirli bir sakal bırakmıştı. Bu görüşme için o kadar konsantre olmuştum ki onu görünce darmadağın oldum birden bire. Aklımdaki herşey uçtu gitti. Osman Bey “hoşgeldiniz, bugün Alper geldiği için gecikme oldu, CV’nizi okudum ve beğendim “ falan derken ben pek dinleyemiyordum onu. Alper de bana bakıyordu gülerek.

– Baba Emre abiyi hatırlamadın mı ya, dersane de çalışıyordu ya 2 sene önce bana çok yardımcı olmuştu sınavlar için.
– Öyle mi ? Ben de sanki bir yerden tanıyor gibiydim
– Teşekkür ederim Osman Bey.

Alper bana göz kırptı hafifçe. Beni övmeye ve işe alınmam gerektiğini söylemeye başladı. Osman Bey de insan kaynakları ile görüşeceğini ve beni arayacaklarını söyledi. Aslında görüşme bitmişti ama ben çıkamıyordum ki dışarı. Alper ile biraz daha konuşup sonunda ayrıldım odadan. Şok olmuştum. Şirketten dışarı çıktığımda ise sikim inanılmayacak kadar kalkmıştı. Karşıda bir kafeye oturdum. Üçüncü bardak bira da bittiğinde Alper dışarı çıktı ve yanıma geldi gülerek.

– Tamam oldu işin. Bir iki güne başlarsın. Konuştum ben
– Çok teşekkür ederim Alper.
– Boşver ya. İnsan eski sevgilisine hergün böyle rastlamıyor. Bir güzellik de ben yapayım sana.
– Sen nasılsın, nerelerdeydin ?
– Belçikadayım, tatil için geldim aslında ama fazla kalmayacağım. 2 haftaya falan dönerim herhalde.

Biraz tutuktu konuşmamız. Ben açıyordum daha çok. Saçmasapan şeylerden konuşuyorduk ama aslında ikimiz de bambaşka şeylerden konuşmak istiyorduk. Ben kalkmak için hareket yaptığımda Alper nereye gideceğimi sordu. Eve dediğimde yüzü güldü birden. O arabadan indirmek istediğimde ve sonra affettiğimde ki gibi gülmüştü.” Ya akşam 8 de bizimkilerle buluşacağım. Aile yemeği falan işte. Aslında 2-3 saat boş vaktim var. Birşeyler içelim mi “ diye sordu heyecanla bana bakarak. Ne diyeceğimi şaşırmıştım. Patronumun oğluyla mı sikişecektim ? İyi de o benim ilk sevgilimdi aynı zamanda. Alpere baktığımda onun da aklının karmakarışık olduğunu anladım.

– Alpercim çok istiyorum ama nasıl olacak ki. Olmaz artık. Eğer beni…..
– Ne olmayacak ya, bence ne olursa olur. Hem inan özledim seni. Biliyor musun gelirken tek düşüncem seni bulmaktı. Ama beni nasıl karşılarsın diye çok çekiniyordum
– Eh sen beni çok güzel karşıladın ama
– Burada küçük bir evim var. Babam şirkete gelen misafirler için tuttu. Ben burdayken anahtar bende. Çok yakın
– Alper yapamayız ki artık
– Niye kalkmıyor mu ? Tam ibne mi oldun ? Kaç kişi sikti ben yokken
– Zenci yarrağı yemedim senin gibi emin ol. Hem sen gittiğinden beri de olmadı hiç.
– Offf çok tatlı olmuşsun ya, Gel hadi, özlemişsindir benim yarağı
– Laftan da anlamazsın ki. Gel madem bakalım ibne

Cafeden kalkıp evine doğru yürüdük hızla. Alsancakta bir rezidanstaydı evi. Yukarı asansörle çıkarken eli kalçalarıma gitti. Kendine çekti ve öptü. Kata geldiğimizde hızla onun evine doğru gittik. Anahtarı açarken arkasından dayandım hadi diye homurdanarak. Kapıyı açıp içeri girdiğimizde hemen öpüşmeye başladık. Öpüşürken soyunuyorduk. Ben onun tişörtünü çıkartırken o da benim ceketimi hemen atmış ve gömleğimi soyuyordu. Yatak odasına bile gidemedik, hemen önümde eğilip fermuarımı açıp sikimi bir hamlede taşaklırana kadar ağzına soktu. Ohhhhhh titredim zevkten, nerdeyse boşalacaktım ağzına. İnanılmaz güzel emiyordu. Bırakmıyordu. Ağzına değil de sanki elektrikli süpürgeye sokmuştum sikimi. Sikimi emerken pantalonumu da çözdü. Başından tutup saçlarını okşamaya başladım. Ohhhh dayanamayacaktım daha fazla. Manyak gibi emiyor, yalıyordu sikimi. “ Ohhhhh Alper, ohhhhh yavaaaşşşş dayanamıyorum ohhhh naapıyorsun böylee” derken eli kalçalarıma gitti ve parmağını soktu hafifçe. Bu kadarı fazlaydı artık. Ağzının içine akıttım bütün döllerimi. Hepsini yuttu ve emmeye devam etti. Kaldırdım ayağa. Dudaklarından öperek kanepeye yatırdım. Ben gömleğimi çıkartırken o da pantalonunu çıkarttı hızla. Saldırmıştık birbirimize. Ohhhh daha da irileşmişti siki sanki. Dimdikti gene. Ama göbeğine doğru hafif bir kavis yapıyordu. Hemen soktum ağzıma hiç bekletmeden. İri kafası zor giriyordu ağzıma. Sokabildiğim kadar soktum ama yarısından biraz fazlası giriyordu anca. Üstelik dişlerim de değiyordu. “ ohhhhh çok güzelll, ohhh özlemişim ağzını. Seninki bambaşka, yala haadiii Emree “ diye hafif hafif inliyordu Alper. Kafasını eme eme ağzıma sokup çıkarmaya başladım. Şimdiye kadar boşalırdı Alper normalde ama belli ki yurtdışı yaramıştı piçe. Hiç de abaza görünmüyordu. Keyfini çıkartıyordu resmen. Taşaklarına indi dilim. Bacaklarını hafif kaldırmamla göt deliği karşıma çıkmıştı. Sikildiği hem de çok güzel sikildiği belliydi. Ama o güzel delik aynı güzellikte duruyordu. Dilim değdikçe açılıp kapanıyordu. Dilim içine girdiğinde sardı adeta, sıktı dilimi sanki içimde. Sokuyordum dilimi. Uzun uzun emdim, yaladım o güzel götünü. Bacaklarını beline doladığımda krem olmadığı aklıma eldi. Alper deliriyor, altımda kıvranıp sik diye yalvarıyor, sok artık amına kodumun çocuğu diye küfrediyordu. Tükürdüm deliğine ve yüklendim. Ohhhh hemen aldı içine. Kafasını sokup bastırdım biraz daha. Canı yanmıştı biraz, ama zevkten deliriyordu. Biraz geriye çektim kendimi ve lakk diye soktum hepsini yavaşça. Ohhhhh çok güzeldi. Alper de çığlığı basmış, gözleri acı içinde kapanmıştı. Gene geriye çekilip gene kökledim ve sikmeye başladım Alperi.

“ ohhhh çok güzelll, sik beni, sok hepsini, ohhhh kimse senin kadar zevkle sikmedi beni” derken bacaklarını iyice belime dolamış ve beni kendine çekiyordu. “ kaç kişiye siktirdin amına kodumun ibnesi, o zenci iyi sikiyor muydu seni “ diye bir yandan sorular soruyor ve kavga eder gibi sikiyordum Alperi altımda. Ben soktukça o da kalçalarını sallıyordu ve deliğini kastırıp gevşeterek beni delirtiyordu. Ohhh neler öğrenmişti bu çocuk. Kaldırdım kanepede. Domalttım dizlerinin üstünde. Şak diye geçirdim köküne kadar. 2 elimle belimden tutup köküne kadar sokup çıkartıyordum hızla. İkimizde bağırıyorduk deli gibi. Üzerine uzandım iyice. Soktum. Taşaklarımı sokmak ister gibi abandım. Başını çekerek dudaklarını emmeye başladım sikerken. Döllerim içini doldururken Alper de kasıldı ve sıvazladığım siki elimin içinde boşaldı. Yığılıp kaldık ikimizde divana.

“ Fena abazayım derken şaka etmiyormuşsun gerçekten, köpek gibi siktin amına koyiim. İnsan biraz romantik olur “ diyordu hemen altımda gülerek. Öpüşüyorduk yavaş yavaş. Kalktık sonra divandan. Yatak odasına giderken tuvalete girip temizliğimizi yaparak gülerek. Normalde bu kadarı olmaz biliyorum ama bizimkisi çok farklıydı onunla. Yatak odasına girdiğimizde kocaman yatağına devrildik. Üstüme çıktığında dili göğüslerimde, karnımda dolaşıyordu. Amerikada çok fazla olmamış. Dave dışında 1 kişiyle olmuş. Avrupada ise gittiği hafta oda arkadaşı sikmiş bunu. “ O kadar güzel ki, bilen biliyor ama kimseye hesap vermek, anlatmak zorunda değilsin. Çok doğal karşılıyorlar. 1 senede 4 kişiyle oldum orada. Grup bile yaptım ” derken tam boynumun üstüne oturdu dizlerinin üstündeydi. Taşakları ağzıma giriyordu bu haldeyken. Yalamaya başladım. Dilim deliğine de değiyordu. Ağzıma verdi sikini. Zevkle uzun uzun yaladım. “ Ohhhh Emre, sen çok farklısın, hayatımın hatası olmuş seni bırakmak. Ohhhh ne kadar güzel yalıyorsun “ diye inlerken yavaş yavaş bastırıyordu ağzıma. Hiç sokmadığım kadar çok sokabiliyordum bu pozisyonda. Ağzımı tamamen doldurmuş, boğazıma kadar dayanmıştı. Çıkardı sonra ağzımdan. Ters döndü üstümde. Muhteşem bir 69 yapmaya başladık. iki bacağımı da baldırlarımdan kaldırmıştı. O üstümdeyken ağzıma sokup çıkarıyor ve aynı anda da deliğimi yalayıp parmaklıyordu. Kıpırdayamıyordum bile. Tamamen ele geçirmişti beni. Gözlerim kapalı, zevk içinde inliyordum sadece. İki parmağı da giriyordu artık ve krem falan kullanmadan ustaca hazırlamıştı deliğimi. “ Biliyorum sen ilk kucağa oturmayı seversin ama seni tam anlamıyla sikmek istiyorum, bırak bana herşeyi noolur “ derken kalkmış ve üzerime uzanmıştı. Dayamıştı bile deliğime. “ Alperr hadi, sik beni ama yavaş ol, off daha da büyümüş yarağın ya “ dediğimde yüklendi yavaşça içime doğru. Hiç durmadan sokmaya başladı. Benim deliğim, onun da yarağı vıcık vıcıktı zaten tükürükten. Ama girmiyordu resmen yarıyordu deliğimi. Hiç durmadan sokarken canım da bayağı yanıyordu. Kasmaya başlamıştım kendimi ister istemez. Bu da daha çok acıtıyordu canımı. Santim santim giriyordu içime. Biraz durdu içimdeyken. Ne kadarı girmişti hiç bilmiyordum ama tam zamanında durmuştu. “ ohhh dur sokma hepsini Alper, kal içimde öyle. Alışsın biraz “ diye ağlamaklı bir sesle fısıldadığımda güldü hafifçe. Dili ağzımın içindeyken “ köküne kadar aldın zaten aşkım, dahasını da mı istiyorsun “ dediğinde şaşırmıştım. Çok ustaca sokmuştu gerçekten. Yavaş yavaş sikmeye başlarken ” benim ki bile yetmiyorsa istersen zencilere siktireyim seni “falan diyordu. İnanılmaz bir zevk alıyordum. Hayatım boyunca böyle bir zevk almamıştım sikilirken. Yavaş yavaş girip çıkıyor, her soktuğunda kökleyip eziyordu beni altında. Sokup çıkartırken de sikimi vucüduyla sıvazlıyordu sanki. Ve hızlanmaya başladığında ben de delirmiştim zevkten. Öyle bir boşalmıştım ki bayılayacak gibiydim. Hiç durmuyordu. Önce hızlanıyor, taşaklarını götüme çarpa çarpa sikiyor sonra yavaşlıyordu. Çıkardı içimden ve hiç konuşmadan belimden tuttuğu gibi domalttı dizlerimin üstünde. Offf işte esas şimdi yiyecektim yarağı. Ben saplar gibi sokmasını beklerken aksine yavaşça soktu önce. İçimde oynatamaya başladı biraz. Resmen genişletiyordu deliğimi. Sanki hazırlıyordu az sonra olacaklara. Ve belimden sıkıca tuttu. ( tutmasa kesin düşerdim ) Sertçe sikmeye başladı. Sikerken de ağzı hiç durmuyordu. Artık beni hep sikeceğini, sikişmeyi iyice öğrenmem gerektiğini, göt dağıtmanın ne demek olduğunu göstereceğini falan söylüyor bağırta bağırta, kanırta kanırta sokuyordu. Ben çıldırmış gibi inliyor, bağırıyordum. Dediğini de yapıyordu gerçi. Deliğimin genişlediğini bu durumda bile hissediyordum. Kökledi iyice. Biraz daha sokup yavaşça çıkartırken bir daha kökledi. Damarlarının kasılmasını bile hissederken içime boşaltmaya başladı hepsini. Ben ne zaman boşaldığımı bile hatırlamıyordum. Öylece kaldık yatakta.

– Ihhh Alperrr ohh nereden öğrendin böyle sikmeyi yaa
– Sen internette sanal yapıp 31 çekerken ben bulduğumla sikişiyordum valla
– Ohh orospu çocuğu insan eski sevgilisiyle böyle mi konuşur
– İnsan patronunu divanda sikerse böyle konuşur tabii

Son cümlesi birden içimde birşey sızlattı. Evet Alper belki 4-5 sene sonra patronum olacaktı. Anında anlamıştı hatasını. Türlü şakalarla gönlümü almaya çalıştı. Baktı olmuyor ağzına aldı ve hiç kıpırdayacak hali olmayan sikimi, bütün ustalığını kullanarak uzun uzun yalayarak kaldırdı. Sonra kucağıma oturup kendini resmen siktirerek boşalttı beni. Arap dansözleri öyle sallayamazdı kalçalarını kucağımdayken. Kızamıyordum ona hiç. Kalktık ve duşa girdik. Çıkarken bu hafta İstanbula gideceğini, konsoloslukta bazı işleri olduğunu ve 4-5 gün sonra gelebileceğini söyledi. Telefonlarımızı falan vermeyi bile yeni akıl etmiştik.

3 gün sonra İzmirde herkesin çalışmak için delirdiği bir şirkette işe girmiştim. Maaşım da beklediğimden yüksekti ve pozisyonumda yurtdışına çok yakındı. 3-4 günlük bir oryantasyon sonrası iyice işe alıştım. Çoğunlukla akşam 8-9’a kadar ofiste oluyordum. Alper de dönmüştü. Evi çok yakındı işyerine ama 5 güne kadar Belçikaya dönmesi gerekiyordu bu sefer. Gitmesine 2 gün kala gene evinde buluştuk. Bu sefer önce o sikti beni iyice. Ohh kucağındayken ve kollarındayken ne kadar zevk alıyorsam onu önümde domaltırken de o kadar zevk alıyordum. Sabaha karşı birbirimize sarılırken bana birşey sormak istediğini söyledi. Gene o ufak çocuk gibiydi bakışları.

– Emre başkalarıyla olmam sorun oluyor mu senin için. O gün Dave ile bizi izlerken aslında çok kötü olduğunu fark ettim.
– Ne diyebilirim ki Alpercim. Göt senin götün, sik senin sikin. Seninle sevişirken çok zevk alıyorum diye kimseyle olma diyemem ki.
– Ya orospuluk yapma, doğru dürüst cevap ver noolur. Çok merak ediyorum bunu
– Offf Alper çok zorluyorsun beni. Evet aslında kıskanıyorum. O gün seni Dave ile seyrederken de deli oldum. Sevgilimdin sonuçta. Hayatta pek çok ilki beraber yaşamıştık ve o piç seni gözümün önünde çatır çatır sikti. Ama Avrupada yaşadıkların falan da nedense kıskandırdı beni.
– Peki birşey soracağım sana o zaman. Benden sonra kimle oldun sen ? Kaç kişiyle ?
– Orası biraz karışık ya

Durdum ve ona bakıp önce Cem’i sonra da Mert ile Hakanı anlattım. Offf gözleri çakır çakır oldu. Müthiş öfkelenmişti. Mertin veya Hakanın beni rahatsız edip etmediğini sordu. Hayır falan desem de sakinleşmedi pek. Salonun adını bile aldı benden. Sakinleşmesi için o sırtüstü yatarken başımı bacaklarının arasına sokup hayatımın en uzun oral sexini yaptım ona. Sonunda boşaldığında çenem ağrıyordu resmen. Uyumuşuz. Ertesi gün akşama doğru önce İstanbula sonra Belçikaya gidecekti.

– Gidince en çok 2 hafta dayanırım herhalde. Sen gelsene arada uçağa atlayıp
– Hayatım aslında olur da Belçikaya gittiğim falan şimdilik duyulmasın. Çok dikkatli olmamız lazım şirkette.
– Offf peki peki. Ama sonra laf sokma bana bak.
– Başka şey sokarım aşkım önemli değil
– Ne !!! Yaa çok ibnesin

Son konuşmamız böyle oldu telefonda. Sonra Facebookta buluştuk Alperle. Hatta 1-2 kişiyle de tanıştırdı beni. Gittikten bir hafta sonra bana birşey söyleyeceğini ama kızmamamı söyleyince şaşırdım.

– Ne o len 3 tane zenci mi bu sefer
– Yok aslında bu seferki zenci gibi beyazdı ama iyiydi gene de
– O nasıl ya
– Ya bir bodyci vardı. Onunla oldu
– Hahaha. İyidir iyi. Güzel miydi
– Sen bilirsin nasıldı

2 tane foto attı bana. Birinde kaslı, yuvarlak çok güzel bir göt vardı ama delik fena dağılmıştı. Kanamıştı da biraz. Kol soksan girecek hale gelmişti resmen. Ben kimin bu demeye kalmadan da ikinci resmi gönderdi. Evet, Hakanı sikmişti Alper. İnanamıyordum bu yaptığına. Salona gitmiş ve 2 pas verip tavlamış Hakanı hemen. Akşamı da evine götürüp bu hale getirmiş. Ama dediğine göre Hakan da fena sikmemiş onu. 30 dakika aralıksız sikmiş bizimkini. Kızdın mı deyince benim hakkımda konuşup konuşmadığını sordum korka korka. Aşırı patavatsızdı çünkü. Neyse ki hiç konuşmamış bile.

Nerdeyse hergün konuşuyorduk Alperle. 1 ay sonra o dayanamadı ve biriyle olduğunu söyledi. Ben olmadım. 3 ay geçti ama daha gelmesine çok vardı. Birileri o an denk gelse hayır demezdim herhalde. Bu arada şirkette de işlerim iyi gidiyordu. Normal bir çalışan patronu senede belki 1-2 defa görürken ben sürekli onunlaydım. Alperin dediğine göre çalışmamı beğeniyormuş çok ve yükselmemi, başka departmanlara geçmemi istiyormuş. Deneme süreci de bitmiş, Türkiye şartlarına göre iyi bir para kazanmaya başlamıştım. Hayatım çok değişmişti. Ailem ve çevrem de baskı yapmasa da benden evlilik için bir ışık bekliyor gibiydiler. Ne diyecektim ki onlara. Alper kabul etse mesela hemen evlenirim mi diyecektim. Kadınlarla sex yapmaktan artık hiç zevk almıyordum. Sonuçta ıslak,sıcak ve dar bir deliğe giren herkes zevk alır ama bu zevk en çok 5 dakika sürüyordu. Sonrası dikkatim dağılıyordu hemen ve sıkılıyordum.
İş yerinde de rekabet çok fazlaydı. Bir yurtdışı gezisine gidebilmek için herkes birbirinini ezmeye çalışıyordu. Ama benim torpilim çok yüksekti neyse ki ve sonunda beni ilk yurtdışı gezime gönderdiler. Almanyada bir fuara katılacak, bazı firmalarla direk olarak görüşecektim. Almanyada beni Alper karşılayacaktı. Yaklaşık 10 gün kadar kalacaktım. Alper çok aşırı sevinmiş ve heyecanlanmıştı.

Berlin’e indiğimde soğuk ve aşırı yağışlı berbat bir hava vardı. Havaalanından bana söylendiği gibi taksiye bindim ve otele geldim. Odama yerleştiğimde hemen eşyaları yerleştirdim. 1 hafta burdaydım. Belki uzayabilirdi bile. Alper de kaldığım oteli biliyordu ve sınavları yüzünden 2 gün sonra gelecekti. Odam güzeldi. Geniş bir yatak, bir divan ve 2 koltuktan oluşan ufak bir oturma grubu ve çalışma masası. Yerleştikten sonra laptopu çıkardım. Alper hazırda bekliyormuş ki hemen buluştuk facebookta. Tam da sınav zamanı geldiğimi söyleyerek küfrediyordu bana 🙂 Gelişi uzayabilirmiş ama en kötü Cuma akşamı geleceğini söyledi. Konuştuk biraz. Ben her zamanki gibi abazanlığımın zirvesindeydim. O da benim geleceğim belli olduktan sonra kimseyle olmamıştı. Birbirimizi doldurduk iyice. Sonunda da boşalttık. Erken yattım ben de. Ertesi gün fuara katıldım, firmalar ile görüştüm. Bir firma çok ilgilendi. Ben de onlara ağırlık verdim. 3 gün süren toplantılar sonunda Türkiye’ye beraber dönmemiz ve şirket sahiplerinin beraber görüşmesi konusunda anlaştık. Osman Bey de çok sevinmişti buna. Avrupa’da yepyeni bir pazar açılabileceğini, çok iyi bir iş yaptığımı söyleyerek tebrik etti beni. Hatta gelişleri uzarsa orada kalmamı, irtibatı da hiç koparmamamı söyledi. Biraz daha kalacağım gibi gözüküyordu. Alper de buna sevinmişti. Konuştuğum şirketin merkezi de Belçikadaymış hatta. Belki ben oraya giderdim o buraya gelmeden. Ama ona bunun imkansız olduğunu söyledim gene. Benim alakasız bir şekilde Belçikaya gitmem çok dikkati çekerdi. Zaten başka firmalarla da görüşüyordum.

Daha Almanyada kalmam lazımdı. Uzun uzun küfretti piç. Ertesi gün hiç işim yoktu. Dışarı çıkıp Berlin gece hayatına aktım. Gay mekanları dolaştım. Gerçekten de çok çok kaliteli mekanlar, muheteşem fizikli gayler, inanılmaz şovlar ile ortam çok iyiydi. Bir hayli kişi de asıldı ama ben Alperi beklemeyi tercih ettim. 2 gün sonra burdaydı. Sabah gelip aynı gün geri dönecekti. Bu ibneliği yapamazdım ona. Gece çok geç saatte otele döndüm, kafam da çok iyiydi.

Resepsiyonda anahtarı aldığımda Fatih diye birinin beni ziyaret ettiğini, gene uğrayacağını söylediler. Fatih kim amk ya, şirket birini mi yolladı acaba diye sinirlendim biraz. Odama çıkıp duşa girmek için soyundum. Off gördüklerimden sonra sikim fena kalkmıştı. Koltuğa oturup bir porno açıp 31 çekmek üzere hazırlık yaparken telefonum çaldı. Alperdi arayan. Nerede olduğumu sorup küfretmeye başladı hemen. Ne oluyor dememe kalmadan odamın kapısı çalındı. Aceleyle havluyu sardım belime ama sikim de çok belli oluyordu. Alper içeri girerken yanındaki görevliye tamam sorun değil dedim. Kapıyı kapattığımda o da yatağımda oturuyordu. Yüzü gülüyordu ama sinirlenmiş gibiydi de. Tam anlamıyla sikecek gibi bakıyordu bana. İlk gün sınavlarını ertelettiğini, 2 gün burada kalacağını söyledi. Ona yaklaştım hemen ama hiç oralı olmadı. Kalkıp minibardan votka yaptı kendine ve koltuğa oturdu bana bakarak. Geldiğimizden beri içim gidiyordu oradan birşey içmek için ama cesaret edemiyordum. Nerede olduğumu sordu bu saate kadar. Kıskanıyor musun yoksa iş için mi soruyorsun dediğimde siktir çekti. Hiçbirşey demiyor veya yapmıyor sadece azgın azgın bana bakıyordu. Sıkılmıştım bu tutumundan, ben banyoya giriyorum sen keyfine bak o zaman dedim ve banyoya doğru yönelirken buraya gel önce, sonra girersin banyoya dedi biraz sertçe. Hiç siklemedim onu ve banyoya girdim. Kapıyı kitledim hatta. Ben duştayken de gözüm kapının kolundaydı ama hiç içeri girmeye çalışmadı. Olacaklar belliydi zaten. Duştayken temizliğimi de yaptım. Havluya sarılıp odaya girdiğimde Alper yatakta uzanmıştı elbiseleriyle. Beni seyrediyordu ve sikini sıvazlıyordu. Havlumu çıkarttım ve arkamı dönerek külotumu giymek istediğimde birden hızla fırlayıp elimden tuttu arkamdan. Yavaş lan orospu çocuğu, ne yaptığını sanıyorsun sen derken eliyle kalçalarımı araladı ve yüzünü deliğime gömdü. Ohhhh yiyordu deliğimi sanki. “ ohhh Emree, ohhhh ben de neler düşünmüştüm” derken dili deliğimin içinde dolaşıyor, sanki öpüşüyordu onunla. “ ohhh siktirdim mi sandın piç, o kadar orospu muyum ben” derken eli de sikime gitti. Aynı anda sıvazlamaya başladı. Duvara dayamıştı beni. Kalçalarımı hafif yukarı kaldırmış ve onun ağzına bastırmıştım. Parmakları girip çıkmaya başladı içime. Sertçe üzerime abandı ve taş gibi olmuş sikini hisettim pantalonunun üstünde. Başımı çevirdi ve öpüşmeye başladık. Çok sert, vahşice öpüşüyorduk. İki parmağı aynı anda girip çıkıyordu. Montunu attı üstünden, kazağını çıkartırken pantalonunun fermuarını çözdü.Ohhh sıcacık, taş gibiydi kafası. Dayadı deliğime ve sürtmeye başladı. Canım acıyacaktı ama çok istiyordum onu. Kafamdan tutarak beni duvara doğru hafifçe eğdi. Kalçalarımı kaldırdım iyice. Durdu ve hafifçe soktu kafasını. Acıyordu, alamıyordum kremsiz. Üstüne tükürdü ve kafasıyla yaydı iyice. Belimden kendine doğru çekerken soktu içime. Bağırmaya başladım. Durmuyor, sikiyordu beni. Soyunmamıştı bile doğru dürüst. İçime sanki jop sokuyorlardı. Köklemeden hafif hafif çekip soka soka sikiyordu beni. 1-2 defa daha tükürdü sokarken. “ohhhh Emree çok güzel götün, bugün sırf aktif olmak istiyorum sana. Doya doya sikmek istiyorum seni “ derken her seferinde daha çok sokmaya başlamış ve birebir aynı hızda da sikimi sıvazlamaya başlamıştı. “ Sik beni Alper, ohhh aşkımmm yavaşş, ohh çok güzel sikiyorsun beni “ diye inlerken kabullenmiştim bu durumu da. Yavaşça çekti sikini ve bir daha soktu. Bir daha, bir daha elleriyle beni tutmasa düşecektim. Bütün gece içtiğim çeşit çeşit içk**en dolayı da kafam çok güzeldi ve uyum sağlamıştım artık. Zevk alamıyordum acıdan da ama onu mutlu etmek de çok hoşuma gidiyordu. Taşaklarını popomda hissetiğimde yaklaşıp 15 dakikadır sikiyordu beni. Hızlandı, sertleşti ve içimden çıkartıp ağzıma soktu yarağını. Boğazıma kadar soka soka sikti ağzımı. O hayvan gibi bağırırken boğazıma akan dölleriyle ben de boşalmıştım ve kesinlikle beni daha çok rahatlatmıştı. Ağzıma, yüzüme her yerime fışkırtmıştı “ Ağzını yüzünü yıka da gel amına kodumun ibnesi, bugün yarak yemeye doyacaksın “ dedi biraz sertçe. Banyoya girip ağzımı temizledim. Şaşırmıştım aslında, birbirimizin ağzına akıtıp sonra çok öpüşmüştük onunla. Temizlenip geldim. Çırılçıplak yatakta uzanıyordu. Siki yumuşamış ve sola doğru yatmıştı. Beni saçımdan tutup çekti ve dudaklarımı öptü hafifçe. “ Çok para harcadım bugün için, hadi bakalım göster hünerlerini de beni ne kadar özlediğini anlayayım” dediğinde gözlerinde bana olan sevgisi gördüm. Ohhh çok aşıktım ona.

O yatakta yatarken ben de ayak ucuna geldim. Ayaklarının üstünden başladım yalamaya. Ayak bileklerini, baldırlarını yalarken elim de kasıklarında dolaşıyordu. Dizlerinin üstüne geldiğimde Alper de zevkten inlemeye başlamıştı hafifçe. Yavaş yavaş yukarı çıktım. Taşaklarının üstünde dolaşıyordu dilim. İyice açmıştı bacaklarını. Uzun uzun yaladım emdim taşaklarını sikine hiç dokunmadan. Kalp gibi atıyordu siki ve her saniye daha da kalkıyordu. Deliğini yaladım sonra. İyice kıvranmaya başlamıştı zevkten. Göğüslerini okşuyordum deliğini yalarken. Sonra kafasının ucuna değdirdim dilimi. Tam kafasının altından yaladım. Taşaklarından kafasına yavaş yavaş uzadı dilim. Delirecek gibi olmuş, homurdanmaya başlamıştı. Dudaklarımı basıtrarak kafasını sardığımda başımı okşamaya, bastırmaya başladı. Emiyordum ağzımın içinde. Taş gibi olmuştu. Sokup çıkarmaya başladım ağzıma yavaş yavaş. “ Ohhhhh yalaa, em onuu, sokacağım sana birazdan gene, sabaha kadar sikeceğim seni bugün, götünün üstüne oturamayacaksın “ derken ağzımı iyice açtım ve hep zorlandığım yerdeyken biraz daha soktum ağzıma. Birden boğazımın altına kadar girdi ve dudaklarım taşaklarıyla buluştu. Öylece kaldım. Ağzımdan çıkardığımda Alper de nefes nefeseydi ama onun ki tamamen azgınlıktandı. Uzandım göğsüne doğru. Göbeğinin hemen üstünü minik öpücüklerle dolaşırken memelerini okşuyordum. Uçları sertleşmişti. Oradan çok zevk aldığını biliyordum. Fazla bekletmedim aygırımı. Memelerinin ucunu emmeye başladım uzun uzun. O da boş durmuyor, kalçalarımı sıkıyordu sertçe. Dudağının üstünü iki dudağımın arasına aldım ve emmeye başladım. Dilim ağzının içine girerken yarağı da kalçalarımın arasında sürtünüyordu artık. Beni kendine doğru çekti iyice ve sımsıkı sarıldı. Ters döndük yatakta ve üstüme çıktı. Bu sefer onun dili benim her yerimde dolaşıyordu. Memelerimi uzun uzun emerken elini uzatıp komidinin üstünden vazelini almıştı. Aslında pek tercih etmezdim ama hiç yoktan iyidir. Deliğime biraz sürüp sikini sıvazladı kremle üstümdeyken. Kafasını deliğimde hissetmemle taşaklarını hissetmem arasında çok az bir zaman geçmişti. Köküne kadar sokmuştu hemen ve sikmeye başlamıştı beni. İkimiz de zevkle inliyor ve birbirimize kavuşmanın zevkini çıkarıyorduk. Bacaklarımı kaldırdı sikerken ve omuzuna koydu. Üzerime eğildi iyice ve bastıra bastıra sikmeye başladı. “ ohhhhhhh Alperrr sik beni, ohhh çok güzel yarağın var aşkım, ohhh harika sikiyorsun beni “ diye inliyor, boynuna ellerimle asılıp onu kendime doğru çekmeye çalışıyordum. Biraz daha krem sürüp hızlanmaya başladı iyice. Yorulmuştu sikicim. Hiç içimden çıkarmadan beni kollarıyla tutup sertçe çevirdi ve sırtını duvara dayayıp kucağına oturttu. Ohhh onun kucağında olmak, kendimi ona siktirmek muhteşem bir histi. Hiç boşalacak gibi görünmüyordu. Ben üzerinde zıpladıkça o da dizleriyle vura vura sikiyordu. Dayanamadım daha fazla. Göbeğine doğru akıttım döllerimi inleyerek. Kasılırken o koca yarağını da hapsetmiştim içime gene. Biraz soluklandık ve kaldık öylece. Sonra o gene yavaş yavaş sikmeye devam etti beni. Bacaklarını uzattı iyice ben üstündeyken. Oturup kalkıyordum gene ama boşaldıktan sonra canım yanmaya başlamıştı artık. Alper uzun uzun inliyor, küfrediyor, zevkle sikiyordu beni. Çıkardı içimden ve göğüslerime oturup ağzıma verdi yarağını. Yalamak istediğimde homurdandı ve sertçe soktu ağzıma. Ağzımın içinde çeviriyordu, yanağımdan çıkacaktı nerdeyse. Çıkardı ağzımdan ve altıma yastık koyup beni ters çevirdi. Kremledi biraz daha ve yavaş yavaş sikmeye başladı bu sefer. Her milim parçasını bildiğim yarağının her yerini hissediyordum içimde bu sefer. Sokup çıkartıyordu yavaş yavaş. “ ohhh Emree doyamıyorum seni sikmeye, çok güzel götün var ibne. Ohhhhh dolduracam birazdan içini “ diye inlerken hızlanmaya da başlamıştı. Sokup çıkartırken fışkırtmaya başladı içime. Durmuyor hala sikmeye devam ediyordu. Ben altında artık yarı baygın gibiydim. Beni adeta şişme bebek gibi sikiyordu. Sonunda yavaşladı ve sonra yığıldı üzerime. Hala içimdeydi. Yana doğru devrilirken de çıkarmıştı içimden. Akıyordu deliğimden dölleri. Banyoya gitmek istiyordum ama kolumu kaldıracak halim yoktu. Onun da benden pek farkı yoktu. Bir süre sonra kalktı. İkimize de birer bira getirdi ve yanıma uzandı.

– Çok yakmadım canını di mi aşkım
– Offf hayatımda böyle sikilmedim ya
– Çok özlemiştim seni ne yapayım. Hem sen de hiç kendini siktirmedin bana böyle
– Ne iş bulamadın mı kimseyi ya, abaza mı kaldın sen de
– Aramadım ki
– Nasıl yani
– Geldiğimden beri ben de kimseyle olmadım. Yalan söyledim sana

Biralarımızı içip dinlenirken hafif hafif öpüşüyor, ellerimiz rahat durmuyordu. Arkamdan sarılmıştı bana Alper. Biraz daha yaklaşınca sikinin gene kalktığını görünce şaşırdım iyice. “ ohaa Alper naapıyorsun yaa, rahat dur iki dakika ya. “ diye itiraz edeyim dedim ama o “ aşkım bir posta daha sikeyim ne olur, doyamadım daha. Domaltıp da sikmek istiyorum “ derken sokmuştu bile arkamdan. İrkildim, canım yanmıştı bu sefer gerçekten. O gece sabaha kadar sikti beni hiç durmadan. Kollarının arasında titreyerek kaç defa orgazm oldum hatırlamıyorum bile. Banyoya onun kollarında girdiğimizde ayakta duramıyordum artık. Hiç dinlemedi banyoda da sikti. Yattığımızda sabah olmuştu. Öğlene doğru telefonumun çaldığını duydum hayal mayal. Sonra Alperin sesini. Uyumaya devam ettim. Bir süre sonra kasıklarımda birşey hissederek uyandım. Alper ağzına almış yalıyordu sikimi. Gülümseyerek günaydın aşkım dedi ve yalamaya devam etti. “ offf Alper kıçım çok acıyor ya” derken kalkmaya başlayan sikimi taşaklarına kadar ağzına sokup çıkartıyordu yavaş yavaş. “

– Geçer merak etme, ilacı da var burada hem
– Ya siktir git, yok artık sana göt möt. Öyle siker mi insan sevgilisini hayvan. Ohhhh yavaşşş boşaltacaksın
– Hahaha yok aşkım harbiden ilacı var. Bir hap bir de merhem var. 1 günde geçiyor acısı.
– Ohhh yala ibne
– Nasıl siktim ama seni dün hahaha. Ha bu arada babam aradı ben açtım. Emre abi midesini bozmuş, tuvalette dedim. Ara istersen
– Oha ver çabuk telefonu

Hemen Osman Beyi aradım. Alperi de ittirmeye çalışıyordum ama bırakmıyordu sikimi. Patronuyla konuşurken oğlunun ağzına vermek insanın her zaman yaşayacağı birşey değil sanırım. Yarının programı üzerinde konuştuk. Belki o da gelecekti. Alperin orada olmasına pek şaşırmamış gibiydi. Sanırım güzel bir bahane bulmuştu bizim piç. Tam telefonu kapatırken dayanamayarak boşaldım Alperin ağzına. Otelden çıkıp Berlinde dolaştık. Türk olduğumuzun anlaşılmasını istemediğimiz için İngilizce konuşuyorduk genelde. Onunla el ele dolaşmak, kuytu yerlerde pek de düşünmeden öpüşmek, gay barlara, cluplara gitmek çok güzeldi. Akşama doğru güzel bir yerde yemek yedik ama ben artık pek duramıyordum yerimde. O da sürekli elini atıyor ve sikilme isteğini gösteriyordu bana. Odaya girdiğimizde birbirimizi soyduk hızla. Daha yatağa devrilirken ben dayamıştım bile o güzel götüne. O gece onu evire çevire, çatır çatır siktim. Onun kadar iyi değildim belki ama zevkten inliyordu gene de. Gecenin sonunda o da bir kere sikti ve birbirimize hiç olmadığı kadar sıkı sarılıp uyuduk.

Alper döndükten 2 gün sonra Osman Bey geldi ve Belçikalılarla konuştu. Belçikada ki otelde yan odada babası yatarken hiç sesimizi çıkarmayarak Alperle sikiştiğimiz gece yaşadığımız en güzel gece olmuştu belki de. Çok başarılı toplantı oldu. 6 aya kadar beraber gireceğimiz projeler için Belçikada bir ortak ofis açılması kararlaştırıldı. Orada ki temsilcinin de ben olmasına karar verdiler. Bana bir ev tutulacak ve Alper de oraya taşınacaktı. Rüya gibi geçen 3 yılda ben işyerinde çok başarılı olarak Türkiye’ye döndüm. Türkiyeye çok sık gelmese de Alperle beraber yaşıyor gibiyiz hala. Ailelerimiz durumu belki biliyor belki bilmiyor. Bence onunkiler kesin biliyor en azından. Ama birşey söyleyen yok.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Gizli Hayatlar – İş Arkadaşları (2)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Gizli Hayatlar – İş Arkadaşları (2)
Sabah olduğu zaman Canan ne yapacağını düşünüyordu. Bunca yıllık iş arkadaşıyla hem de bir otelin saunasında birlikte olmuştu. Mehmet’i suçlayacak hali yoktu. Adama iş atan oydu. Telefonuna gelen mesaja baktığında Mehmet’ten gelen kahvaltıdayım mesajını görmüştü. Hiçbir şey olmamış gibi davranmak en iyisiydi galiba. Giyinip kahvaltıya indiğinde havadan sudan bahsettiler sadece. Aralarında konuşmadan bir sessizlik anlaşması yapmışlardı. Fuara geçip işlerine dönmüşlerdi. Mehmet’in aklı gecedeydi hala. Devamını getirmek istiyordu ama Canan’ın üstüne çok gitmenin ters tepebileceğini biliyordu. Tam o sırada imdadına biri yetişti. Mal almak için görüştüğü temsilcilerden biri şansına aynı otelde kalıyordu. Kadın 40′ lı yaşların başında sarışın hoş bir kadındı. Konuşmaları esnasında adının Meral olduğunu, İzmir’den geldiğini ve dul olduğunu öğrenmişti. Meral’da Mehmet’e karşı oldukça ilgiliydi. Mehmet kadına karışı sıcakkanlı davranıp ilgi gösteriyordu. Canan bu ilgiden rahatsız olmuştu bir kadın olarak. Ama bir şey diyemiyordu. Mehmet akşam otelde birlikte yemek yiyelim deyince hayır diyememiş. Ama kıskançlık krizleri tavana vurmuştu. Mehmet’e sinir oluyor, hem de kıskanıyordu. Daha akşam birlikte olmuşlar, şimdiyse gözünün önünde kadına iş atıyordu resmen. İşleri bitip çıktıkları zaman ağzını bıçak açmıyordu. Mehmet çaktırmıyor ama durumun farkındaydı. İçinden kıs kıs gülüyordu. Bir kadını tava getirmenin en iyi yollarından birinin kıskandırmak olduğunu biliyordu. Canan yol üstündeki bir AVMde durmasını istedi Mehmet’ten. Mehmet hiç soru sormadan Avmye park etti. Canan bir şeyler alacağını söyleyip Avmye girince Mehmet girişte bir eczaneye girdi. Gecenin ateşli olacağını umuyordu. Kayganlaştırıcı ve uyarıcı haplar aldı. İp kopmuştu artık. 1 saat sonra Canan elinde poşetlerle döndü. Bazıları iç giyim firmalarına aitti. Mehmet işlerin iyiye gittiğine emindi artık. Renkli bir gece onu bekliyordu. Arabayla giderken siki sertleşmeye başlamıştı bile. Otele gidince yemek saatine kadar dinlenmeye karar verip odalarına çekildiler. Mehmet biraz uyuyup duş aldı. Restorana indiğinde Canan’da Meral’de daha gelmemişti. Önce Meral geldi yemeğe. Beyaz, çiçekli spor sayılabilecek bir elbise giymişti. Eteğin boyu çok kısa değildi ama dekolte takdire şayandı. Mehmet karşılamak için ayağa kalkınca samimi bir şekilde sarılıp göğüslerini Mehmet’e bastırmış, yanaklarından ıslak ıslak öpmüştü. Resmen asılıyordu. Mehmet içinden bu hafta bir akşam bu kadını ziyaret etmeliyim diye geçiriyordu. O sırada Canan^’da restorana girdi. Salondaki bütün erkeklerin bakışları da ona dönmüştü. Resmen Tanrıça gibi olmuştu. Siyah mini bir elbise, siyah çoraplar ve yüksek topuklu ayakkabılarla enfesti gerçekten. Saçlarını açık dalgalı model yapmış, Mehmet’le beraber oradaki herkesin aklını başından almıştı. Meral Mehmet’e bakıp:
– Bu gecen renkli olacağa benziyor.
Umarım. Dedi Mehmet’te.

Canan rekabet içindeki her kadın gibi dişiliğini ön plana koymuştu. Meral’de hoş kadındı ama Canan’la yarışamayacağı kesindi. Muhabbet havadan sudan gidiyordu genelde. Mehmet iki güzel kadının arasında kendini Haremin sahibi gibi hissediyordu. Penisi şimdiden hazıroldaydı. Meral bu akşamın galibinin Canan olduğunun farkındaydı. Hiç şansını zorlamıyordu. Yarın için bir teklif sundu ortaya. Otelin kalabalık olduğunu, spa da ortak alanlarda rahat edemediğini söyledi. Ama özel banyo,hamamlar olduğunu istersek yarın fuara gitmeyip keyif yapalım dedi. Bu ucu açık bir teklifti. Mehmet’ten önce Canan tamam dedi. Canan’ın bu tavrı Mehmet’in hoşuna gitmişti. İçkilerin de etkisiyle herkesin keyfi yerindeydi. Meral bu gün çok yorucuydu. Erken yatıcam deyip müsaade istedi. Aslında bu akşamı Mehmet’le geçirmeyi planlıyordu ama Canan bırakmamıştı. Meral kalktıktan sonra bir süre sessizlik oldu. Mehmet ile Canan karşılıklı bakışıp içkilerini içiyorlardı. İkisinin de ne istediği belliydi. İçkiler bitince Canan kalkıp elini Mehmet’e uzattı. El ele restorandan çıktılar. Restorandaki erkekler kıskanç bakışlarla Mehmet’i süzüyordu. Asansöre bindiklerinde Mehmet sağ koluyla Canan’ı kavrayıp dudaklarına yapıştı. Canan karşı koymadı. Ama uzatmadan Mehmet’i durdurdu. Canan Mehmet’i elinden tutup kendi odasına götürdü. Mehmet’e kanepeyi gösterip banyoya girdi. Makyajını tazeleyip çıkınca odanın ışığını kıstı. Mehmet kendini zor tutuyordu ama sabretmesi gerektiğini biliyordu.

Bu gecenin patronu Canan’dı. Bu belliydi. Oyunu kuralına göre oynayacaktı. Canan yavaş adımlarla gelip Mehmet’in kucağına oturdu. Acelesi yoktu. Yıllardır birlikte çalıştığı bu adama karşı kendini dizginlemişti. Bunun için ikisinin de haklı sebepleri vardı ama ip kopmuştu artık. Boşa geçen zamanın acısını çıkaracaklardı. Canan Mehmet’in gömleğinin üstteki düğmelerini açıp ellerini göğsünde gezdirmeye başladı. Mehmet elini Canan’ın üstünde gezdirmeye başladığında ise izin vermedi. İpler O’ nun elindeydi. Yavaşça dudaklarını Mehmet’in dudaklarına götürdü. Dün gecenin aksine yavaş olmak, tadını çıkarmak istiyordu. Mehmet’te oldukça güzel öpüşüyor, ikisinin de ateşi giderek yükseliyordu. Canan, Mehmet’in gömleğini çıkartıp dudaklarını boynuna gömmüştü. Sağ eli ise penisinin üstünde geziniyordu. Mehmet’te Canan’ın bacaklarıyla kalçalarını okşamaya başlamış, bu nefis kadının tadını çıkartıyordu. Bir yandan da boşa geçirdikleri senelere yanıyordu. Canan öpüşmeyi kesip Mehmet’in kemerini çözüp pantolonunu çıkartmaya başladı. Mehmet de hemen yardım etti gelecek ödülü düşünerek. Pantalonuyla bokserını çıkarınca Mehmet’in penisi krallığını ilan edercesine dikilmişti. 18 cm’lik temiz, haşmetli bir penisi vardı Mehemt’in. Canan dün içini dağıtan penisi şimdi görüyordu. Gördüğü hoşuna gitmişti. Parmaklarıyla penisin üstünde gezindi. Pıt pıt atıyordu. Canan çok fazla bekletmeden Mehmet’in kucağına eğilerek Mehmet’in bu güne kadar yaşadığı oral seksi yapmaya başladı. Diliyle penisin tepesini yalayıp ağzına alıyor, sonra da alabildiği kadar emiyordu. Eliyle de taşaklarını okşuyor, Mehmet’i çıldırtıyordu. Eliyle taşaklarla makatı arasındaki bölgeyi okşayarak zevki arttırıyordu. Penisin yeterince sert olduğuna karar verince yavaşça ayağa kalktı. Mehmet yalvaran gözlerle Canan’ a bakıyordu. Canan yavaşça elbisesinin fermuarını açtı. Çok yavaş hareketlerle soyunuyor, Mehmet’e mükemmel bir show yapıyordu. Siyah iç çamaşırlarıyla kalınca sırtını Mehmet’e döndü. Mesajı alan Mehmet, hemen kalkıp sütyeni açıp Canan’ın omuzlarını, boynunu öpmeye başladı. O arada elini Canan’ın stringinden sokup kadınlığını uyarmaya başladı. Mehmet’in parmakları çok becerikliydi gerçekten. Canan’ın aklını başından alıyordu. Yavaşça iç çamaşırını da çıkartınca Canan Mehmet’ i itip koltuğa oturdu. Sağ ayağını Mehmet’e uzattı. Mehmet diz çöküp sırayla ayakkabılarını çıkardı. Canan çoraplarını ayaklarını Mehmet’in göğsünde gezindirdi bir süre. Sonra da ayaklarıyla penisi sıvazlamaya başladı. Mehmet patlamak üzereydi artık. Dayanamayıp Canan’ın kadınlığına saldırdı resmen. Yalıyor,emiyor, dilini sokabildiği kadar derinlere sokuyordu. Canan kendini koyvermişti. Düşünme yeteneğini kaybetmiş, kendini Mehmet’e teslim etmişti. Mehmet birden yalamayı kesip Canan’ı kucaklayıp ters çevirip kendisi koltuğa oturup, Canan’ı da kucağına oturtmuştu. Hiç oyalanmadan penisini dibine kadar geçirmişti. Bu kadar ıslak olmasa Canan’ın canı çok yanardı ama şu an zevkten uçmasına sebep olmuştu ancak. Mehmet Canan’ın alışması için biraz bekledi. Canan kendine gelip içindeki azmana alışınca yavaş yavaş oturup kalkmaya başladı. Tempoyu kendisi belirliyordu. Mehmet dayanamayıp daha önce ilgilenemediği Canan’ın göğüslerini yumuluyordu. Canan göğüslerinden çok uyarılırdı. İyice aklı başından gitmişti. Mehmet acımasızca sömürüyordu resmen. Emiyor,ısırıyor taş gibi memelerin hakkını veriyordu. Canan canı yanınca tırnaklarını Mehmet’in sırtına saplamış ama Mehmet umursamamıştı bile.Zevkten gözü dönmüştü. Mehmet, Canan’ın kalçalarına ellerini pençe gibi geçirmiş, kucağında zıplatıyordu. Neden sonra orta parmağını Canan’ın arka deliğine geçiriverdi. Canan’ın hiç alışık olmadığı bir şeydi ama hoşuna gitmiş,aldığı zevki artırmıştı. Sanki iki erkeğin arasında tost olmuş gibiydi. Gözlerini kapatıp kocasının da kendisini arkadan becerdiğini düşledi. Kocası görse ne derdi acaba ? Mehmet kucağında Canan’ı zıplatırken, arka deliği de yavaşça parmaklayarak Canan’ın teriyle bir taraftan genişletiyordu. Canan farkında değildi ama Mehmet niyeti bozmuştu. Canan’ı kucaklayıp yatağa götürdü. Bu arada çılgınca öpüşüyorlardı. Canan’ı yatağın ucuna yatırıp bacaklarına omzuna aldı. Mehmet ayakta duruyordu. Sertçe pompalamaya başladı. Neden sonra yatağa iyice yerleştiler. Mehmet Canan’ı iki büklüm yapmıştı. Boşalmaya yaklaştığını hissediyordu. En onunda Canan’ı domaltıp kadınlığını yakamaya başladı. İyice yüzü koyun yatırıp altına bir yastık koyup kalçalarını yukarı kaldırdı. İki deliğini de hırsla yalıyor, hem boşalmasını geciktiriyor hem de Canan’ın küçük deliğini ıslatıyordu. Canan daha önce hiç arkadan vermemişti. O yüzden hazırlığın ne için olduğunu anlamamıştı. Mehmet kendini Canan’ın üstüne yerleştirip penisini Canan’ın kadınlığına gömdü. Sertçe bir kaç pompalamadan sonra iyice yumuşattığı arka deliğe giriverdi birden. Canan da şimşekler çakıvermişti birden. Mehmet, Canan’ın karşı koyacağını bildiğinden 19’luk penisini köküne kadar sokmuştu. Canan avaz avaz bağırıyordu. Mehmet köküne kadar girmiş şekilde bekledi biraz. Canan’ın boynunu kulaklarını emerek biraz ateşini alarak rahatlatmaya çalıştı. Canan çıkması için yalvarıyordu ama Mehmet’in öyle bir niyeti yoktu. Canan biraz sakinleşince pompalamaya başladı. Yarısına kadar sokup çıkarıyordu. Böyle olunca Cana da rahatlamış, zevk almaya başlamıştı. Mehmet boşalacağını hissedince hızlandı tekrar. Kasıklarının kalçalara çarpma sesleri odayı doldurmuştu. Son raddeye gelince iyice başına kadar çekip öyle sokmaya başladı. Canan’ın acı zevk karışımı çığlıkları da ortalığı inletiyordu. En sonunda son bir darbeyle Mehmet küçük deliğe kökleyip içindeki her şeyi boşaltmaya başladı. Uzun zamandır böyle zevk almamıştı. İçinden çıkmadan sarılıp yan şekilde yattılar. Devam edecek halleri kalmamıştı. Mehmet iyi geceler sevgilim deyip bir öpücük kondurdu Canan’ın dudaklarına. Canan da aynı şekilde cevap verdi. Sonra kendilerini bekleyen güne hazır olmak için iki sevgili gibi sarılarak kendilerini uykuya bıraktılar.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Üniversiteli Kızdan Lüks Fahişeye! – 6 –

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Üniversiteli Kızdan Lüks Fahişeye! – 6 –
Kerim beyin misafirleri gelmişlerdi. Onları karşıladık. Benim üzerimde siyah deri bir süper mini etek, üst tarafta ise transparan beyaz bir gömlek vardı. Selinde ise süper mini kırmızı bir etek ve üzerinde sadece dar bir body vardı. İkimiz de çok seksi idik. Misafirleri salona aldık, içki ikram ettik. Selin esmer olanı, ben de kumral olanı seçmiştim, ama tam tersi oldu. Aslında ne fark ederdi ki, nasıl olsa ikisi de bizi bir güzel sikeceklerdi. Ben esmer olanın yanına geçtim, Selin de diğerinin. Hafif oynaşma başladık ve esmer olan bana, “Hadi odamıza çıkalım!” dedi. Ben de, “Burada beraber olsaydık?” dedim. Olmaz deyince, Selini ötekiyle orada bıraktım ve esmer delikanlı ile yukarı odaya çıktım…

Odaya önce ben girdim, peşimden o. Ve bana arkadan öyle bir sarıldı ki, sanki bu güne kadar hiç kadın görmemiş gibiydi. Ona sakin olmasını söyledim ve onu yatağa oturttum. Sonra önünde striptiz yaptım. Yarağı kazık gibi olmuş, pantolonun önünü kaldırmıştı, hemen yarağını özgür bıraktım, sonra tamamen soydum. Artık ikimiz de çırılçıplaktık. Yarağını ağzıma aldım ve emmeye başladım. Gittikçe büyüyordu ve ağzıma sığmayacak kadar büyümüştü. Artık cidden ağzıma girmiyordu, etrafını yalıyordum…

Sonra beni altına aldı, yatağa yatırdı ve boynumu emmeye başladı. Oradan memelerime geçti. Memelerimi emerken bir taraftan da eliyle amımı okşuyor, arka deliğime masaj yapıyor, beni kudurtuyordu resmen. Ve daha aşağılara kaydı dudakları. Dili amıma dokunduğu anda acayip bir sıcaklık hissettim amımda. Muhteşemdi bu çocuk, diliyle beni çok kısa sürede boşaltmayı başarmıştı bile. Bir taraftan amımı yalarken diğer taraftan arka deliğime üç parmağını sokmuştu. Artık ona yalvarır hale gelmiştim, “Hadi artık sikini sok!” diye yalvarıyordum resmen. Beni kırmadı ve bacaklarımın arasına girdi, yarağını amımın ağzına dayadı ve itmeye başladı. Yeni boşlamış olduğum için iyice kayganlaşan ve açılan amım, içine yarağı öyle güzel kabul ediyordu ki, bana verdiği zevk dayanılmazdı. Ama girmesi bitmiyordu bir türlü, artık içimde bir yerlere dayandığını hissediyordum. Biraz daha yüklenerek o kocaman siki tamamen gömmüştü içime…

Biraz bekledi ve hareketlenmeye başladı. Her giriş çıkışında aldığım zevk katlanarak artıyordu, üst üste orgazmlar yaşıyordum. Bir süre böyle devam etti, sonra sikini amımdan hiç çıkartmadan bacaklarımın ikisini birden aynı omzuna aldı ve öyle pompalamaya başladı. Yarağı sanki içimde iki katı kadar olmuştu. Ben artık zevkten dayanamıyordum, “Sik beni, beni bu güne kadar böyle siken olmadı, bu amcık sana kurban olsun, doyur beni aslanım!” diye çığlıklar atıyordum. Bir süre de böyle siktikten sonra yarağını amımdan çıkardığında, içimde kocaman bir boşluk hissetmiştim. Bu güne kadar o kadar çok erkekle sikişmiştim, amıma ve götüme bundan daha büyük yaraklar girmişti, ama hiç biri bu kadar zevk vermemişti bana…

Sonra beni dört ayak yaptı. Ne istediğini anlamıştım tabii ki, beni götten sikmek istiyordu. Ben de zaten onu götüme almak istiyordum. Hemen götümü yalamaya başladı, ama ben onu durdurdum ve hemen girmesini söyledim. Yeterince ıslak ve kaygandım zaten ve bir an önce o muhteşem sikin götüme girmesini, beni zevkin doruklarına tırmandırmasını istiyordum. O da hemen yarağının başını kara deliğimin üzerine getirdi ve itmeye başladı. İlk anda hafif bir zorlanma hissettim, ama benim için bu problem değildi, zira daha önce daha kalınlarını almıştım götüme. Götümde ilerlemeye başladı ve yavaş yavaş dibini buldu. Kasıklarını kalçalarımda hissettiğimde muhteşem zevk alıyordum. Ve git gel yapmaya başladı. O pompaladıkça ben zevk çığlıkları atıyordum. Gittikçe hızlanan bir tempo ile pompalıyordu. Bir yandan da memelerimi okşuyor, sıkıyordu…

Bir süre böyle devam ettik ve sonra onu yatağa yatırdım, üzerine çıktım, sikini tekrar götüme yerleştirdim ve üzerinde zıplamaya başladım. Hızla zıplıyordum ve yine boşalmıştım. Onun üzerine doğru uzandım, dudaklarımız birleşti ve alttan halen götüme pompalamaya devam ediyordu. Sonunda gelmek üzere olduğunu söyledi. Hemen üzerinden indim ve yarağını yalamaya başladım. Fazla sürmedi, ağzıma boşalmaya başladı. Hepsini yuttum. Tadı harikaydı. Bana iltifatlar yağdırıyordu. Ben de ona, “Hadi aşağı inelim, diğerleri ne yaptı bakalım!” dedim. Çıplak şekilde indik aşağı…

Selin diğerinin üzerinde zıplıyordu, o da da alttan Seline pompalıyordu. Onun yarağı da, benim yediğim kadar vardı. Fazla sürmedi oda Selin’in içine boşaldı. Selin’in de halinden defalarca boşaldığı belliydi. Delikanlılar bizi bitirmişlerdi. Esmer yakışıklım beni, yani sekse doymayan Aysun’u doyurmuştu. Biz birer kez de eşleri değişerek sikişmeyi düşünürken, onlar gitmeleri gerektiğini söylediler. Ben de hemen esmere cep numaramı verdim ve beni mutlaka aramasını söyledim. O da memnuniyetle kabul etti. Sonra Kerim beyin evinden ayrıldık. Ertesi gün Selinle Kerim beyin ofisine uğrayıp, hediyelerimizi (Çeklerimizi) aldık.

Aradan 3 gün geçmişti, ama benim aklım halen o esmer yakışıklıdaydı, aramamıştı. Kocam Anıl yine her zaman olduğu gibi, her gece beni bir güzel götten sikiyor, zevkini alıyordu. Ben de zevk alıyordum, ama o esmerden sonra kocamın götümü sikmesi biraz boş geliyordu. 1 hafta sonra telefonum çaldı, esmer yakışıklım arıyordu. Buluşmak istediğini ve o günkü arkadaşıyla beraber olacağını söyleyip, Selin’i de getirmemi istiyordu. Ben de kabul edip, ertesi güne randevu verdim. Hemen Selin’i aradım haber verdim, o da çok sevinmişti bu habere. Hem bu kez eşleri değiştirerek de sikişecektik…

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

İlk açılışım, devamı gelmedi =(

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

İlk açılışım, devamı gelmedi =(
21 yaşımdayken internetin hayatıma girmesiyle önce gabile sitesini keşfetmiştim. Burdan bir kaç kişi ile buluşma aşamasına gelene kadar güzel sohbetlerimiz olmuş ama iş buluşmaya geldiğinde hep engeller cevapsız mesajlar ile sanal kişilerin varlığını öğrenmiştim. Daha sonra facebook ile başlayan sosyal medya platformlarıyla acaba buralarda böyle şeyler olabilir mi diyerek bir kaç tuş ile araştırma yaparak gay sayfalarını keşfetmiştim. Ne yazık ki bir sürü insanın olmasına rağmen burda da bir çoğu sanal, anlayışsız hanzo tipli abazalar, resim gönder tel ver deyip kendini hiç bir şekilde tanıtmayan sahtekar kişilerden geçilmiyordu. Ama ben yinede geceden geceye haftada bir iki gün olsun arayışlarıma bir umut ile devam ediyor elbet bir gün birini bulacağıma inanıyodum.
Ta ki 24 yaşıma geldiğim de ben de artık dayanamaz bir hale gelmiş gece gündüz sikilmek arzusunu içimde bastıramadan düşünmeye engel olamıyordum.
Bir cuma akşamıydı, arayışlarıma artık ne olursa oksun eli yüzü düzgün biri çıksın karşıma çok irdelemeden vereceğim diyerek başlamıştım. Bir kaç sayfada ilan verdikten sonra gelen mesajlara olabildiğince yanıt veriyor çoğunu engelliyordum haliyle… Mesajlardan gelen bi tanesinde sarışın yakışıklı bir erkek düzgün uslubuyla diğerlerinden ayırmıştı kendini. Profil resmi kendisinin olduğunu ispatladıktan sonra Uzun süren bir konuşmadan sonra 34 yaşındaki selim ile buluşma kararı almıştım. Tek yaşayan aktif gay biriydi. Çok fazla soru sormuştum sabırla cevaplamıştı, çok hoşuma gitmişti. Umarım herşey yolunda gider diyerek ertesi gün hazırlanıp evden çıktım. Minibüse binip yola koyulmuştum. Çok heyecanlıydım çünkü ilk kez bir gay ilişkiye girecektim. Bu arada minibüste herkesle gözgöze geliyordum sanki benim sikilmek üzere olduğumu biliyorlarmışcasına çok utanıyordum her bir kişi ile göz göze gelince… Adrese vardığımda beni karşıladı selim. Havadan sudan derken kahvelerimizi içtik ve
-ilkten heyecanlandırmayayım seni bu kadar hadi odaya geçelim dedi.
Odaya geçince bana sarılıp öpmeye başladı. Çok tuhaf gelmişti. Bir erkekle öpüşüyordum deli gibi. Sonra eşomanını çıkarıp yatağa geçti
-hadi soyun gel dedi
Üzerimdekileri ellerim titreyerek çıkarıp kenara koydum ve yatağa geçip öpüşmeye devam ettik. Selim benden önce soyunmasına rağmen heyecan ve acemilikten dolayı sikine bi kere bile bakmamıştım. Öpüşmek biraz hoş gelsede ben artık sikini merak ediyor onu tadmak istiyordum ve pozisyonumu değiştirip sikine doğru uzandım.
+vay be bu şimdi benim mi olacak. Ne kadar da iriymiş acaba tadı nasıl diye içimden geçirdim.
Biraz sıvazladıktan sonra önce dilimle dokundum. Sonra yalamaya ve ağzıma sokmaya başladım. İlk başta tadı çokta lezzetli gelmesede emdikçe aldığım tad artıyordu. Yinede acemilik gay hislerimin biraz üstüne çıktığından sıkıldım ve artık anal yapmak istediğimi söyledim.
Selimin yönlendirmesi ile yüz üstü uzandım. Selim bi tükürük deliğime birde sikine sıvayıp yavaş yavaş sokmaya başladı. İşini o kadar iyi uapıyodu ki o “ilk sikilmede çok acıdı” lafları yalanmış diyede düşündüm. Belk**e sert birine denk gelsem böyle düşünmezdim =)
Biraz gidip geldikten sonra belimden tutup domaştarak devam etti. Dolaptaki aynadan kendimi izliyordum. Çok güzel sikiyodu, yavaşladığında ben ileri geri hareket edip aldığım zevkin kesilmesine engel olmaya çalışıyordum. 15 dk kadar bu şekilde devam ettik ve Selim hırıltı ile boşalıp son damlalarınıda kökleyerek bıraktjktan sonra lavaboya gidip temizlendi. Salona geçip bir iki konuşma yaptıktan sonra ansızın çıkan misafir haberiyle ayrılmak durumunda kalmıştım.
Aslında bu beni çok sinir etmişti. Oysa biraz daha sikilmek istiyordum. Bana biraz kovulmuşum gibi geldiği için bi daha aramamıştım. İlk tecrübem =)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Baldızımın hayaliyle yanıyorum..

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Baldızımın hayaliyle yanıyorum..
Evlendiğimizde baldızım küçük bir okullu kızdı. Sempatik, şişman, yaygaracı bir kız.. Ama iki yıl içinde gelişti, serpildi, genç kız oldu.. Hem de ne kız.. İncecik belli, düzgün bacaklı, iri göğüslü, afet mi afet bir şey.. O etli dudakları, iri yeşil gözleri, uzun sarı saçları, havalı yürüyüşü bütün erkekleri dönüp baktırıyordu kendine..

Hiç kötü gözle bakmadım ona.. Bize kalmaya geldiğinde sere serpe mini eteğiyle bacaklarını sergilediğinde, denize gittiğimizde mayosunu geren göğüslerini, önündeki kabarıklığı gördüğümde, banyodan havluya sarınıp ıslak saçlarıyla çıktığında, gezmeye gittiğimizde önümde diri kalçalarının etlerinin titrediğini, sağa sola sallanmasını izlediğimde…

External image
Yanındayken korumam gereken bir varlıktı o.. Karımın kardeşi.. Akrabam.. Sadece geceleri fantazilerimde benimdi.. Evlendi, yurtdışına gitti.. Yılda bir kez gelebiliyor, kısa süre kalıp gidiyordu. Daha da olgunlaşmış, harika olmuştu..

Hep hayallerimde sevişmeye devam ettim onunla.. Minik sahneleri büyütüp geliştirdim, hayaller kurdum, seviştim. Oturma odasında uyurken açılmış bacaklarını örttüm, gece hayalimde o bacakları açıp içine girdim, saatlerce evirip çevirdim, kıvrandırdım zevkten inlettim, bağırttım.

Bir gün gezmeye gitmek için giyindiğimiz sırada şiddetli karın ağrısı başladı. Makyaj için girdiği yatak odasından inlemelerini duyunca fırlayıp yanına gittim. Ellerini karnına bastırıp koca yatakta kıvranıyordu. İki büklüm oluyor, vücudu şekilden şekle giriyordu. Bu sırada acıdan kıvrandığında elbisesinin etekleri yukarıya toplandı, ince siyah çoraplı bacakları açıldı, küloduna kadar gözlerimin önüne serildi hazineleri…

External image
Şu seksi, beni bitiren çoraplardan giymişti, dantelli, işlemeli, külodu tanga idi, kadınlığının arasına girmiş, dudaklarının arasında kaybolmuştu.. Farkında değildi açıldığının.. İnliyordu, yatağın üzerinde sağa sola yılan gibi kıvrılıyordu vücudu..

Kucakladım, doktora götürmek üzere beline sarılıp merdivenlerden inmesine yardım ettim. Bacanak yoktu, ben vardım onu korumak için.. Düşmemesi için sıkı sıkı sarılmıştım. Sol kolum belinde, sağ elimle de parmaklarımı pençe gibi geçirdiğim sağ kolunu tutuyordum. İnleyip şikayet etti kolunu acıttığım için… Özür diledim.

Doktora gittik, gereken tedaviyi uyguladılar, ilaçlarını aldım. Bacanağa kızıyordu ilgilenmediği için, bana minnet dolu gözlerle bakıyordu… O gece ve sonrasında yeni fantaziler geliştirdim. O acıyla kıvrılan vücudu hayalimde zevkle kıvranıyordu, şehvetle sarılıyordu bana, duyduğu arzuyla, aldığı zevkle inliyordu, bağırıyordu fantazimde…

Ertesi sene izine yalnız geldi.. Takıldım ona,

– “Bacanağı yalnız bırakmasaydın Gülaycım. Yaramazlık yapabilir orada.. Ne de olsa serbest memleket sizin orası..” dedim.

– “Merak etme enişte.. Bacanağının o taraklarda bezi yok. Bir sene yalnız kalsa aramaz o..”

Şaşırmıştım.

– “İnsan senin gibi bir kadını yalnız bırakır mı hiç?” diyebildim.

– “Neden enişte? Ne olur ki..? Bende ne var?”

Gülerek işi şakaya boğdum ama sözlerim gerçeği yansıtıyordu,

– “Gençsin, güzelsin, çapkınlar seni rahat bırakmazlar.. Asılırlar.. Senin gibisini buldular mı kaçırmazlar kızım.. Hem yapayalnız bu kadar gün geçer mi?”

– “Sen varsın ya enişte..” dedi.

Değişik bir ses tonuyla söylemişti bunu… “Sen varsın ya.. Yalnız bırakma sen de.. Güzelsem bu güzelliği sen değerlendir, yalnızlığımı gider..“ diye yalvarıyordu sanki… Bir an gözlerinin için bakıp kalakaldım, ne diyeceğimi bilemedim. Bir an suskunluktan sonra ilave ediverdi,

– “Korursun yani beni… Çapkınlara yedirmezsin…”

– “İyi de sen burada, bacanak orada.. Hiç canı çekmeyecek mi? Sen de yoksun..”

– “Boş ver enişte.. Dedim ya, aramaz o.”

– “Peki sen Gülaycım? Sen de mi aramazsın?”

– “Bacanağını mı arayacağım? Bırak enişte…”

Sesinin tonundaki acılık içime dokunmuştu… Güzel, yeşil gözleri dolu dolu olmuştu. Uzatmadım ben de, Konu değişti, başka şeylerden bahsetmeye başladık.. Ama mesajı almıştım, bacanak doyuramıyordu onu.. Sekse açtı.. Eşime de anlatmış durumu.. Doğruydu.. İlgilenmiyordu bacanak onunla.. İş bahanesiyle dışarı çıkıyor, içiyor, evde tartışıyor, arkadaşlarıyla geziyordu..

Bir gün işten geldiğimde kapıda beni o karşıladı, sarılıp yanaklarımdan öptü, sonra çekilip bana baktı,

– “Üçgen vücutlu eniştem benim..” dedi.

Beğeni vardı gözlerinde.. Geniş göğsüme, geniş omuzlarıma bakıyordu. Yine işi şakaya boğdum,

– “Hadi canım, abartma..” diyebildim. Ama gece yattığımda yapmadığımı bırakmadım ona.. Altımda ezdiğimi, erkekliğimi bastıra bastıra kadınlığını ezdiğimi, zevkten bağırttığını hayal ettim..

External image
Ertesi gün telefonunun ayarlarını değiştirmemi istedi yanıma oturup… Hava sıcaktı, askılı ince bir bluz vardı üzerinde.. Ben telefonla uğraşırken eğilip istediği değişiklikleri söylüyor, yaptıklarımı izliyordu .. Başbaşa vermiştik .. Yanımda oturuyordu mini eteğiyle.. Gözümün ucuyla açılan bluzundan memelerini, o güzelim bacaklarını izliyordum ben de ..

İyice sokuldu, göğüsleri koluma temas ediyordu… Terlemeye başlamıştım.. Yalnız değildik, odaya girenler, çıkanlar, televizyon açık… Gözüm telefonda, bütün duyularım göğsünün yaslandığı sağ kolumdaydı.. Biraz daha yanaştı, göğsü kolumun pazusunda eziliyordu şimdi .. Hissediyordum, özellikle yapıyordu bunu .. Ama görüntüde tüm ilgisini telefona vermiş, göğsünün ezildiğinin farkında değilmiş gibiydi.. İçimden telefonu fırlatmak geliyordu.. Şeytan kulağıma fısıldıyordu sanki;

”At telefonu elinden.. Dön, tut kollarından sıkıca .. Gözlerinin içine bak.. Ne istediğini sor ona.. Ne yapmak istediğini sor .. Senin istediğin gibi o da seni mi istiyor .. Söylesin ne istediğini.. Sen de o ne istiyorsa yap ona.. Her istediğini ver… Seviş.. Öp.. Okşa..”

Ama yine hiç bir harekette bulunmadan bitti her şey.. Telefonu uzattım.. Teşekkür etti ilgilendiğim için…

Onların yanına gittiğimizde eşim yanımıza prezervatif almadığından oradan almak zorunda kaldık. Dile kolay, bir ay kalacaktık orada… Dil bilmediğimizden mecburen utana sıkıla baldızın yardımını istedi eşim. Eşimin,

– “Acaba geniş midir? Eniştene küçük gelmesin buranınkiler..?” diye sorduğunu duyduğumda baldızımın gözleriyle karşılaştı gözlerim.. Gözümün içine alev saçan gözleriyle bakıyordu. O gece karımla yalnız kaldığımızda kullandık prezervatifi… Gözlerimi kapadığımda baldızımın bana ilgiyle bakan gözlerini görüyordum karımın içinde gidip gelirken…

External image
Bir gece birlikte şehirdeki bir eğlence yerine gittiğimizde süper mini siyah eteği vardı altında.. Düzgün, sütun gibi bacakları ince siyah çorapları, ince yüksek topuklu ayakkabıları, askılı siyah dekolte bustiyeriyle yine o hayallerimdeki vamp kadın olmuştu. Bütün gece gözlerimi onun dans ederken kıvrılan seksi vücudundan alamadım. Nefisti..

Aklımdan çıkmıyordu hiç.. O gittikten sonra bir yıl boyunca kısacık beraberliğimizde yaşadıklarımızı düşünüyor, onları geliştiriyor, fantaziler kuruyor, senaryolar yazıyor, küçük anlık anılarla avunuyordum.

Eşimle sevişirken tahrik olabilmek için onun da yanımızda olduğunu, biz sevişirken yatağın kenarında bizim sevişmemizi seyrettiğini, eli eteğinin altında külodunun içinde kendini tatmin ettiğini, dayanamayıp soyunduğunu, çıplak vücudunun yanımızda, yatağımızda zevkle kıvrandığını, ablası ile sevişirken kendimi tuttuğumu, boşalmadığımı, o bittikten sonra baldızımla sevişmeye başladığımı, sekse susadığını, her isteğime arzuyla yanıt verdiğini hayal ediyor, bu hayalle olmadığım kadar sertleşiyor, eşime saldırıyordum.

External image
Geçtiğimiz yaz olan oldu. Yine işini bırakamayan bacanağı bırakıp çocuklarla gelmiş. Havaalanında karşıladık, özlemle sarıldım baldızıma.. Yanaklarından öptüm. Göğsüme bastırıp bir an sıkıca sarılıp bıraktım.. Gerçekten özlemiştim.

Önceden planladığımız gibi ertesi gün hep beraber Bodrum’a tatil köyüne gittik. Rezervasyonu baldızım önceden yurtdışından yaptırdığından yerli turist yoktu hiç.. Baldız çocuklarla yandaki bungalowda kalacaktı, ben ve ablası da geniş tek yataklı bir odada.. Hepimiz iki odaya dağıldık, eşim geniş yatağa serilip kaldı, yol yorgunluğu ve sıcak etkilemişti.. Bense hemen denize dalmak, uzun yolculuğun yorgunluğunu ve terini denizde atmak istiyordum. Hemen üzerimdekileri atıp çırılçıplak mayomu aramaya başladım. Bulduğum anda kapı açılıverdi, baldız fırtına gibi daldı odaya,

– “Haydi millet, biz denize iniyoruz, hazırlanın çabuk..” diye bağırdı neşeyle..

Öff.. Bir içim su gibiydi yine.. Genç kızlığındaki gibi değildi elbet, ama o balık eti vücudu kadınlığının en tatlı en gösterişli dönemini yaşıyordu .. İki çocuktan sonra hala taş gibiydi.. Göğüsleri daha da irileşmişti.. Bikinisinin üstü zor kapatıyordu memelerini.. Altını sormayın .. Minicikti.. Kadınlığının hemen üzerinde başlıyor, bacaklarının arasında mini bir üçgen görünüyordu sadece .. Yanları ip şeklinde fiyonk yapılmıştı. Çekiversen çırılçıplak her şeyiyle meydana çıkacaktı hemen.

Benim onu süzdüğüm gibi o da beni süzmüştü bir anda gözleri aşağıdan yukarıya beğeniyle gidip geldi bir an.. Birden başımdan aşağı kaynar sular döküldü.. Anahtarı üzerinde bıraktığımız kapıyı çalmadan aniden odaya dalan baldızımın seksi vücudunu seyrederken çıplak olduğumu tamamen unutmuştum. Ve seks abidesini izlerken doğal olarak erkekliğim sertleşmiş, dimdik oluvermişti. Hemen arkamı dönüp mayomu geçiriverdim altıma.. Eşimin gözleri kapalı, hiç bir şeyin farkına varmamıştı. Baldızımsa yanakları kıpkırmızı bana bakıyordu. Hiçbir şey olmamış gibi kollarımı açtım,

– “Ben hazırım.. Ama tembel ablan uyumak istiyor bu sıcakta..”

– “Yaa, başım ağrıyor yine.. Siz gidin olmaz mı?” dedi eşim gözlerini açmadan. “Sen klimayı ayarla, serin serin sessizlikte uyursam biraz kendime gelirim.. Siz çocukları alıp gidin, eğlencenize bakın..”

– “Tamam abla.. Merak etme, çocuklara biz bakarız .. Onlar çocuk havuzuna daldılar bile.. Sen dinlenmene bak.. Ben bütün yıl hasret kaldım güneşe.. Hemen gitmem lazım, hadi görüşürüz .. Hadi enişte, geliyor musun?”

– “Tamam Gülaycım.. Haydi gidelim.. Düş önüme bakalım..”

Konuşa konuşa o önden ben arkadan denize inen dar yolda ilerlemeye başladık.. Şimdi arkadan izliyordum onu .. Geniş kalçaları, ince beli harikaydı.. O ince bele bir de altın zincir takmış haspa, bitirdi beni.. Ayak bileğinde halhalı parlıyor, topuklu terliklerinin üzerinde seke seke, kalçalarını kıvıra kıvıra gidiyordu.. Mayomu zorlamaya başlayan sertliği olduğu gibi o kalçaların arasına yerleştirmek istiyordum.. O taş gibi yuvarlak kalçaların titremesini penisimin ucunda duymak istiyordum…

– “Yaa enişte, kusura bakma.. Kapıyı çalmam lazımdı, heyecandan aklıma bile gelmedi senin odanın ortasında mayo giyeceğin..”

– “Önemli değil canım.. Asıl sen kusura bakma .. Hata bende dediğin gibi.. Odanın ortasında mayo değiştirmek.. Mal mülk meydanda..”

Kahkahayla güldü,

– “Evet enişte.. Mal beyanında bulunman lazım senin ..”

Bu lafı duyunca gözlerimi zorla kalçalarından ayırıp yüzüne baktım, hem konuşuyor, hem de başını geri çevirmiş, bana bakıyordu. Kalçalarını seyrettiğimi anlamıştı.. Kızardım, O ise gülerek,

– “Böyle bakmaya devam edersen malın mülkün iyice artacak, ona göre…”

Cevap vermeye kalmadan çocuk havuzuna varmıştık.. Çocukları izledik, neşeyle suda çırpınıyorlardı..

– “Hadi enişte.. Bunların keyfi yerinde, biz denize atalım kendimizi..”

– “Gidelim baldız da..”

– “Eee.? Ne oldu? Gelmiyor musun yoksa?”

Çocuk gibi dudaklarını sarkıtarak sormuştu bu soruyu.. O köfte dudakları ye beni, ısır beni diyordu adeta.. Gülümseyerek,

– “Ben geliyorum kızım, yalnız sen mayo giymeyi unutmuşsun..” dedim bikinisinin altını göstererek.. Anladı, güldü kahkahayla.. Gülmesi de seksiydi bu kızın.. İnsanın içini eritiyordu..

– “Amaann enişteee…” dedi gülerek koluma girdi. “Deniz kenarı burası, herkes çıplak baksana..” diyerek etrafımızı gösterdi. Doğruydu, etrafta sadece yabancı turistler vardı, mayolu, bikinili, üstsüz, tangalı.. Boy boy, çeşit çeşit..

– “Ne bileyim kızım.. Onlar giyer, turist onlar..”

– “Tamam işte enişte..” dedi gülerek. “Ben de turistim, avrupadan geldim. Onlar gibi giyinebilirim ben de..”

– “İyi bari… Elin deymişken üstünü de çıkar, tam turist olursun onlar gibi…”

– “Niye olmasın enişte? Onlardan bir eksiğim mi var? Bak iyi aklıma getirdin…” demesiyle elini boynuna götürüp bikini üstünü indirivermesi bir oldu.

Hiç beklemiyordum bunu… Kalakaldım. İri memeleri tüm güzelliğiyle meydandaydı şimdi. Offf… Harikaydı… Elimi uzatıp avuçlamamak, o üzüm tanesi gibi olmuş meme uçlarını öpmemek için kendimi zor tutuyordum. Koluma girip ilerleyince kendime gelebildim.

– “Hadi gel enişte, denize girelim de kimse görmesin kıymetli baldızını.. Baldızını mı kıskandın yoksa?” Şakaya vurdum ben de,

– “Hayır canım… Sen çekinmeden malını mülkünü sergilediğine göre… Ben neden kıskanayım ki? Bacanak düşünsün…” dedim gülerek… O da güldü,

– “Merak etme enişte, senin bacanağın böyle şeylere aldırmaz.”

Suya girmiş, ilerliyorduk bunları konuşurken.. Dipteki çakıl taşlarından ayağını korumak için parmaklarının ucunda yürümeye çalışıyor, dengesini korumak için kolumu tutup bana yaslanıyordu.. Üstsüz memelerini yaslamayı da ihmal etmiyordu. Çaktırmamaya çalışıyordum, umursamaz gibi hareket ediyordum, ama bu yakınlık delirtiyordu beni… Derinlik fazla değildi, su hala belimizdeydi.. Biz konuşmaya devam ediyorduk,

– “Sen böyle afeti devran gibi ortalıklarda dolaşırsan ben kıskanırım tabi.. Dikkati çekiyorsun.. Erkekler dönüp sana bakıyorlar yiyecek gibi…”

– “Boş ver enişte.. Bakmaktan ne zarar gelir ki.. Güzele bakmak sevapmış derler.. Sen de beni güzel buluyorsun herhalde.. Az önce sen de bakıyordun onların baktığı yere..”

– “Yani bunda benim ne suçum var şimdi? Güzel de laf mı? Bir içim su gibisin.. Harikasın..”

– “Sahi mi enişte? Gerçekten bakılacak kadar güzel miyim?”

– “Sorman bile abes canım… Senin en büyük hayranın benim biliyorsun… Şu vücuda baksana.. Her yerin taş gibi… Fıstık gibi kadınsın.. Seninle olmak için dünyaları verir erkekler…”

– “Amann eniştee.. Utandırıyorsun beni… Abartma bu kadar, şımarırım yoksa..”

Durdum, kendime çevirdim, ellerini tutup havaya kaldırmış, vücuduna bakıyordum.. Dalgalarla minicik bikinisi bir görünüyor, bir kayboluyor, ıslak tenindeki ıslak ince bikini kumaşı kadınlığının kabarıklığını gizleyemiyor, tüm hatlarıyla belli ediyordu. Soğuk su iri göğüslerinin uçlarını kabartmış, üzüm tanesi büyüklüğünde beni delirtecek gibi görünüyordu. Ya o çıplak göğüslerinden dimdik aşağı inen kaslı göbeği.. İnsanın o göbek deliğini yalayası geliyordu.

– “Yalan mı söylüyorum kızım? Şu güzelliğe bak… Bu güzellikle bakılmak da, şımarmak da hakkın senin… Sen pazar günü doğdun herhalde Gülay” dedim şakalaşarak.. Güldü yine,

– “Ah sağol eniştem.. Teşekkür ederim..” deyip kollarını boynuma uzattı, öpmek için yanağıma uzandı.

Hafif eğilerek uzanmış, arada bir kaç santim mesafe bırakmıştı. Normal enişte-baldız öpüşmesi düşünüyordu herhalde. Ama bende dayanacak hal kalmamıştı. Beline sarılıp sertçe kendime çektim bir anda dudaklarının kenarından öptüm ben de… O vaziyette kalakaldık. Ne o kollarını çözmüştü boynumdan, ne de ben belini bırakmıştım. Öylesine duruyorduk yüzyüze.. Dudakları aralanmıştı. O etli dudakları… Gözlerime bakıyordu, gözlerimin içine.. O öpülesi göğüs uçları göğsüme sürtünüyor, bitiriyordu beni.

Kolumun çemberini biraz daha daralttım, hafifçe sıktım, biraz daha sıktım.. Göğüsleri göğsümde eziliyordu şimdi… Elimin birini aşağı kaydırıp kalçalarını da bastırdım. Kasıkları önüme yapıştı.. Suyun içinde bu afetle sarmaş dolaş olmam penisimi taş gibi yapmıştı. 20’lik kalın aletim mayonun içinde isyan ediyor, kabardıkça kabarıyordu..

Kasıkları bu kabarıklığa yaslanmıştı şimdi.. Dalgaların etkisiyle sağa sola öne arkaya sallanıyorduk, bu hareket de kasıklarımızın birbirine sürtünmesine yol açıyordu… Zonklamaya başlamıştı penisim… Damar damar attığını hissediyordum.. Acı veriyordu, patlayacak gibiydi…

– “Enişte…” dedi kısık sesle… Göğüsleri inip kalkıyordu, dudaklarını yaladı.. Kurumuştu dudakları..

– “Efendim canım..” Benim de ondan bir farkım yoktu… Olduğum yerde boşalacaktım nerdeyse..

– “Enişte, ben.. Ben…”

– “Söyle güzelim…”

– “Dizlerim titriyor.. Tut beni… Sarıl bana..”

– “Tutuyorum canım.. Merak etme… Seni bırakmam…”

Sımsıkı sarılmıştım… Kendimizden geçmiştik.. Etraftaki insanlar umurumuzda değildi.. Başını boynuma gömdü.. Alev gibiydi nefesi, boynumu yakıyordu.. Kalçalarında dolaştırdım elimi.. Islak bikini altını avuçlayıp sıktım suyun içinde.. Diğer elim sırtını, boynunu, saçlarını okşuyordu..

– “Enişte.. Yapma…” diye kıvrandı kısık sesle..

– “Ne yapmayayım Gülay?”

– “Bu yaptığını.. Yapma.. Yapamayız…”

– “Neden?” diye fısıldadım kulağına.. “Neden yapmayalım? Söyle bana..”

– “Doğru değil enişte… Biz.. ablam.. kocam…”

Bunları söylerken ne kollarını çözmüştü, ne de uzaklaşmak için çaba sarf ediyordu… Kollarımın arasında ezilmekten şikayetçi değildi… Ökseye yakalanmış kuş gibi titriyordu sadece… Dudaklarımla yanaklarını okşarken fısıldadım ben de,

– “Kocan yanında değil, her zamanki gibi.. Ablan da başı ağrıdığından ilacını almış, mışıl mışıl uyuyor, ben de yalnızım senin gibi.. İkimiz varız.. Sen ve ben.. Ben seni istiyorum.. Hem de yıllardır istiyorum seni biliyor musun?”

– “Biliyorum enişte… Bakışlarından.. Hareketlerinden.. Anlaşılmayacak gibi değil ki.. Öyle bakışın var ki içimi eritiyordu baktığın zaman..”

– “Peki sen? Sen istemiyor musun? Sen de açsın biliyorum.. Ablan anlattı neler olduğunu.. Salak bacanak seni ihmal ediyormuş hep..”

– “Doğru enişte.. Doğru.. Ayda bir aklına eserse istiyor beni.. O da benim zorumla oluyor ya… Olduğu da iki dakika… Ne öpmek, ne sevmek… İki dakikada bitirip arkasını dönüyor bana.. Ben de kadınım enişte.. Mutlu olmak benim de hakkım… Başka erkeklere gidemedim.. Orospu olmak istemedim… Lezbiyen ilişkiye bile girdim.. Ama olmuyor.. Aynı şey değil enişte.. İçime attım her şeyi… Neler yaptım ilgisini çekmek için.. İç çamaşırları, giysiler, jartiyerler, kokular..”

External image
– “Ooohhh… Anlatma Gülay, bitiriyorsun beni.. Seni o şekilde görmek için neler vermezdim..”

– “Bak işte enişte.. Sen anlatmamla tahrik oluyorsun, kocam yanımdayken ilgilenmiyor.. Hem.. şey..”

– “Söyle canım, çekinme.. Çekinecek bir şey kalmadı artık.. Sen beni gördün.. Ben seni görüyorum..”

– “Doğru.. Seninkini gördüm.. Bizim sorunumuz da bu galiba..”

– “Neymiş sorun? Anlayamadım..”

– “Küçük enişte.. Kocamınki küçük.. Seninkinin yanında ufacık kalır.. Şimdi anlıyorum .. Senin bacanak komplekse girmiş, ondan sevişmiyor benimle.. Seninki gibi değil.. Bu..”

Başını çevirip etrafa bakındı.. Kimse ilgilenmiyordu bizimle.. Herkes kendi halindeydi.. Elini aramıza soktu, suyun altında mayomun üstünden sertliğimi avuçlayıverdi… Beklemiyordum bunu.. İrkiliverdim. Bir inilti koptu benden..

– “Ohh.. Gülayy… Ne yapıyorsun?”

– “Mmmm.. Enişte… Lütfen bırak.. Dokunayım ona..”

Eli mayonun dışından sertleşmiş, taş gibi olmuş organımı okşuyordu, gözleri yarı kapalı zevkle yapıyordu bunu.. Ben de elimle yandan mayomu hafif indirdiğimde suyun içinde bile alev gibi yanan parmaklarını penisimin gövdesinde hissettim. Parmaklar gövdeyi sıkıca kavrayıp sıktı.. Dudaklarını uzattı, önce yavaşça dudaklarımla okşadım, sonra alt dudağını emmeye başladım.. Kısık sesle,

– “Enişte.. Ne kadar güzel.. Damarlarını hissediyorum.. Ne olur götür beni.. Seviş benimle.. Dayanamıyorum artık.. Ohhh.. Hadi enişte.. Yanıyorum ben.. Söndür baldızının ateşini enişte…”

– “Ben de dayanamıyorum canım.. Bitirdin beni… Boşalmak üzereyim….”

– “Boşal enişte…” diyerek parmaklarının baskısını arttırdı. Denizin ortasında, milletin içinde, etrafa çaktırmamaya çalışarak suyun içinde mastürbasyon yaptırıyordu bana… Fazla dayanamadım, menilerim deniz suyunun içinde yayılmaya başladı. Kasılmalarım bitince dudaklarıma uzanıp öptü, öpüştük. Sabırsızlıkla elimi tutup çekmeye başladı beni,

– “Haydi gel eniştem..”

Mayomu çekip baldızımın ince beline sarıldım, sarmaş dolaş sahile çıktık. Şezlongun üzerinden bikinisinin üstünü ve eşyalarımızı alıp hızlı adımlarla çocuk havuzunun yanından geçtik. Animatörler çocukları toplamışlar, eğleniyorlardı. Dünyayı görmüyorlardı.. Hiç durmadan devam ettik tırmanmaya..

Bizim odanın kapısını yavaşça aralayıp içeriye baktım, karım ilaç şişesi başucunda derin uyuyordu hala.. Kapıyı örttüm yavaşça ve benden önce bungalowa girip kapıyı aralık bırakan baldızımın yanına koştum.. İçeri girip kilidi çevirdim.

İnanamıyordum… Yıllardır hayalini kurduğum şey gerçek oluyordu… Karşımda duruyordu… O da benim gibi heyecan içindeydi.. Soluk soluğa gözlerini gözlerime dikmiş, ihtirasla bakıyordu bana.. Çıplak, sadece bikinisinin altıyla heykel gibi, tanrıça heykeli gibi duruyordu önümde… Göğüslerinin inip kalktığını görüyordum.. Uzanıp elini tuttum, kendime çektim.

– “Tatlım.. İstediğine emin misin? İstersen çıkıp gidebilirim şu anda.. Hiç bir şey olmamış gibi devam ederiz eski yaşantımıza..”

Sarıldı hemen.. Dudaklarını uzatırken fısıldadı..

– “Eminim enişte.. Hiç bir şey umurumda değil.. Bırakma beni.. Sarıl bana.. Sen istesen de bırakmam.. Kadınlığımı yaşat bana..”

Günah benden gitmişti artık.. Kucaklayıp kendime çektim, kollarımın arasına alıp dudaklarına yumuldum.. Sımsıkı sarmış, göğsümle memelerini eziyor, kalçalarını önüme bastırıyordum. Tek vücut olmuştuk.. Dudaklarını emiyordum… Dilimle aralanan ağzından içeri dalıp dilini okşuyordum.

Ensesinden, saçlarından tutup başını arkaya eğdim, dudaklarımı boynunda gezdirdim hafifçe, oradan göğüslerine kaydırdım. Denizde üstünü çıkardığından beri avuçlayıp öpmek için yanıp tutuştuğum göğüsleri en sonunda dudaklarımla buluştu. İrileşmiş göğüs ucuna dokunduğumda “Mmmm..” diye inledi.. Bir süre oynadım onunla.. Biraz dudaklarımla okşadım ucunu.. Biraz dilimle.. İnliyor, kıvranıyordu kollarımda..

– “Ohhh… Yapma enişte.. İşkence yapma bana.. Ahh… Çok güzel.. Em onu enişte.. Emmm..”

Ucunu alıp şiddetle emmeye başladım. Vakum gibi emiyordum memesini… Saçlarımın arasında parmaklarını dolaştırıyor, kendine çekiyor, inliyordu..

– “Ooohhh… Çok güzel… Mmmm… Emm… Oohhhh… Bitiriyorsun beni enişte… Ooohhhh….”

Bir sağ göğsünü emiyordum, yalaya yalaya diğerine geçiyor, onu emmeye, yemeye başlıyordum.. Kıvranıyordu kollarımda.. Göğüslerini bırakıp kollarından tuttum, geriye, iki adım ilerdeki geniş, çift kişilik yatağa götürdüm. Usulca yatırdım. Yarım bıraktığım yerden, memelerinden yalayarak aşağıya inmeye başladım..

Göbeğine gelmiştim. Dilimin ucunu göbek deliğine soktum, yaladım, ısırdım.. Dizlerimin üstüne çökmüştüm.. Şehvetle şişmiş, yumruk gibi kabarmış olan kadınlığı önümdeydi. Elimi zevk suyuyla ıslanmış minicik bikini altının fiyonklarına götürüp ikisini birden çözdüm.

External image
Şimdi gözümün önündeydi kadınlık organı.. Kıllarını ağdayla almış, sadece tam üzerinde ince, uzun bir tutam bırakmıştı. Kabarmış dış dudakları ayrılmış, pespembe iç dudakları vajinasının içinden fışkıran zevk suyu ile ıslanmış, ışıl ışıl parlıyordu.. Sular bacaklarını ıslatarak aşağıya süzülüyordu apış arasından…

Dilimle bastıra bastıra yukarıya kadar yalayıp aldım o zevk sularını… Kadınlığına geldiğimde dilimi çektim.. Başımı kaldırıp yüzüne baktım. Dudakları aralanmış, kısık gözlerle beni izliyordu.. Parmakları saçlarımın arasında duruyordu.. Gözümü aşağıya organına çevirdim, küçük bir öpücük kondurdum.

– “Oohhh.. Eniştee…” diye inledi anında..

Bir daha, bir daha öptüm, öpücüklerle dolaştım etrafında.. Bacaklarını pergel gibi açabildiği kadar açtı.. Şimdi tam anlamıyla çiçek gibi açılmıştı kadınlığı… Dudaklarımla öpüşür gibi kadınlığının dış dudaklarında gezindim. Dilimle yalamaya başladım.

Klitorisine değdirdiğimde ise elektrik çarpmış gibi titredi, saçlarımdaki parmakları kasıldı.. Parmaklarımı kalçalarına geçirip kendime çekerek sertleşmiş klitorisini emmeye, dudaklarımın arasına kıstırıp dilimle yalamaya başladım. Titremesi devam ediyordu, kasılmaları şiddetlendi, parmakları saçımı acıtmaya başlamıştı, çekiştirip duruyordu..
– “Aaahhh… Eniştee… Ne yapıyorsun bana… Ooohhh… Bitiriyorsun beni.. Geliyorumm…”

Aniden kadınlığını yalamayı bırakıp yukarı çıktım. Meme uçlarını sertçe dudaklarımın arasına alıp emmeye başladım. Ne yapacağını şaşırmış, yatak çarşafını avuçlarının içinde sıkıyor, başını sağa sola sallıyordu. Ben göğüslerine yükselince o da kollarını dolayıp kendine çekti sıkıca…

Zevkten kendini kaybetmiş, orgazm dalgalarıyla sarsılırken haykırmaya başlamıştı. Dudaklarına yumuldum. O etli, körpe dudaklarını emmeye başladım. Ağzımın içinde boğuldu zevk çığlıkları… Tırnaklarının sırtımı çizerken verdiği acıya aldırmadım. Ben de alt dudağını ısırdım.

Bir müddet sonra her şey duruldu. Fırtına geçmişti. Yüzüm boynuna gömülü, körük gibi soluyordum. O da nefes nefeseydi.Diri memeleri altımda inip kalkıyordu. Kendimi yana bıraktım, üstünden kayarak devrildim. Yan yana yatıyorduk şimdi. Baktım, dudağını ısırdığım yerde hafif bir kan damlası belirmişti. Dirseğimin üstünde doğrulup işaret parmağımla o kan damlasını aldım, kendisine gösterdim. Fısıltıyla,

– “Özür dilerim..” diyerek kan damlasını yaladım. Gülümsedi seks yorgunu bir ifadeyle…

– “Kanım sana feda olsun eniştem…” dedi. “Hayatımda böyle zevk duymamıştım. Hiç böyle orgazm olduğunu bilmiyordum. Zevkten bitirdin beni… Öldürdün zevkten…”

– “İnanamıyorum sana Gülay.. Bunca yıldır evlisin.. Nasıl olur?”

– “İnan enişte… İşte bu yüzden bıktım evlilikten… Filmlerde, pornolarda bu şekilde boşalan kadınları gördükçe, etrafımdaki kadınlar anlattıkça olamaz diye düşünüyordum. Ya bunlar yalan yapıyorlar diyordum, ya da ben kadınlığımı yaşamıyorum.”

External image
O anlatırken dudaklarımı tüy gibi dudaklarında, kulaklarında, yanaklarında gezdiriyordum. Boşta kalan elim ise boydan boya güzel vücudunu tavaf ediyor, her tarafını okşuyordum. Kah göğüslerini, kah dümdüz karnını, göbek deliğini, süs gibi bir şerit halinde bıraktığı kadınlığının tüylerini okşuyor, parmaklarımı az önce yaşadığı zevk kasırgasıyla sırılsıklam olmuş, ıslak am dudaklarında gezdiriyor, parmak ucunu klitorisine sürtüyordum.

Dakikalarca bu seksi yaratığa şehvetin en koyusunu tattırmak için uğraşmıştım ama ben hala aç duruyordum. Sertleşen ve kan hücumundan damarları parmak parmak kabarmış erkekliğim yan durduğumdan onun bacaklarına baskı yapıyordu. Okşamalarımın yanı sıra sertliği hisseden baldızım ürperiyor, tüyleri diken diken olmuş, klitorisi yine sertleşmeye başlamıştı.

Artık dayanamıyordum. Doğrulup bacaklarını araladım, ağırlığımı vermeden üzerine uzandım. Penisim bacak arasına baskı yapıyordu şimdi. Islak am dudaklarını okşadım penisimle. Kaygan sıvılar mantarımsı başını kayganlaştırmıştı. Islak ıslak parlamaya başlamıştı aletin kafası. Biraz daha devam ettim, klitorisine fırça çektim, suları akmaya başlayan kadınlık girişini, ıslak dudaklarını okşadım.

Sıcacıktı. Yanıyordu. Daha içine girmeden yangını hissetmeye başlamıştım. O da sertliği organında hissedince bacaklarını biraz daha araladı, derin bir “Ooohhh…” çekti… Boynuma sımsıkı sarılarak dudaklarımdan öpmeye,emmeye başladı. Ben kadınlığına fırça çekmeye devam ediyor, penisimi klitorisine bastıra bastıra boylu boyunca okşuyordum. Kalçaları hareketlenmeye başlamıştı, içine girmemi istercesine hareketler yapıyor, altımda kıvranıyordu. Nihayet dayanamadı,

– “Oohhh.. Hadi enişte… Sok artık… Yeter beklettiğin…”

– “İstiyor musun? Gireyim mi içine?”

– “Oh, evet… Gir… İçime gir… Sok onu içime… Dayanamıyorum artık… Sookkk..”

– “Oh… Ateş gibi yanıyorsun aşkım… Ama hemen giremem… İstemen lazım..”

– “İstiyorum ya enişte..”

– “Aşkım, ne istiyorsan adıyla söyle… Seni sikmemi istiyorsan sikmemi emret.. Söyle sikeyim mi seni? O fındık gibi, ıslanmış amına gireyim mi yarrağımla?”

– “Ohhh.. Evet eniştem… Evet… Sik beni… Deminden beri yalvarıyorum sok diye… Hadi artık… Sok o koca şeyini içime.. Yıllarca bunun hayalini kurdum. Ablamla sevişirken çıkardığınız sesleri dinleye dinleye, ablamın acıdan, zevkten bağırmasını duya duya kendimi tatmin ettim.”

“Kocamın altında yatarken seni hayal ettim. Üstümde yatanın sen olduğunu farzettim gözlerimi kapatıp… O kaslı kollarınla beni sımsıkı kucakladığını, üçgen vücudunla beni eze eze becerdiğini hayal ettim. Hele bu sabah seni çıplak gördüğümde öldüm, bittim enişte…. O andan beri bunu yemek için yanıyorum. Hadi artık…”

– “Biliyor musun, ben de seni hayal ettim hep… Ablanı sikerken karanlıkta senin yanımızda olduğunu, bizi izlediğini, seni de siktiğimi hayal ettim. Ablanla sikişirken yanımızda hep sen vardın.”

External image
– “Hadi enişte… İşte yanındayım.. Altındayım.. Sik beni… Amcığım sikini yemek istiyor… Oohhhh… Bak, nasıl yanıyor amım? Hadi artık… O koca sikini sok amıma… Sik baldızını… Mmmmm…”

– “Ohhh… Baldızım benim… Kaygan amcıklım… Merak etme… Öyle bir zevk vereceğim ki sana… Senelerin acısını çıkartacaksın.”

Sikimin başını am dudaklarına dayadım, yavaşça girmeye çalıştım. Ama bütün kayganlığına, akan zevk sularına rağmen zorlanıyordu. Gülay da başını kaldırmış, dudaklarını ısırarak benim içine girişimi izlemeye çalışıyordu. Dayanamadı, ellerini aramıza sokup kadınlığının dudaklarını ikiye ayırdı.

– “Ohhh… Hadi gir içime eniştemm.. Bak senin için açtım kapılarımı.. Hadi sok sikini… İçime sok.. Aahhh… Acıyor… Yavaş eniştem… Yavaş sik baldızını… Alışkın değilim böyle büyük yarak yemeye..”

– “Canım benim.. Merak etme sen… Senin canını yakamam.. Kıyamam sana… Yavaş yavaş sokarım sikimi… Alıştıra alıştıra… Islata ıslata… O güzelim amcığına kıyamam ben… Ohhhh… O kadar dar ki… Sanki bakire amı gibi…”

– “Aslan eniştem benim… Errkeğimm… Ooohhhh… Senin koca sikini yemeden önce bakire sayılırım ben… Kocamın küçük pipisi açamadı amımı.. Doyuramadı beni… Ooohhhhhh…. Aslan eniştemm… Sik baldızını… Bacanağın güzel sikemedi beni… Sen sik… Yarrağa doyur baldızını… Ooohhh… Bak başı girdi içime… Ooohh.. Tokmak gibi duruyor kapımda..”

Yavaş yavaş ilerlemeye başladım. Baldızımın daracık amcığını yara yara giriyordum. İki santim ileri, iki santim geri… İki ileri, bir geri… Dediğim gibi, alıştıra alıştıra, yara yara… Yarısına kadar soktum, bekledim. Yavaşça ucuna kadar geri çekilip tekrar giriyordum, amından akan sular boydan boya ıslatıyordu sikimi.. Baldızımın gözleri kaymaya başlamış, dudakları terlemişti. Kesik kesik soluyordu. Ellerini belime koymuş, ben bastırdıkça tutup engel olmaya çalışıyor, acısı geçince tekrar çekerek girmemi istiyor, girişi idare ediyordu. Yarısına kadar sokmuştum. Durup bekledim biraz… Sonra omuzlarından tutup aniden bastırıverdim.

External image
– “Aaahhhhhhhh…” diye bir çığlık koyuverdi. “Yardın enişteee… Koca sikin öldürdü beni… Dur nolur… Kıpırdama… Bekle biraz… Alışsın… Ooohhh… Hiç böyle yememiştim… Harikaymış… Amımın içi beton dökmüş gibi.. Kol girmiş gibi enişte.. Anlatılmaz bu zevk… Ne kadar güzelmiş kalın siki içime alması… Hem acıyor, hem zevk duyuyorum… Ooohhhh….”

Kıpırdamadan durup bekledim ben de… Sonra eğilip dudaklarını yalamaya, öpmeye başladım.. Kulak memelerini, boynunu… Daha da eğilip memelerine uzandım… Uçlarını emdim. İnlemeye başladı yine.. Emerken sikimi milim milim oynatmaya başladım amında… Sonra git gellere başladım. Yavaş… Santim santim… Çektim yukarı, ucu göründüğünde tekrar yavaşça, yara yara girdim. Baldızımın sesi, soluğu kesilmiş, tüm dikkati, tüm duyuları içine girmekte olan sikimde toplanmıştı.

Kasıklarım kasıklarına, sikimin başı ta dibine değdi, bastırdım, klitorisini tüm ağırlığımla ezdim, tekrar yavaşça geri çıktım. Sürekli aynı hareketi yapıyordum. Gülay yine inlemeye başlamıştı. Tırnakları sırtımda geziniyor, başını istemsiz bir şekilde sağa sola sallıyordu. Kuruyan dudaklarını diliyle ıslatıyordu.

O minik pembe dilini görünce dayanamadım, eğilip öptüm o ıslak dilini… Dilimle okşadım. İnlemeleri ağzımın içinde kayboluyordu. Parmakları sırtımı okşayarak kalçalarıma inmiş, bacaklarının arasında sürekli hareket halinde olan kalçalarımı okşuyor, tırnaklıyordu şimdi… Ağırlığımı tek dirseğime verip sol elimle memelerini okşuyor, parmaklarımla meme ucunu sıkıp okşuyordum. Hızlanmaya başladım. Mors alfabesi gibi çalışıyordum. İki uzun bir kısa.. İki kısa, bir dip… Kasıklarımdaki uzun süredir almadığım uzun kıllarla sertleşmiş klitorisini kah okşuyor, kah bastırıp eziyordum.

– “Ohhh… Eniştem… Nasıl zevk bu? Oohhhhh…. Sevişmek buymuş demek ki… Hadi hızlan enişte… Vur içime… Dibime göm sikini… Amıma göm… Ohhhh… Koca yaraklı eniştem benim… Harika sikiyorsun… Erkeğimm… Kocamm… OOohhhh… Geçirr… Tokmakla… Yar beni… Amımı yar.. Aaahhhh… Ooohhh… Hiç böyle sevişmedim eniştemm.. Hiç böyle sikilmedim… Güçlü erkeğim benim… Bastır… Ez beni… Kemiklerimi kır… Sik…”

External image
– “Doğru mu söylüyorsun Gülay? Zevk veriyor mu sikim sana? Ooohhh… Bitiriyorsun beni aşkım… Amcığın zevk veriyor bana… Dar amcıklı baldızım benim… Sikimi eldiven gibi sardı amcığın… Çok zevk alıyorum… Mmmm…”

– “Evvet enişte… Evvett… Koca sikin öyle zevk veriyor ki… İçimi doldurdu sikin… Ooohhh…. Damarlarını hissediyorum sikinin… Kafası yumruk gibi yarıyor amımı… Duyuyorum… Hissediyorum… Aaaahhhh…. Geliyorummm…”

Çırpınmaya, kasılmaya başlamıştı yine… Kalçaları inip kalkıyor, dişleri kenetlenmiş, arasından tıslayarak nefes alıp veriyor, başını sağa sola atıyordu. Çığlık atıyordu artık… Kimseyi umursadığımız yoktu o anda… Duyacaklarmış, göreceklermiş… Dünya yıkılsa aldıracak halde değildik ikimiz de… Benim de dayanacak halim kalmamıştı..

– “Ben de geliyorum… Çıkayım mı aşkım?” diye sorabildim soluk soluğa…

– “Hayır… içime boşal enişte.. Korunuyorum… Boşal… Sula içimi… Hadii…”

Daha fazla tutamadım, son bir hamleyle sikimi dibine kadar kökledim kaldım. Fışkırmaya, bağıra bağıra içine boşalmaya başladım. Bitmek bilmiyordu püskürmem…

– “Aaaahhh… Çok güzelll… İçimi yaktı döllerin… Sıcacık… Ooohhh…”

Üzerine yığılıp kaldım. Nefes nefeseydik.. İçinden çıkmamıştım… Hala kasılıp duruyordu… Kolları, bacakları kenetlenmiş vaziyetteydi hala… Sonunda sakinleşti… Duruldu… Gem vurulmaya çalışılan kısrak gibi bir kaç kasılma daha yaşadı, sonra hareketsiz kaldı… Yanına devrildim… İçine boşalttığım spermlerim, ağzı açık kalan kadınlığından aşağı süzülüyor, yatağın üzerine akıyordu. Göğsü inip kalkıyor, dudakları örselenmiş, ağzı açık nefes almaya çalışıyordu. Uzanıp bereli dudaklarına yavaşça bir öpücük kondurdum.

Dudakları kıpırdadı, parmağımı bastırıp susturdum. Söylenecek tek kelime yaşadığımız büyüyü bozacak gibi gelmişti o anda… Yeşil gözleri doymuş, mutlu, hayatından memnun bir kedi gibi bakıyordu bana…

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Evli Kadınlarla Seks Tabum!

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Evli Kadınlarla Seks Tabum!
Evli Kadınlarla Seks Tabum! (Serdar 29 Y., İstanbul)

Yengemle Yatay Dans hikayemde anlattığım gibi, beni ne kadar rahatsız etse de, vicdanımı sızlatsa da, artık öz yengesi ile birlikte olmuş biriydim. Ve bu durum benim sekste evli kadınlardan uzak durma tabumu da yıkmıştı. Kısa bir süre sonra bir şirkette muhasebe sorumlusu olarak işe başlamam ile hayatıma giren Nalan abla ise hayatımın tamamen değişmesine sebep olacaktı.

Nalan abla, işe başladığım firmanın yemek ve temizlik işlerini yapan, 39 yaşında, evli, ama çocuğu olmayan bir kadındı. Yaptığı işe ve gelirine göre güzel giyinen, kolundan boynundan altın takıları eksik etmeyen, güzel konuşan, zeki bir kadındı. Sanki bu işi zevk için yapıyormuş gibi bir havası vardı. Sıcakkanlı, cana yakın, çok çalışkan, çok temiz ve harika yemekler yapan Nalan abla, şirkette herkesin sevdiği ve ‘Abla’ diye hitap ettiği bir kadındı. Onu asıl diğer kadınlardan farklı kılan yanı ise, o inanılmaz derecede çekici ve buram buram seks kokan, her erkeğin dikkatini çekmeyi sağlayacak vücuduydu. Uzun boylu, dolgun diri hatlarıyla çok güzel kalçaları ve büyük göğüsleri olan bir kadındı. Özellikle kalçaları çok güzeldi. O güne kadar görmediğim güzellikte olan kalçaları ilk gördüğüm anda dikkatimi çekmiş, çalışmaya başladıktan sonra ise gözüm hep Nalan ablanın vücudunda olmuştu.

Konuşmayı seven bir kadındı, onun bu özelliği benim kibarlığım ve tatlı dilimle birleşince, kısa sürede yakınlaşmıştık. Özellikle haftanın iki günü temizlik için odama geldiğinde sürekli konuşuyor, bu sayede de birbirimiz hakkında bilgi sahibi oluyorduk. Kocasının taksi şoförü olduğunu, çocuklarının olmadığını ve maddi şartlardan dolayı bu işi yaptığını bu sayede öğrenmiştim. Maddi şartları öne süren Nalan ablanın giyimi ve özellikle de altın merakı ise daha çok dikkatimi çeker olmuştu. Bir taksi şoförünün kazandığı parayı az çok biliyordum. Nalan ablanın maaşını da bildiğim için, tüm bunları üst üste koyunca gizlediği bir şeyler olduğu düşüncesine kapılmış, ama pekte oralı olmamıştım. Nalan abla beni ne kadar etkiliyor olsa da, aynı iş yerinde çalışıyor olmamız ve iş harici görüşemiyor olmamızdan dolayı ona karşı bir adım atmaya korkuyordum…

7 ay kadar böyle geçmişti. Nalan ablaya karşı adım atmamı sağlayan olay ise onun bir gün bana sorduğu bir sorudan sonra oldu.

– “Serdar, senin kimsen yok, yalnızlık zor, evlenmeyi düşünmüyor musun?”

– “Düşünmüyorum abla, ama bir gün karşıma senin gibi biri çıkarsa evlenirim!”

– “Benim ne özelliğim var ki?”

– “Çok çalışkansın abla, çok temiz ve çok güzel bir kadınsın, özellikle yemeklerine bayılıyorum!”

– “Teşekkür ederim Serdar! Dediğin kadar güzel değilim, ama yemek konusunda haklısın, sen bir de evde yaptığım yemekleri görmelisin!”

– “Kocan çok şanslı o zaman abla! Ama biz de burada yaptıklarınla idare ediyoruz!”

– “İstersen bir gün sana özel yemekler de yaparım!”

– “Nasıl olacak o dediğin abla?”

– “Haftasonları evdeyim, sen de müsaitsen, bir haftasonu evine gelir sana yemekler yaparım!”

– “Çok isterim abla, ama kocan bir şey demeyecek mi?”

– “Kocam bana karışmaz, dışarı çıkıyorum derim ve sana gelirim!”

– “Öyleyse isterim abla!”

Bu konuşmamız üzerinden birkaç gün geçti. Cuma günü, Nalan abla, “Yarın müsaitsen sana geleyim!” dediğinde, “Olur!” diyebildim. Birbirimize telefonlarımızı verip, evimin adresini tarif ettim ve Cumartesi günü görüşmek üzere sözleştik…

Cumartesi günü öğlene doğru telefonum çaldığında, heyecanla telefonumu açtım. Nalan abla evime yakın bir yere geldiğini söylediğinde, “Hemen geliyorum abla!” diyerek evden çıktım, yanına gittim. Sonra da alışveriş yapmak için bir markete gittik. Yemeklik malzemeler aldıktan sonra evime geldiğimizde, Nalan abla, “Önce bir kahve içelim, sonra da yemeğe başlarım!” dedi. Birlikte mutfağa geçtik. Nalan abla kahveyi yaparken ben onun o harika kalçalarını izliyor, bir yandan da sohbet ediyorduk. Kahvelerimizi içerken:

– “Abla, senin gibi güzel ve zeki bir kadının bu işi yapmasına şaşırıyorum!”

– “Ne yaparsın, kader işte!”

– “Abla bana ne yemek yapacaksın?”

– “Merak etme parmaklarını yiyeceksin!”

– “İş yerinde yiyorum zaten abla, ama böyle bana özel olunca daha farklı olacağına eminim, ama beni alıştırırsan seni her haftasonu çağırırım!”

– “Canın sağ olsun Serdar! Senin iltifatlarını duymak güzel, ben sana yemek yaparım, sen de bana iltifat edersin, gül gibi geçinip gideriz!”

– “Söylediklerim iltifat değil, gerçekler abla! Hatta daha fazlası da var, ama onlar da bana kalsın!”

– “Merak ettim ama!”

– “Abla seni çok beğeniyorum, ama evlisin, o yüzden de her şeyi anlatmam olmaz!”

– “Sen de çok yakışıklısın, ben de seni beğeniyorum, ama işte aramızda yaş farkı var, yoksa birlikte vakit geçirmek için evli olmam sorun değil!”

Nalan ablanın da istekliği olduğunu öğrenmiş ve iyice rahatlamıştım.

– “Abla benim için yaşın önemi yok!”

– “Öyle, ama bak halen bana abla diyorsun!”

– “Çok güzelsin canım!”

– “Bak bu daha güzel oldu, ama önce sana verdiğim sözü tutup yemekleri yapayım, sonra bu konuşmamıza devam ederiz!”

Nalan abla yemekleri yaparken ben de mutfakta onu izliyor, o güzel kalçalarına ve göğüslerine hayran hayran bakıyordum. Nalan abla yemekleri yaparken arada bana, “Canım şunu verir misin? Bunu verir misin?” diye yardım istiyor, ben de istediklerini veriyordum. Yemek hazırlama işi bittiğinde Nalan abla ocağı yaktı.

– “Yarım saate kadar pişer! Biraz oturayım, iş yerinde bütün hafta temizlik yapmanın yorgunluğu var üzerimde! Boynum, omuzlarım, sırtım, belim, bacaklarım, her yerim ağrıyor!”

– “Ahh canım, kıyamam sana! İstersen biraz masaj yapayım?”

– “Valla çok iyi olur Serdar!”

Birlikte salona geçtik, üçlü koltuğa uzanmasını söyledim. Koltuğa yüz üstü uzandı. Boynunu ovarak masaj yapmaya başladım, aşağılara doğru iniyordum. Nalan abla ise sevişiyormuşcasına, “Mmmm, ohhh, hmmm, ahhh, mmmhhh!” gibi inleme sesleri çıkartıyordu. Sırtından sonra beline kadar inmiştim. Beline masaj yaparken, “Devam et, aşağılara da in Serdar!” deyince, o harika kalçalarını ovmaya başladım, oradan da baldırlarına, bacaklarına, sonra da ayaklarına kadar indim…

Masaj bittiğinde Nalan abla doğrulup koltuğa oturdu. O an gözlerim kıyafetini delip dışarı fırlayacakmış gibi sertleşmiş göğüs uçlarına takıldı.

– “Seni alan karı yaşadı Serdar, böyle güzel masaj yapan bir erkeğin kölesi olur kadınlar!”

– “Senin gibi güzel bir kadına masaj yapmak benim için büyük bir keyifti, ne zaman istersen yaparım!”

– “Kocamın bile yapmadığı bir şeyi bana yaptın, çok rahatlattın beni! Umarım seni de arada sırada rahatlatan bir kadın vardır hayatında!”

– “Uzun zamandır kimse yok, uzun zamandır dokunduğum ilk kadın sensin!”

– “Sen de benim gibisin o zaman canım, benim de kocam aylardır elini sürmüyor bana, sen masaj yaparken içim bir tuhaf oldu!”

– “Kıyamam sana! Hadi ben bekar bir erkeğim, ama senin gibi güzel bir kadının böyle olması çok kötü!”

– “Ne yapalım, kader! Ama üzülme, ben artık beni mutlu edecek erkeği buldum, o da mutlu olmak istiyorsa güzel şeyler yaşayabiliriz!”

Nalan abla resmen (Beni sik!) demek istiyordu. Benim de zaten fazla dayanacak gücüm yoktu, “Çok istiyorum!” diyerek Nalan ablayı kendime doğru çekip dudağından öptüm. Nalan ablanın da karşılık vermesi ile ateşli bir şekilde öpüşmeye başladık. Nalan ablanın ne kadar aç olduğunu anlamıştım, dudaklarımı öpmüyor resmen ısırıyor, “Sik beni erkeğim!” diyordu. Salonda uzun bir süre öpüştükten sonra odama geçtik. Nalan ablayı soymaya başladım. Sexy sütyeni ve tangası ile kaldığında hayran hayran izledim ve “Bir temizlikçiye göre çok kalitelisin canım!” dedim. “Hepsi senin için erkeğim!” dese de buna pek inanasım gelmiyordu. Sutyenini ve tangasını da çıkarıp, yatağa uzattım ve ben de soyunmaya başladım.

Aletimi göre Nalan abla, “Off erkeğim, o nasıl bir yarrak öyle, öldürür o beni!” dedi. Cevap vermeden yanına yatıp, göğüslerini yalamaya başladım. Göğüsleriyle ilgilenirken, Nalan abla birileri duyar diye aldırış etmeden, yüksek sesle inlemeye, “Hadi erkeğim sik beni!” diye yalvarmaya başlamıştı. Nalan abla cidden çok azmıştı, ben amını da yalamayı istiyordum, ama o göğüs uçlarını yalamama dayanamayarak orgazm olmuştu. Biraz kendine gelince de doğruldu, benim aletimi ağzına alarak yalamaya başladı. Biraz acemice yalıyordu, ama iştahlı tavırları, bana sürekli, “Erkeğim!” demesi hoşuma gidiyordu…

Aletim iyice zonklamaya başlayınca ağzından kurtarıp, Nalan ablayı tekrar sırtüstü yatırdım. Üstüne çıkıp aletimi yavaşça amına soktum. Hepsi girdiğinde acı bir çığlık attı. O attığı çığlık beni daha çok tahrik etti ve hiç ara vermeden sikmeye başladım. Nalan ablayı hızlıca sikiyor, arada göğüslerini yalıyor, boynunu, boğazını, dudaklarını öpüyordum. Nalan abla ise o ilk andaki acının etkisinden kurtulmuş, zevk çığlıkları atıyordu. Uzun bir süre o pozisyonda siktiğim Nalan abla kendinden geçmiş, ikinci orgazmını olmuştu…

Ben de boşalmaya yaklaşmıştım. Onu önümde domaltıp, o harika kalçalarını bir süre izledim. Kalçalarına birkaç tokat atıp, belini sıkıca kavradıktan sonra aletimi amına soktum. Bir süre de o pozisyonda siktikten sonra boşalacağımı anladığımda, amından çıktım ve yerde duran sütyenini alıp içine boşaldım.

Nalan abla yatakta yüzüstü yığılıp kalmıştı, ben de yanına uzanıp saçlarını okşayarak, “Seni ilk gördüğüm anda bunu hayal etmiştim, sağol canım bana hayallerimi yaşattığın için!” dedim. Nalan abla da titreyen sesi ile, “Ben teşekkür ederim Serdar, kadınlığımı hatırlattın bana, büyük bir zevk yaşattın, artık benim kocam sensin, istediğin zaman sikebilirsin beni!” dedi.

Biraz dinlendikten sonra birlikte banyoya girdik, birbirimizi yıkadık. Onun sabunlu vücudunu görmek beni tahrik etti, suyun altında Nalan ablayı bir kere daha siktim. Kurulanıp, çıplak bir şekilde yatak odasına geçtik tekrar. Üstünü giyinen Nalan abla, sütyenindeki döllerimi görünce, gülerek, “Bu ne Serdar?” diye sordu. Ben de, “Sana bir hatıra, göğüslerinde hisset hep erkeğini!” dedim…

Daha sonra yemekleri yemek için mutfağa geçtik. Nalan abla hazırladığı yemekleri bana elleryle yediriyor, sürekli, “Erkeğim!” diyordu. Yemek faslı da bittikten sonra Nalan abla, “Çok geç olmadan ben gideyim Serdar!” dedi. Arabamla onu evine yakın bir yere bırakıp evime geri döndüm.

Pazartesi günü işe giderken, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını biliyordum. Tahmin ettiğim gibi de başlamıştım haftaya. Sabah odama kahvemi getiren Nalan abla, “Erkeğim afiyet olsun!” demiş, dudağımdan beni öpmüş, ben de onun o güzel kalçalarını biraz okşamıştım. Artık iş yerinde yalnız kaldığımızda Karı-Koca gibiydik. Her fırsatta birbirimizi öpüyor, arada birbirimizin vücudunu okşuyor ve bu durum ikimizin de iş ortamında azgın bir halde çalışmasına sebep oluyordu…

O hafta öyle geçti. Cumartesi günü Nalan abla yine yemek yapma bahanesi ile evime geldi. Ama gün boyu yataktan çıkmadan defalarca sikiştik. Bir ay kadar böyle devam ettik, artık ilişkimiz sıkıcı bir hal almaya başlamıştı. Bu durumu Nalan ablaya, “Artık farklı bir şeyler yapmalıyız!” diye dile getirdim. O da, “Biliyor musun Serdar, beni bir kere de iş yerinde sikmeni çok istiyorum!” dedi. Kulağa hoş gelen, ama bir o kadar da sakıncalı bir şeydi bu. “Bunu ben de isterim, ama çok tehlikeli bir şey istiyorsun!” dediğimde, Nalan abla, “Sen bana bırak bu işi, zamanı gelince ben kafama koyduğumu yaparım!” dedi.

Birkaç hafta sonra, Nalan abla yine bir Cumartesi günü evime geldiğinde, “Bu Pazartesi günü beni iş yerinde sikeceksin erkeğim!” dedi. Şaşırmıştım, “Nasıl olacak o iş?” diye sordum. “Yaz geliyor, her sene şirkette detaylı temizlik yapılır, o gün bana yardımcı olması için bir arkadaşımı getiririm. O senin çalıştığın katın kapısını silecek, hem de bizim için nöbet tutacak, o esnada da sen beni sikeceksin erkeğim!” dedi.

Aslında güzel bir plan yapmıştı. Ama aklıma arkadaşı takıldı ve “Arkadaşın içerde sikiştiğimizi anlarsa veya görürse ne olacak?” diye sordum. Nalan abla, “Merak etme, o seni biliyor!” dediğinde çok sinirlendim, “Ya sen salak mısın, böyle bir şeyi nasıl anlatırsın bir başkasına?” dedim. Nalan abla da, “Haklısın erkeğim, ama o benim her şeyimi, ben de onun her şeyini bilirim. Onun kocasını aldattığını da biliyorum, hatta sevgilisi ile arada sırada benim evde buluşurlar, o yüzden rahat ol!” dedi. Nalan abla ne kadar rahat olsa da, ben açıkçası korkmuştum. Ama iş yerinde sikişecek olmanın verdiği heyecan ile fazla uzatmadan, “Sen nasıl istersen!” dedim.

O Pazartesi günü iş yerine gittiğimde ise içimde farklı bir heyecan vardı. Nalan ablanın yanında yardımcı diye getirdiği arkadaşını gördüğümde ise heyecanım daha da arttı. Arkadaşı, Nalan abla ile aynı yaşlarda, biraz daha zayıf, ama aşırı güzel bir kadındı. O gün yemek servisinde Nalan abla herkesin içinde, “Serdar, bugün genel temizlik var, öğleden sonra da senin odana geleceğiz!” dedi. Zekası ile beni şaşırtıyordu doğrusu.

Öğleden sonra Nalan abla dediği gibi odama geldi, arkadaşı da dışarda kaldı. Hızlı olmalıydık. Biraz öpüştük. Nalan abla beni sandalyeme oturttuktan sonra önüme diz çöküp aletimi çıkardı ve yalamaya başladı. Aletimi kıvama getirdikten sonra kalktı. Eteğini beline kadar toplayıp, ellerini masama koyarak önümde domaldı. Eteğin altına külot giymemişti. Vakit kaybetmeden amına geçirdim. Hızlıca ve büyük bir heyecan içinde Nalan ablayı sikiyor, bir yandan da arkadaşının bizi dinlediğini hayal ediyordum…

Bunun çok kısa bir sikiş olacağını tahmin etmiştim, ama hiç sürmediği kadar uzun sürdü. Nalan abla bu sürede sanırım 3 veya 4 kez orgazm olmuştur. Ben boşaldığımda ise Nalan abla fenalık geçirerek resmen yere yığılıp kaldı. Korkmuştum, durumu hiç te iyi görünmüyordu. Kaldırıp, sandalyeye oturttum. Sonra da dışarda sözde temizlik yapan arkadaşını yardım etmesi için çağırdım. Arkadaşı içeri girip kapıyı kapatır kapatmaz, “O ne biçim sikmekti öyle, Nalan’ı neredeyse öldürecektin!” dedi, sonra da Nalan ablayla ilgilendi. Bir bardak su içirdi, kolonya ile bileklerini ovdu ve “Merak etme, birazdan kendine gelir!” dedi. Dediği gibi Nalan abla bir süre sonra kendine geldiğinde, arkadaşı, “Nalan, sen bir lavaboya git elini yüzünü yıka, ben temizliğe devam ederim!” dedi.

Nalan abla lavaboya gidince, arkadaşı bir kağıda telefon numarasını yazıp bana verdi ve “Akşam müsait olduğunda beni ararsan seninle konuşmak istediğim şeyler var, ama bu aramızda kalsın lütfen!” dedi. O an ben, Nalan ablanın güvendiği arkadaşının da benimle birlikte olacağını düşünerek, “Tabi canım!” deyip, kağıdı cebime koydum. Bir süre sonra Nalan abla da kendini toparlamış olarak odama geldi. Birlikte odamı (göstermelik) temizledikten sonra odamdan çıkıp gittiler…

[Serdar]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

HOSSZU HÉTVÉGE EROTIKUS TÖRTÉNET

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ahegao

HOSSZU HÉTVÉGE EROTIKUS TÖRTÉNET
Már három éve vagyok elvált, gyerekét egyedül nevelo asszony. Talán nem szégyen kimondani, de még így, 35 évesen is kívánom a szexet. A válásom utáni hónapokban nem is gondoltam arra, hogy egy másik férfi is megjelenhet az életemben. De fél év elteltével, már kezdett hiányozni a szeretkezés. Hiába próbáltam megfelelo társat találni, nem sikerült. Alkalmi kapcsolataim voltak, de valami miatt ezek mindig halálra voltak ítélve.
Emlékszem október 23. – ra készült az egész ország, ami pont egy pénteki napra esett. Mivel munkaszüneti nap volt, otthon maradtam én is, meg a fiam is, Zsolti. Helyes, aranyos fiú, akkor volt 16 éves. Gimnáziumba járt, és nagyon jól tanult. Egyetlen furcsaság volt vele kapcsolatban, hogy még nem volt barátnoje, de az egyik beszélgetésünk alkalmával elmondta, hogy nem nagyon állnak vele szóba a lányok, csak, mint egy jó barát, úgy tekintenek rá, inkább az idosebb, 22 – 25 éves fiúkkal járnak. Pedig azt is elárulta, hogy o már nagyon szeretne egy kislánnyal szerelembe esni.
Szóval, azon a pénteki napon elmentünk kirándulni a Pilisbe. Felcaplattunk Lajosforrásra, ittunk egy üdíto, ettünk egy pár szendvicset, majd hazajöttünk. Leültünk tévét nézni, de nem volt semmi érdekes musor, Zsolti azt mondta, elmegy lefürdik. Elkezdtem kapcsolgatni a csatornák között, de mivel még mindig nem volt semmi érdekes adás, így kimentem a konyhába, vacsorát készíteni. A fürdoszoba mellet mentem el, és bentrol nem hallottam semmi zajt, ezért belestem a kulcslyukon. Zsolti ott állt a csap elott és éppen maszturbált. Szép, hosszú, vastag farka volt. Egy pillanatra elpirultam, hogy meglesem a saját fiamat, ráadásul, pont önkielégítés közben. De aztán felül kerekedett bennem a noi ösztön és már nem úgy tekintettem Zsoltira, mint a fiamra, hanem, mint egy érett, kanos férfire.
A kezem önálló életre kelve elindult a bugyimba, és hamar megtaláltam puncim bejáratát. A csiklómhoz hozzáérve elindultam a gyönyör útján. Eközben Zsolti odabent egyre hevesebben húzogatta a bort a farkán. Teljesen elvesztve az önkontrolomat, a középso ujjamat bedugtam lyukamba, és elkezdtem magam megujjazni. Éreztem, hogy a sok éve felgyülemlett gyönyör utat tor magának, és a lábam közül elkezdett kifolyni a pinám leve. Ebben a pillanatban Zsolti is elélvezett odabent. Suru gecije patakokban tört fel belole elárasztva a mosdókagylót.
Összeszedtem magam, visszamentem a nappaliba, leültem a rekamiéra, és vártam, hogy a fiam bejöjjön a szobába. Hirtelen gondoltam egy merészet, és a videokazetták között elkezdtem keresgélni. Emlékeztem arra, hogy valamelyik kazettán van egy pornófilm. Meg is találtam, beraktam a magnóba, lehúztam a bugyit és a melltartó, majd felvettem a hálóingemet. Nemsokára megjelent Zsolti az ajtóban.
– Van valami jó adás a tévébe? – kérdezte.
– Nincs. Gondoltam videózom, van kedved valami jó filmhez?
– Miért ne, végül is, még csak nyolc óra van.
Leült mellém az ágyra, én pedig elindítottam a filmet. Óvatosan rápillantottam, láttam rajta, hogy megrökönyödik, ahogy meglátja, milyen filmet is nézünk.
– Na de anya! – kiáltott fel meglepodve.
– Most mi van, nincs kedved nézni ezt a filmet?
– De igen, csak nem gondoltam volna, hogy van itthon pornófilmünk.
– Miért, talán zavar?
– Nem csak meglepo.
Már nézhettük egy félórája, amikor Zsoltikám felállt, és kiment a szobából. Hallottam, hogy nyílik a fürdoszoba ajtaja. Egybol tudtam, hogy mit fog csinálni. Utána lopództam, és belestem ismét a kulcslyukon. Nem tévedtem, Zsolti keze megint ráfonódott a botjára. Éreztem, cselekednem kell. Kinyitottam az ajtót, Zsolti rám nézett, elpirult, és megpróbálta elrakni az ágaskodó szerszámát.
– Mit csinálsz itt? – kérdeztem.
– Semmit, csak kezet akartam mosni.
– És azt a fütykösöddel a kezedben kell csinálnod?
– Nem.
– Hát?
– Ne haragudj, de a film teljesen elvette az eszemet, és nem bírtam magammal.
– Jó, gyere be a szobába, majd ott megbeszéljük ezt a dolgot.
Gyorsan elrakta a még mindig csak fél merev faszt, és elindult mögöttem a szobába. Én leültem a fotelbe, o pedig a velem szemben lévo ágyra. Rám nézett, majdnem olyan ártatlanul, mintha nem is kaptam volna rajta odakint.
– Nos, mit csináltál odakint?
– Játszottam magammal.
– És szabad ezt csinálnod?
– Nem.
– Dehogy is nem. Vedd tudomásul, hogy már érett kamasz vagy, akinek néha szüksége van erre is.
– Na de anya
– Nincs semmiféle anya, most bemész a szobádba, és addig ki nem jössz, amíg ki nem verted a farkad. Nem jó azt bent hagyni, még valami bajod lesz.
Nem mozdult, csak nézett rám meredten. Nem értettem, mi a baja.
– Most meg mi van?
– Semmi csak így nem megy.
– Nézni akarod a filmet, és közben?
– Nem.
– Hát?
– Nem, csak így nem megy, hogy te is itt vagy.
– Miért, csak nem szégyelled magad elottem?
– De igen, egy picit.
– Nincs semmi szégyellni valód. Különben is láttalak én már téged meztelenül.
– Igen, de akkor még kicsi voltam.
– És? Na gyerünk vetközz.
Felállt az ágyról, láttam, már megint merev a dákója. Lehúzta a pólót magáról, majd a rövidnadrágját, és az alsógatyáját is. Ott állt elottem egy szál merev farokkal, én pedig nem bírva magammal, felugrottam a fotelbol, lerántottam magamról a hálóinget, odaléptem elé, letérdeltem, és bekaptam a dákóját. Nem érdekelt, hogy mit gondol rólam.
A makkja úgy tüzelt, mintha forró banánt szopogattam volna. Leengedtem egészen a torkomig, majd egy picit kivárva elkezdtem a számmal megdolgozni a fiatal, kemény faszt. Éreztem, hogy feszíti az ajkaimat, hogy kitölti az egész számat, mintha oda teremtették volna. Eközben az ujjaimmal szorgalmasan izgattam magam. Éreztem, ahogy egyre jobban benedvesedek. Amikor úgy éreztem, hogy már kelloen nedves vagyok, felálltam kézen fogtam Zsoltit, és magam után húztam a hálószobába. Bent lefeküdtem az ágyra, Zsolti pedig letérdelt a két lábam közé, és széthúzta a puncimat, feltárva így a bejáratot. Kezemmel megfogtam a fejét és elkezdtem lenyomni a puncimhoz. Eloször nem értette a helyzetet, de miután kétszer – háromszor oda dörgöltem a száját, már k**ugta a nyelvét, és elkezdte kinyalogatni a pinámat.
Nagyon jól nyalt, jobban, mint addig bárki más. Éreztem, hogy közelít a vég, de nem így akartam elélvezni. Eltoltam magamtól, Majd a hátára döntöttem, felé térdeltem, marokra fogtam a farkát, és óvatosan magamba vezettem. Tövig rácsúsztam, és ahogy megérintette a farka vége a méhemet, beleremegtem, és egy hatalmasat élveztem. Alig bírtam megmaradni a lovagló pozícióban, ilyen nagyot már régen élveztem. Láttam az arcán, hogy nagyon örül annak, hogy most nekem jó. Lehajoltam, és adtam neki egy csókot, majd elkezdtem magam fel – le húzogatni a merev dákón. Zsolti mind a két kezével elkezdte markolászni a melleimet, mellbimbóimat pedig két – két ujja között morzsolgatta. Nem kellett hozzá sok, és már a második orgazmust is átéltem, majd tíz percen belül a harmadikat. Az én kis fiam bizony elég rendesen megkefélt. Éreztem, hogy már neki sincs sok ideje hátra, így leszálltam róla, lefeküdtem az ágyra, szétraktam a lábaimat, és marokra fogva magamba vezettem a már jól ismert nagy faszát. Megállt egy pillanatra, szájon csókolt, és elkezdett bennem mozogni.
– Anya, mindjárt jól lesz nekem.
– Zsoltikám, könyörgök, engedd belém. Isteni faszod van, csak csináld tovább.
Egyszer csak összerándult, és teleengedte a puncimat a gecijével. Abban a pillanatban, hogy o elkezdett belém spriccelni, én is elélveztem. Kihúzta a farkát belolem, majd lefeküdt az ágyra mellém, én gyorsan feltérdeltem, és a maradék gecit lenyalogattam a farkáról. Azután visszafeküdtem mellé és egymás karjaiban elaludtunk.
Az egész hétvégét átszeretkeztük, és azóta, nem próbálkozok ismeretséget kötni férfiakkal, mert itt van nekem Zsolti, aki teljesen kielégít. Tavaly találkozott egy lánnyal, és azóta együtt járnak. Nem vagyok féltékeny, mert tudom, hogy ennek így kell lennie. Múlt héten pedig beavattuk a lányt a mi kis titkunkba.
Azóta már kétszer voltunk hármasban, és mind a hárman élveztük, tegnap pedig lefeküdtem a lánnyal, és hatalmas leszbi partit csaptunk. De errol már egy másik történetben mesélek.

Posted by Tortenet on 2013. február 16. under Történetek. Tags: szextörténet
Comment on this post.

Festono vagyok
Utoljára tizenkét esztendosen éreztem szerelmet. Imádottam túl volt a harmincon, szokésbarna hajú, hatalmas ember volt. Gyönyöru, mézszoke hajú, fiatal felesége oldalán pillantottam meg apám palazzójában. Egyszer megkötötte magastalpú cipom pántját, megégetett keze érintése.
Azóta szívemhez férfi nem kerülhet közel. Senkitol sem félek, féltékenységet nem érzek.
A legkiválóbb festonek tartanak Veneziában. Akik nem ismernek, csak a városról, a tengerrol készült táblaképeimet látták, azt gondolják férfi vagyok, azután, amikor valamelyik új megrendelom megpillant, visszahoköl a meglepetéstol, hogy egy könnyuléptu, ringó csípoju, tüzes ágyékú asszony jelenik meg égszinkék ruhában, száz ecsettel, vászonnal a palazzójában. Szólni nem mernek, érzik rajtam, hogy isten szeret engemet.
Ma is végigsétáltam a piacon. Égo szemu levantei kereskedok hajbókoltak nekem, behívtak, teával kínáltak. Tudják, egy szépen festett török tányérért, Arábiában készített régi rézkancsóért szép árat fizetek. Régebben ágyukba próbáltak csalogatni, pénzzel, édességgel, mézes – mázos ígérettekkel. Mindannyian gyermeket szerettek volna nemzeni méhembe. Nem hódoltam be nekik, miként az elpuhult, bársonyba, aranyozott csipkébe öltözött nemes véneknek és ifjaknak sem. Végigsimítottam arcukon, kinevettem oket. Próbáltak gonoszsággal megtörni, elhatározták, nem rendelnek tolem képeket, de én voltam a legjobb, mindig akadt munkám a városban, soha nem kényszerültem imádott Veneziám elhagyására.
A halászlegényeket kedvelem, fiatalok, borük illata, mint a frissen fogott garnéla és clamma ráké, testük karcsú, inas és sós ízu. Ha férfira támad kedvem, csak magamhoz intek egyet.
Ma egész nap festettem, a lemeno nap már békés pihenésben talált. Elült a vihar, csendes volt a tenger. Palotám mögött hatalmas terasz vezet egészen a vízig, magányos halászbárka ringott a vízen. Felálltam, kék ruhámat térdig felhúzva belemártottam lábamat a tengerbe. A bárkában a huszonöt éves forma fiú már hálóit szedegette. Hatalmas mosollyal üdvözölt. Ismert régen. Naponta látta, amint itt dolgozom, a vihart vagy a békés vizet festem. Visszanevettem és már bolgogan elképzeltem, amint minden porcikáját végigcsókolom, élvezettel kóstolgatom. Hamarosan evezni kezdett felém, szemét nem tudta levenni fehér arcomról. Már a parton volt, zavartan, megállt, intettem, közelebb jöhet.
Nem akartam, hogy megszólaljon. Amint közelebb lépett, megérintettem a vállát és megfordítottam. Puhán megcsókoltam a nyakszirtjét, csak hogy megérezzem az ízét, vajon elfogadom – e. Ruganyos, feszes bore alatt finom, apró izmok mozdultak, éppen olyan érzés volt az ajkamnak, mint amilyent vártam. Vágyakozva visszafordította a fejét, keze máris a nyakamra tévedt, hogy o is megérintse borömet, de elkaptam a fejemet. Nevetve szaladni kezdtem. Futott utánam, be a palotába. Felértünk szobámba, ahol a kitárt ablakon még mindig áradt be a tenger illata. Egymással szemben álltunk, éreztem, hogy már nagyon feszült, tehetetlen. Nem tudta, mi lesz a következo mozdulatom. Hirtelen közelebb léptem és lágyan vetkoztetni kezdtem. Kicsit karcsúbb volt, mint az elozo szeretom, de nem bántam, hiszen éppen unalomból uztem el a korábbi fiút a házam közelébol. Végigsimítottam a mellkasán, beletúrtam finom, puha szorébe és megérintettem a mellbimbóját. Tudtam, no még ezt sohasem csinálta vele. Mostmár hagytam, hogy o is hozzám nyúljon. Eloször csak a ruhám selymét érintette, kedvesen megsimogatta kikerekedo bal mellemet a ruha alatt, azután nem tudta elhúzni onnan a kezét, egyre erosebben masszírozta a keblemet. Levetkoztetni még nem mert, de nem bánta, hogy o már anyaszült mezítelen. Hasamat finoman hatalmasra nott férfiasságához ütögettem, kényeztetni akartam, mégis meggyötörni kicsit. Megérintettem a végének puha, bársonyos, sötét rózsaszín gömbjét, szeretem ezt a részt, olyan védtelen. Végül lehajoltam és finoman puszilgatni kezdtem. Azután nyaldostam, élveztem az ízét, nyelvemet végighúztam a pénisze alsó részén. Lassan a szájamba vettem és nedvesen szopogatni kezdtem. Egyre ütemesebben, gyorsabban csináltam, kemény farát két kezemmel kényeztetve. Megvártam, míg teljesen megfeszül a teste, azután hirtelen elengedtem.
Arcán döbbenet tükrözodött, nem sejtette, hogy én mit érzek.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

alıntı

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

alıntı
Apartmanda Ağzımı Bağlayıp Tecavüz Etti

Eşim uzun yol şoförüydü. Ayda bir kez yada 2 ayda bir kez eve gelirdi. Zaman zaman gittiği yola göre bu zaman uzar yada kısalırdı. Apartmanda bir çok komşum ile aram oldukça iyiydi. Birlikte zaman geçirir hergün bir komşumda toplanır beraber çay yada kahve içer sohbetler ederdik.

Ayşe karşı komşum oldukça iyi bir insandı. Bir kızı ve oğlu vardı. Kızı evli oğlu ise üniversiteyi yeni bitirmiş ve doktor olmuştu. Adı emre idi. Emre de iyi bir insandı zaman zaman hasta olduğumda muayene eder ve ilaçlarımı getirirdi. Emre 28 ben ise 36 yaşındaydım. Birgün çok hasta oldum ve hastaneye gidemeyecek kadar kötüydümAyşe teyze ogün oğlu Emre’yi evime çağırmış ve bana bir iğne yaptırmıştı unatana sıkıla o iğneyi yaptırmıştım ancak beni ayağa kaldıranda oydu.

Eşimi çok sık sorar ne zaman geldiğini ve gittiğini öğrenirdi aklıma hiç kötü birşey gelmezdi taki Emre bana birgün Gülderen gerçekten çok güzel bir kadınsın diyene kadar o gün içime kurt düştü Emre de yakışıklı bir gençti ancak kesinlikle kötü birşey düşünmemiştim.

Birgün alışverişten gelirken elim kolum dolu apartmanın kapısında Emre ile karşılaştık ve bana yine çok güzelsin dedi ve asansörün yanında bulunan asansör boşluğunun kapısını açarak beni oraya doğru sürükledi. Elimdeki poşetler yere düştü Emre’yi bu kadar hırçın ve vahşi görmemiştim daha ne olduğunu bile anlamadan Emre ağzımı kapatıp karanlık olan apartman boşluğunda elini eteğimin altana götürerek amıma parmakları ile bastırıp okşamaya başladı. Eşim iki aydır eve gelmiyordu uzun zamandır cinsel ilişki yaşamamıştım yani, Emre’nin yaptığı bu hareket hem canımı yakıyor hem de beni heyecanlandırıyordu.

Ona karşı koymaya çalışıyordum ve buna her kalkıştığımda Emre’nin hareketleri daha da sertleşiyor ve canım çok yanıyordu, elinde kurtulamayacağımı anladığım anda kendimi yavaş yavaş onun kollarına bırakmaya başladım. Bunu anlayan komşu oğlu elini ağzımdan çekip dudaklarıma yapıştı ve ellerini memelerime götürüp sıktırmaya başladı. Canım acıyordu ama garip bir şekilde hoşuma da gitmiyor değildi. Eteğimi sıvayıp bu kadar işkence banada sanada yeter artık senin amınla benim koca aletim birleşsin dedi ve eteğimi belime kaldırıp külodumu ayak dirseklerime kadar indirip amımı ağzına alıp resmen somurdu ve amım yerinden çıkacakmış gibi hissettim ve geriye doğru baktığımda kocaman olmuş yarağını çıkartmış ağzından tükürük alarak yarağına sürüyordu.

Yarağı çok büyüktü bu nedenle biraz irkildim ve amıma o şehvetli yarağını sokarken kendimi sıkmış olacağımki zorlayarak yarağını soktu ve am deliğimin yırtıldığını düşündüm. Ancak gel git yapmaya başladıkça vajinamdan o kaygan sıvının aktığı hissetim ve utandım ancak emre beni sikerken öyle inliyordu ki kendimi onun inlemelerine kaptırarak bende inlemeye başladım. Elleri mememde götümü kendine doğru çektirmiş ve amımda sürekli gel git yaparken amıma çarpan taşşaklarını hissediyordum sanki kendimi kaybettim ve o an boşaldım Emre bana dönüp yanıyorsun sen güzelim dedi daha boşalmamıştı. Çok utandım ancak bu şehvetli ve adrenalin dolu sikiş beni çok mutlu etmiş ve doruklarda boşalarak sevişmiştim.

Emre o gün içime boşaldı. Seksimiz bunla sınırlı kalmadı bazı geceler bana geliyor sabahlara kadar beni inlerek sikiyordu. Ateşli bu sikişmelerimizi başka bir gün yine pornelits.com okuyucaları için burada paylaşacağım şimdiden hikayemi b

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32